"Bireysel özgürlükler için devlet iktidarı sınırlandırılmalı"

Güncelleme Tarihi:

Bireysel özgürlükler için devlet iktidarı sınırlandırılmalı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2014 00:24

DEMOKRASİ ve İnsan Hakları Haftası dolayısıyla Demokrasi Denetçileri Derneği’nce “Türkiye Demokrasisinde Güncel Gelişmeler” konulu panel düzenlendi.

Haberin Devamı

Dedeman Oteli’nde dün yapılan panelde siyaset, ekonomi, hukuk üçgeninde Türkiye demokrasisi ele alındı. Moderatörlüğünü Kadir Yıldırım'ın yaptığı oturumda konuşan Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Ergun Özbudun, 2010 referandumu ile Türkiye’de de yargı bağımsızlığı yönünde önemli adımlar atıldığını belirterek, son dönemde yapılan yasal düzenlemelerin bu işleyişe zarar verdiğini söyledi. Bireysel özgürlüklerin sağlıklı işlemesi için devlet iktidarının sınırlandırılması gerektiğini vurgulayan Prof. Özbudun, makul şüphe düzenlemesi ve Yargıtay ile Danıştay’ın yapısını değiştiren yasayı da şu sözlerle eleştirdi: “Daha kapsamlı bir tasfiyenin habercisi olacak gelişmeler yaşanıyor. Buradaki amaç şu ana kadar hakimiyet altına alınamamış olan iki yüksek yargı yerini de hakimiyet altına almak. Tahmin ederim ki birçok hükmü de iptal edilir. İptal kararı geriye dönük işlemediği için atamalar da yerinde kalır. Dolayısıyla bu kurumlar da bir anlamda fethedilmiş olur. Sivil topluma büyük rol düşüyor.”

HALK HER ZAMAN MÜDAHALE EDEBİLMELİ

Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu da Türkiye'de denge denetleme mekanizmalarının zayıf olduğunu ve bu mekanizmaların güçlendirilmesi halinde demokratik, iktisadi, siyasi sürdürülebilir gelişimin mümkün olabileceğini belirtti. "Seçimden seçime halkın yönetime etki etmesinden söz edilemez. Halk her zaman yönetime müdahale edebilmelidir" diyen Kalaycıoğlu şöyle konuştu: “"Halka adaletli seçim şansı vermezseniz, seçimden adalet çıkmaz."
Dr. Süleyman Yaşar ise, “Hukuk ve demokrasiyi merkeze alan yapısal reformlar yapılmazsa Türkiye ekonomisinde büyümenin istikrarlı hale getirilmesi de imkansız hale gelir” dedi.
Dr. Merve Özdemirkıran da konuşmasında, soğuk savaşın sona ermesiyle Türkiye’nin kendisine Doğu ve Batı bloğu arasında yeni bir rol biçtiğini söyledi.

AB HEYECANI KAYBEDİLDİ

Avrupa Birliği ve Türkiye ilişkilerini ele alan ikinci oturumunda konuşan Prof. Dr. Serap Yazıcı, Türkiye'nin bu konudaki heyecanını kaybettiğini söyledi. Aynı oturumda konuşan Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Elif Çepni, bir refah devleti olabilmesi için Türkiye'nin AB üyeliğinin büyük önem taşıdığını söyledi. Marmara Üniversitesi'nden Doç. Dr. Yonca Özer de 2014 İlerleme Raporunu değerlendirerek raporda Türkiye için olumlu ve olumsuz noktaları ele aldı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!