Bir ton çöpte 20 milyonluk malzeme

Güncelleme Tarihi:

Bir ton çöpte 20 milyonluk malzeme
Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 1999 00:00

Haberin Devamı

Türkiye'de evsel katı atıkların ekonomik değeri 40 trilyon lira.

Patentlerden hayatını kazanan, ‘‘çek-yat’’ın babası, makine mühendisi Erki Orkun, çöplerin toplanması ve ayrıştırılmasında özgün bir proje öneriyor ve belediyelerden destek bekliyor. ABD'yi örnek alan proje, 40 trilyonun döndüğü bu pazarda çöp toplayıcılarını, özel çöp kamyonlarını devredışı bırakıyor, çağdaş bir tesiste eğitilmiş görevlilere çöpü teslim ediyor.

Bir zamanlar kesekağıtlarıyla, filelerle alışverişten dönerdik. Sonra naylonlaştı hayatımız. O sevimsiz torbalar geldi, yer, gök naylona bulandı. Şimdi ‘‘Naylon Torbalar Çöplüğü Çağı’’ndayız. Kullanıyoruz, atıyoruz, ama onlardan kurtulamıyoruz. Plastik doğaya karışmıyor, hammadeye dönüşmesi, yeniden kullanılması çok zaman alıyor. Önceki hafta ABD'den müjdeli, flaş bir haber geldi. Yeryüzünün tüketim, dolayısıyla çevreyi kirletme şampiyonu Amerikalılar bitkiden plastik yaptılar. Turpgillerden, tere ve kolzadan yararlanarak doğada kendiliğinden çözünebilen plastik üretmeyi başardılar.

Çevreci plastiğe ‘‘hoşgeldin’’ diyelim ve ülkemize dönelim. Türkiye'de çöp sorununa. Yaklaşık 40 trilyon Tl'nin döndüğü çöp toplama ve ayrıştırma pazarına. Genel olarak, sağlığımızı tehdit eden koşullarda toplanan çöpler, çağdaş, pratik, ekonomik bir tesiste ayrıştırılabilir mi? 35 yıllık makine mühendisi Erki Orkun'un yanıtı evet. Viyana Teknik Üniversitesi mezunu, İsveç ve Almanya'da uzun yıllar yaşamış, çalışmış, çek-yat gibi popüler patentlerde imzası olan, Bursa'da 8 otomotiv yan sanayi fabrikası kuran, ‘‘Tekniğin Felsefesi’’nin yazarı Orkun farklı bir çöp ayrıştırma tesisi öneriyor.

Orkun ilham geldiğinde tasarım yapıyor ve birden fazla proje üzerinde çalışabiliyor. Yangından kurtarma aparatı, açılır kapanır sıra sistemi gibi modüler eğitim birimleri, çok yakında piyasaya çıkacak havalı çamaşır kurutma makinasını ölçüp, çizerken, eldivensiz çöpleri karıştıran, seçip alan, geri kalanını ortalığa döken çocukları farkediyor ve üzülüyor. Türkiye koşullarına uygun, rasyonel bir ayrıştırma tesisi yaratabilmek için çöp toplama merkezlerinde günlerce detay topluyor, kitaplar okuyor, belediyelerle görüşüyor.

Tamamen yerli bir üretimle gerçekleşebileceği söylenen alternatif projede, çöp toplayıcılar devreden çıkıyor ve çöpler, sıradan kamyonlarla taşınıyor. ABD'yi örnek alan projeye belediyelerin ve diğer etkin, yetkin kişilerin sahip çıkması isteniyor. Ev ya da işyerlerinin kapı önlerindeki çöp ayrıştırılmadan alınıyor. ‘‘Avrupa'da kağıt, cam, plastik, metal ayrı torbalarda çöpe çıkıyor. Daha akılcı değil mi?’’ sorumuza, ‘‘Farklı bir kültürüz. Teknik düşünemiyoruz, üretim yapmıyoruz. Baştan ayrıştırma alışkanlığı kazandırmak daha zor. Tesiste, özel eğitim almış görevliler bu işi yapacak. Bu tesisin ABD'de örnekleri var. Bir ton çöpten 20 milyonluk kullanılabilir malzeme çıkıyor,’’ yanıtını veriyor.

Patent için başvurusu yapılmış projenin, bina, tamamen yerli parça makinalar ve işletmeyle birlikte 600 milyara mal olması, altı ayda maliyeti amorti etmesi ve günde 400 ton çöp ayrıştırması öngörülüyor.

TESİS NASIL ÇALIŞIYOR?

Çelik silolar: Çöpler, çelik silolara dökülüyor. Beş adet silonun her biri 8x5 boyutlarında, 80 ton kapasiteli. Üst kısımlarında sürgülü kapaklar, altlarında çöpleri itmeye yarayan vibrasyonlu besleyiciler, ön tarafında ayarlı çıkış kapakları var.

İlk müdahale: Silolardaki çöpler besleyiciler aracılığıyla beş metre uzunluğundaki tablaya geliyor. Besleyicilerin hızı insana göre ayarlanabiliyor. Bu tabla, kevgir gibi olduğundan çöplerin suları süzülüyor ve özel eğitimli, kıyafetli çöp ayrıştırıcıları kesici aletleriyle parçalıyor, yayıyor ve ilk ayrıştırma yapılıyor.

Taşıyıcı bantlar: Çöpler 50 metrelik taşıyıcı bantlarda ilerliyor. Beş adet taşıyıcı bantın kenarlarında oturmuş toplayıcı personelin her biri, 20 farklı çöpten birinden sorumlu. Örneğin bir görevli sadece demire dikkat ediyor.

Komponent bantlar: Taşıyıcı bantların altında 20 adet komponent bantı var. Her komponent bandı tek tip çöp malzemesi taşıyor. Görevliler aktarma kutuları aracılığıyla taşıyıcı banttaki çöpü ilgili komponent bandına postalıyor. Geri kazanımı olmayan çöpler en sondaki banttan kamyonlara doldurularak çöp dökme sahalarına gönderilir.

ÇÖP KOMPONENTLERİ

1- Demir

2- Polietilen şişirme (Pril, Vim kutuları)

3- Polietilen enjeksiyon(plastik şişe kapakları)

4- Poliproplen enjeksiyon (plastik bazı mutfak kapları)

5- P.V.C. (plastik borular)

6- Antişok (nakliyatta kullanılan köpük)

7- ABS, naylon 6, vs (bavul)

8- Duroplastlar (dayanıklı plastik mamüller)

9- Beyaz cam

10- Renkli cam

11- Kağıt

12- Karton

13- Tahta

14- Alüminyum, bakır, pirinç

15- Deri, sünger

16- Makine artıkları

17- Sebze ve organikler

18- Kemik (zamk yapılıyor)

19- Kül, taş, kum

20- Kumaş ve elyaf

TÜRKİYE GERÇEKLERİ

Türkiye'de katı atık miktarı: 17.6 ton/yıl (bunun 12 milyon tonu evsel atıklar, sanayi atıkları dahil değil)

Bir kişi günde yaklaşık 1 kilo çöp yaratıyor.

Yılda bir kişinin çıkardığı çöp 354 kg. Bu rakam İrlanda'da 256 kg., Almanya'da 440 kg.

Evsel atıkların yüzde 64.2'si organik, yüzde 11.9'u geri kazanılabilir, yüzde 23'ü kül/cüruf

Değerlendirilebilir atık miktarı yüzde 12.

Evsel katı atıkların ekonomik değeri yaklaşık 40 trilyon.

Kaynak: D.İ.E verilerini yorumlayan ÇEVKO

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!