Oluşturulma Tarihi: Ocak 28, 2005 00:00
ESKİ Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'in bir anısını aktarması, idam edilen eski Başbakanlardan Adnan Menderes'i yeniden gündeme getirdi.Erçel'in arkadaşımız Çiğdem Toker'e anlattığına göre, Yassıada'da bir cımbızdan 15 yıl hüküm giyen Menderes, kendisine hediye edilen kol saatini el yazısı notla Maliye'de kasaya bırakmıştı.Erçel'in gün ışığına çıkardığı bu ayrıntıyı okurken, mesleğimizin duayenlerinden Bedii Faik'in "Matbuat Basın Derkeen Medya" kitabındaki Menderes'le ilgili bir bölümü anımsadım.Adnan Menderes, 1950 yılında "dost" bildiği gazetecileri toplar, "Bir suistimal veya kötülüğü hemen yazmayın, önce bana duyurun, birşey yapılmadığını görürseniz istediğiniz sertlikte yazın" ricasında bulunur.Aradan biraz zaman geçer, Bedii Faik'e dönemin gözde bakanlarından Dr. Mükerrem Sarol'la ilgili bir dosya gelir.Dosyada Sarol'un Etiler'de yaptıracağı evin malzemeleriyle ilgili usulsüzlük, devralacağı gazete için yüksek kağıt tahsisi iddiaları vardır.Bedii Faik, "Çok önemli" diyerek, Adnan Menderes'ten randevuyu koparır. Menderes'le Bedii Faik arasındaki görüşme şöyle geçer:Bedii Faik: İşte zat-ı alinize bir dost gazetecilik örneği efendim. Bir bakınız...Adnan Menderes: Bedii Faik Bey, sokun onları cebinize... O Bakan bizim doktor mu? Herşeyi biliyorum. Sizin belge sandığınız o evrakın hiçbir hukuki değeri olmadığı gibi, fazla bir ağırlığı olduğunu da sanmıyorum.Bedii Faik: Afedersiniz ama görmeden, incelemeden böyle bir hükme nasıl varıyorsunuz?Adnan Menderes: Görmeye gerek dahi duymam. Çünkü, CHP tezgahında hazırlandıklarını adım gibi biliyorum.Bedii Faik, Menderes'in bu tavrına şaşırır, o sözlerini sürdürür...Adnan Menderes: Bedii Faik Bey, biz, benim arkadaşlarım beş parasız muhalefet yapmanın bütün acılarını ve sıkıntılarını çekerken, CHP'liler keseleri ve kasaları dopdolu, mideleri tok, yanakları beslenmekten al al, meydanlarda bize karşı dikiliyordu. Yok artık öyle yağma, bırakınız da bizim arkadaşlarımızın da benizlerine kan gelsin...Bunun üzerine Bedii Faik, ayağa kalkar, belgeleri cebine koyar. Menderes, belgelerin Bedii Faik'in ceket cebinde yarattığı şişkinliğe parmağıyla bastırarak noktayı koyar...Adnan Menderes: O belge dedikleriniz her nelerse, onlarda bir suistimalden önce, böyle bir kanlanıp, canlanma hakkını ararsanız bulacağınızdan eminim...Bedii Faik, ortağı olduğu Dünya Gazetesi'nin büyük hissedarı Falih Rıfkı Atay'a bu görüşmeninen detayını anlatır, sonra da kararını aktarır:"Elimdeki belgeleri yayımlamayı düşünüyorum..."Falih Rıfkı Atay, kararı onaylar ve üsteler:"Bu polemiği gazetenin manşeti yapın ve daha akacağından hiç şüphe etmediğim bütün belgeleri ve bilgileri hiç duraksamadan yayımlayın..."Türkiye nereden nereye geldi...Menderes, "Bırakın bizimkilerin de benzine renk gelsin" diyordu...Sonra kimileri, "Verdimse ben verdim" diye yürüdü...Bir başkası, "Benim memurum işini bilir" mantığını benimsedi...Ardından iş, "Altın bozdurduk"a döndü...Şimdi çeşitli kurumlar, "hediye müzesi" kurma yarışına girdi...Devlette "Hediye Müzesi" kurmak yeter mi? Kafaları değiştirmeden, "Bizimkilerin benzine renk gelsin" geleneği biter mi?Bodur'un Rusya'da ilk açılışı mayısta olacakBAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Moskova gezisini gerilerde bırakıp, bugün Davos'ta olsa da, ben Rusya gezisinden bir gelişme daha aktaracağım.İbrahim Bodur'un kurduğu Kale Grubu, Rusya'da iki yatırım için düğmeye bastı. Erdoğan'ın Moskova gezisine kızı Zeynep Bodur Okyay ve damadı Osman Okyay'la birlikte katılan İbrahim Bodur, öncelikle bir "gaz sayaçları tesisi"ni mayıs ayında açmak için yatırıma hız verdi. Bodur'un hedefi, Erdoğan'ın mayısta yapacağı Moskova gezisi sırasında açılışı yapmak.Kale Grubu ayrıca, Kalekim'le de Rusya'da bir yatırıma girişmek üzere adımlarını hızlandırdı.Erdoğan, mayısta da Moskova'da birkaç kurdele kesecek gibi görünüyor.
button