Biraz da yüzleşelim (5): Bildiriyi anımsayalım

PKK Kuruluş Bildirisi’ni anımsayan var mı? Belki vardır ama biz gene de hep birlikte anımsayalım bazı cümlelerini:- ‘Partinin taktiği gerilladır. Siyasi gelişmeleri bu yönlendirecektir.’- ‘Gerilla Botan bölgesine (Hakkari-Şırnak) oturduktan sonra burada kızıl bölge doğacaktır. Bu ne anlama gelir? Her şeyden önce köyler düşürülecektir.’- ‘Kürdistan’ın tüm zengin kaynaklarını, sularını, toprak ürünlerini çılgınca sömüren Türk burjuvazisi, kendi ekonomisini canlandırmaya hizmet ettirmektedir. Kürdistan halkının karşı karşıya olduğu düşman gücünün azgın karakterinden ve halklar düşmanlığından kaynaklanan bu uygulamaların karşılığı da gerektiği gibi verilmelidir.’- ‘PKK hareketinin ortaya çıkışını kavramak, Kürdistan gerçeğini de kavramak için zorunludur. Halkımız, bin yıllık acı ve öfkesini ulusal bağımsızlık savaşında bir silah olarak düşmana çevirmelidir.’- ‘Kürt uluslaşması... ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi ve askeri alanlarda, Türk sömürgeciliğiyle dişe diş bir mücadele vermekten geçer.’ZANA VE ARKADAŞLARIMerak ediyorum: Türk Silahlı Kuvvetleri’nin operasyon yapmamasını ve sadece demokrasinin boyutlarının genişletilmesini isteyen ‘düşünür’lerin acaba kaçı yukarıya yaptığım alıntıları biliyordu?Eski DEP milletvekilleri Leyla Zana ve arkadaşlarının oluşturduğu Demokratik Toplum Hareketi (DTH) hükümete ‘operasyonları durdurma iradesini gösterme’ çağrısında bulunarak, ‘Hükümeti cesur ve kararlı olmaya, demokratikleşme programını açıklamaya davet ediyoruz’ açıklamasını yapıyorlar. (Hürriyet, 01.09.05)PKK, 1984 Kuruluş Bildirisi’ni yırtıp attı mı, silahlarını kayıtsız şartsız bıraktı mı? Biz böyle bir şey duymadık. Belki de Leyla Zana ve arkadaşları biliyordur. Yoksa hükümete operasyonları durdurmayı önerebilirler miydi?OPERASYON FISILTILARI Kendimizle yüzleşmek için Hasan Cemal’in Kürtler’i türünden kitaplar okumalıyız. Ama emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu’nun tanıklıklarını içeren Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok (Harmoni) türünden kitaplar da okumalıyız.Örneğin bazı operasyonların PKK’nın kulağına Ankara’dan fısıldandığını (s. 124-125); bazı savcıların, bazı memurların PKK kuryeliği yaptığını (s. 116); PKK’nın Hakkari’ye saldırdığı geceler elektriğin TEK bekçileri tarafından kesildiğini öğrenebiliriz.‘Şehir, köy ve mezralara yapılan PKK saldırılarında o yerin belediye başkanı, mahalli yöneticileri, muhtarları, azaları, ismi açığa çıkmış şahısların, bir iki gün önce saldırı mahallinden ayrıldığı, eylem gecesi orada bulunmadıkları kesinkes tespit edilmiştir. Herkes bu emareyi iyi değerlendirsin.’ (s. 103)Hep ‘yüz’ünden değil, biraz da ‘ters’inden yüzleşelim kendimizle. Buyurun efendim!