BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz?

Güncelleme Tarihi:

BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz
Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2022 16:07

Etrafımıza baktığımızda ev işlerini daha çok kadınların üstlendiği görülüyor. Uzmanlar ise değişimin mümkün olduğunu savunuyor. Biz de erkeklere sorduk: Ev işlerini paylaşıyor musunuz? İşte yanıtlar...

Haberin Devamı

Toplumsal cinsiyet uzmanı Kate Mangino, ev işlerinde kendi paylarına düşeni yapan 40 erkeğin izini sürerek ortak bir noktaları olup olmadığını ya da dengeyi doğru kurmanın bir formülü olup olmadığını araştırdı.

Mangino, ev emeğinde eşit payı olan erkekleri incelemeye başladığında önemli bir noktayı keşfetti. Görüştüğü 40 erkekten ikisinin babaları ev işlerine yardımcı olmuyordu. 

İlişkilerde genellikle evdeki işlerin yaklaşık yüzde 65’ini kadınlar yapıyor. Öyle ki evlenecek kadınlara öncelikle yemek, temizlik gibi ev işlerini öğrenmesi öğütleniyor, olur da erkekler ev işlerine yardım ettiğinde ise büyük övgüler alıyor. Oysa günümüzde hem kadın hem de erkekler iş hayatında oldukça aktif. 

Mangino, “Değişim mümkün” diyor.

Peki gerçekten mümkün mü? Biz de ‘ev işlerini paylaşıyor musunuz?’ sorusunu erkeklere sorduk. İşte aldığımız cevaplar ve uzman görüşleri…

Haberin Devamı

‘ANNEM SEYAHATE ÇIKTI, EVİN KOKUSU BİLE DEĞİŞTİ’
K.M. (22)

Evde annem, babam, ben ve erkek kardeşim olmak üzere dört kişi yaşıyoruz. Annem günün hemen her saati ev işleriyle meşgul oluyor. Hatta bu yüzden ona sık sık ‘Artık bırak şu işleri de yüzünü görelim’ diye kızıyoruz ama tabii ki annem hiç durmuyor. Çünkü onun haricinde evde bu işlere elini süren bile olmuyor. Kardeşimin ve benim bahanemiz belli: Derslerimiz var. Babam da "Yoğun çalışıyorum" bahanesine sığınıyor ve sonuçta tüm hizmeti annemden bekliyoruz.

Tüm bunları önemsemeden yıllar geçirdik. Sonra bir gün annem bizi kendi kaderimize bırakıp üç aylık bir seyahate çıktı. İlk günler her şey çok normal ilerlerken, gün geçtikçe ev ciddi anlamda çöplüğe dönmeye başladı. Dağıttıklarımız toplanmıyor, kirlettiklerimiz yıkanmıyordu. Hatta evin kokusu bile değişmişti. İşte o zaman annemin ne kadar önemli ve zor bir işi üstlendiğini anladık. Meğer evi otel gibi kullanıyormuşuz. Kardeşim ve babam benim kadar gönüllü değiller belki ama artık ev işlerini bölüşüyor, annemin de yükünü elimizden geldiğince en aza indiriyoruz.

‘KADINLAR EVDE MESAİ YAPIYOR’
R.E. (42)

Ev işlerini tamamen kadının işi olarak görmüyorum ama eğer kadın çalışmıyorsa tabii ki evin sorumluluğu onda olmalı. Ben de hafta sonları eşime elimden geldiğince yardım ediyorum ama hafta içi yorgun bir şekilde işten geldikten sonra bırakın ev işlerine yardım etmeyi, yerimden kalkmaya halim kalmıyor. Doğal olarak o sırada evde olan eşim de yemekleri ve temizliği yapıyor. Ben eşimin ev işlerini yapmasını da mesai olarak görüyorum. Nasıl ben 9 saat iş yerinde çalışıyorsam, o da aynı mesaiyi evde yapıyor. Zaten ne kadar yorulduğumun farkında olduğu için eve geldiğimde yardım etmemi dahi istemiyor.

Haberin Devamı

'GÜNÜN SONUNDA KENDİMİ ELİMDE PASPASLA BULUYORUM'
G.M. (32)

Kız arkadaşımla durumumuz alışılmışın biraz dışında. Genellikle haftanın dört günü birlikte kalıyoruz. Bazen ben ona gidiyorum bazen de o bana geliyor ve ev işlerini her hafta düzenli aralıklarla yapmaya çalışıyoruz. Ama işe girişmeden önce ikimiz de birbirimizi tartıyoruz "Hangimiz önce başlayacak?" diye ve genellikle temizlik teklifi ondan geliyor.

Hafta sonu iznimde temizlik yapmaya üşendiğim için sık sık işi yokuşa sürüyorum. "Hafta içi ben yaparım" deyip temizlik planını erteletmeye çalışıyorum. Başlarda buna ikna oluyordu ama artık hafta içinde temizlik yapmadığımı anladı. O nedenle, birlikte yapmaya zorluyor. Ben de günün sonunda elimde paspas yerleri temizlerken buluyorum kendimi. En sinir olduğum iş toz almak. Tek tek her yeri ince ince silmekten hiç hoşlanmıyorum.

Haberin Devamı

Tam ikimiz işe giriştik bitireceğiz derken, “Sen temizliğe devam et, ben de yemeği hazırlamaya başlayayım” diyor ve temizliği yapmak bana kalıyor. En katlanamadığım şey ise temizlik bittikten sonra etrafı kontrol etmesi…

BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz

‘EV İŞLERİ İÇİN ŞAMPİYONLAR LİGİ GİBİ KURA ÇEKİYORUZ’
İ.S. (32)

Biz evlenmeden önce bu konuyu dışarda bir yemek sırasında konuştuk ve tartıştık. Laf buraya nasıl geldi hatırlamıyorum ama ciddi ciddi bu temizlik üzerine konuşup bir karar aldık: Evlenince ev işlerini paylaşarak yapacağız… Üç yıldır evliyiz ve hemen hemen her hafta sonu genel bir temizlik yapıyoruz. ‘Genel’den kastım evi bir güzel süpürgeden geçirmenin yanı sıra toz almak ve yerleri silmek, bazen de camları silmek.

Haberin Devamı

İşe koyulmadan önce küçük kâğıtlara yapılacak ev işlerini yazıyoruz. Sonra derin bir şeyin içine atıp bildiğiniz Şampiyonlar Ligi kurası gibi çekiyoruz. Böylelikle o gün kim hangi kurayı çektiyse o işe koyuluyor. Fakat artık şans mıdır yoksa bu işin bir hilesini mi buldu eşim bilemiyorum ama genelde ‘ölüm grubuna’ hep ben düşüyorum. Yani evi süpürmek ve toz almak bana kalıyor. Çünkü bu iki aktivite Real Madrid ve Barcelona’ya karşı oynamak gibi… Süpürmek neyse de toz almak büyük bela ve aşırı yorucu. Hafta içinde yapılan ev işleri ise genelde çamaşır yıkamak, asmak ve katlamak oluyor. Bunu da sırayla yapıyoruz.

BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz

Haberin Devamı

‘ŞİMDİ EŞİMDEN DAHA GÜZEL PİLAV YAPIYORUM’
S.G. (28)

Evliliğimizin ilk günlerinde eşim çalışmıyordu. Bu sebeple eve dair tüm işler ona aitti. Hatta market alışverişi, faturaların ödenmesi, çöpün dökülmesi gibi her şeyi tek başına yapıyordu. Ben de nasılsa kusursuz ilerliyor diye hiç elimi sürmüyordum. Daha sonra eşim işe girdi ve düzenin hala bu şekilde ilerleyeceğine dair şüphem bile yoktu. Fakat işteki tüm stresi yüklenip eve gelen eşim, üstüne bir de yemek temizlik stresi eklenince patlamaya hazır bir bomba gibi ortada gezmeye başladı.

Ben yardım etmek yerine öncelikle işten ayrılmasını teklif ettim ama bunu da kabul etmiyordu. Çünkü hem maddi gücünü eline almanın haklı gururunu yaşıyor hem de çok daha rahat geçiniyorduk. Baktım işler böyle ilerlemiyor, kolları sıvadım. Menemen bile yapamayan ben şimdi eşimden çok daha güzel pilav yapıyorum.

‘ERKEK ADAM ÇOCUK BAKMAZ DEDİLER…’
H.O. (40)

Eşim de ben de çok yoğun çalışıyoruz. Bu sebeple eve ayıracak pek vaktimiz olmuyordu. Ardından çocuğumuz oldu ve eşimin yasal izni bitip işe döndükten sonra bir bakıcıdan yardım almamız şart oldu. Ancak bakıcılar neredeyse benim kazandığım kadar maaş istiyorlardı. Hem de akşam eve döndüğümüzde işin stresini bir yana bırakıp çocukla yine biz ilgilenmek zorunda kalıyorduk. Hal böyle olunca eşim işten ayrılmak istediğini söylemişti. Ancak yıllardır emek verdiği işte çok yüksek bir pozisyonda çalışıyor ve kazancı da oldukça iyiydi.

Düşünüp taşındıktan sonra benim işten ayrılmamın daha mantıklı olduğuna karar verdik. Çünkü eşimin yarısı kadar maaş alıyordum ve o da zaten bakıcıya gidiyordu. İşten çıkarsam çocuğumla akşamları birkaç saat ilgilenmek yerine kendim büyütme şansına da sahip olacaktım.

Konuyu ailelerimize açtığımızda herkes karşı çıktı. En sert tepki de babamdan geldi: “Erkek adam kadın gibi oturup evde çocuk bakmaz. Bir de etek giy tam olsun…” Bunu duyduktan sonra gerçekten çocuğuma kendim bakmak istediğime karar verdim. Şimdi kızım 7 yaşında ve okula başladı. Ben de artık bakıma ihtiyacı oldukça azaldığı için yeni bir işe başladım. Ev içi görevlerin mantık çerçevesinde paylaşılması taraftarıyım.

‘PRENSLER GİBİYDİM BABA EVİNDE’
İ.T. (34)

Hayatım boyunca hiç tek başıma yaşamadım. Gerek annem olsun gerek kız kardeşlerim, yemeğimi yapan, önüme kadar getiren, temizliğimi yapan, çamaşırlarımı yıkayan ve ütüleyen birileri her zaman oldu. Bir tek askerlikte yoktu, zaten orada da çok zorlandım. Evin tek erkek çocuğu olduğum için benden çalışmam haricinde herhangi bir istekleri de olmadı. Kızlar "Prensesler gibiydim baba evinde" diyor ya işte ben de prensler gibiydim baba evinde.

Evlendiğimde eşim sürekli ona yardım etmemi bekliyordu. Ancak yumurta kırmayı dahi bilmiyordum, yapabileceğim şeyleri ise açık konuşmak gerekirse yapmak istemiyordum. Çünkü böyle alışmamıştım. Hatta kız arkadaşımın ailesiyle tanışmak için evlerine yemeğe gittiğimde, yemekleri babasının yaptığını duyunca çok şaşırmıştım. Sanırım böyle olmamın sorumlusu da annem. Keşke zamanında bana çalışmak harici başka sorumluluklar verseydi. Belirli bir yaştan sonra bu özellikleri kazanmak çok zor. Zaten eşim de artık pes etti ve benden yardım beklemiyor. Kısacası huylu huyundan vazgeçmiyor.

BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz

Konunun psikolojik boyutunu Uzman Klinik Psikolog ve Aile Danışmanı Dilara Sayar'la hukuki boyutunu da Avukat Sinem Rumeli ile konuştuk.

BOŞANMA SEBEPLERİ DE DEĞİŞTİ

Rumeli, “Özellikle modern sistemlere geçişle boşanma davalarında boşanma sebepleri ve erkek/kadına yüklenen rollerde değişmeler meydana geldi” dedi. 

Erkeğin ev işlerine yardım etmemesi veya çocukların bakımıyla ilgilenmemesinin de boşanma gerekçeleri olarak davalara konu olmaya başladığını ve Türk Medeni Kanunu’nun 185'nci maddesinde hukuki karşılığını bulduğunu vurgulayan Rumeli'nin dikkat çektiği madde şöyle: 

“Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler.”

İŞLERİ BÖLÜŞMEK VİCDANİ BİR SORUMLULUK

Sayar ise ilişkinin temelinde sevgi, saygı, güven olduğu kadar; paylaşma, yardımlaşma ve iş birliğinin de olması gerektiğinin altını çizerek, “Eşlerin, bir evde birlikte yaşamanın getirdiği sorumlulukları bölüşüp birbirlerine yardım etmeleri zorunluluktan öte, vicdani bir sorumluluk olmalıdır. Eğer eşler ev işleri ve hayat sorumlulukları konusunda bir denge kurabilirlerse evlerinde iyilik hali artar ve ilişkilerindeki bağ güçlenir” dedi.

SORUMLULUKLAR SADECE KADINDAYSA TÜKENMİŞLİK KAÇINILMAZ

Ev içi sorumlulukların tek taşıyıcısının kadın olması durumunda zamanla tükenmişlik, depresyon, anksiyete ve öfke patlamalarının kaçınılmaz olacağını söyleyen Sayar, “Çünkü söz konusu kim olursa olsun, taşıyamayacağı kadar yükün altına girmek ve bunu uzun yıllar yapmak oldukça yıpratıcıdır. Kadının hem fiziksel hem de ruhsal olarak yıprandığı bir evde, gerçek mutluluk ve huzurdan bahsetmek neredeyse imkansızdır. Oysa tüm enerjisini ev işlerine ayırmak zorunda kalmadan kendine, eşine ve ailesine zaman ayırabilen kadınlar mutlu ve huzurlu olurlar. Sadece bunu düşünerek bile ev işlerinin paylaşılması gerektiği kararını vermek için yeterli olabilir” ifadelerini kullandı.

BİR SORUDAN FAZLASI | Ev işlerini paylaşıyor musunuz

Peki eşlerden biri ev işlerine yardım etmeye hiç yanaşmıyorsa neler yapılabilir?

Sayar, önerilerde bulundu.

--En önemli nokta açık iletişim kurmaktır. Ev işleri konusunda destek görmemenin ne hissettirdiği, hangi konularda desteğe ihtiyaç duyulduğu açıkça konuşulmalıdır. Dile getirilmeyen konular, ilişkide zamanla gerginlik ve öfke yaratabilir.  

--Bir günlüğüne yer değiştirilebilir. Bu değişim, erkeğin kadının halletmeye çalıştığı ev işlerini görebilmesi ve onunla empati kurabilmesini sağlayabilir. Örneğin; eve geldikten sonra erkek yemek, temizlik, ortalık toparlama, çocukların ödevlerini kontrol etme gibi işlerle ilgilenirken kadın haberleri izleyebilir, sosyal medyada vakit geçirebilir. Bu deneyim eşlerin birbirini anlamasına yardımcı olabilir.

--Ev içi sorumlulukların bir listesi hazırlanıp, temizlik, yemek, faturalar, alışveriş, çocuklar gibi başlıklardaki işler için görev dağılımı yapılabilir. Mesela, yemekleri yapmak kadının, sofrayı hazırlamak ve toplamak erkeğin sorumluluğu olarak belirlenebilir. Böyle bir kararın ardından sofra hazırlığı ve temizliği ile ilgili hiçbir detaya kadın dahil olmamalıdır. Yemekler hazır olabilir, ama sofra kurulmadıysa, yani erkek görevini yerine getirmediyse, yemek saati gecikecektir.

--İşleri bölüşen, sorumluluk alan, birbirlerinin hayatını kolaylaştırmak önceliğinde olan eşlerin iletişimleri ve bağları güçlenir. Aynı zamanda anne-babalarının birbirlerine yardım ettiklerini gören çocuklarda da sorumluluk bilinci ve yardım etme davranışı gelişir. Onlar da ileride hem eşlerine hem de çevrelerindeki insanlara yardımcı olma bakış açısına sahip olurlar. Anne-babalarının iş birliğini model alıp, ev işlerinde görev almak isteyebilir ya da önceleri yapmak istemediği işleri kolaylıkla yapar hale gelebilirler.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!