Güncelleme Tarihi:
Siz, iyimser misiniz, kötümser mi?
Meselese bir kere de şu (bilimsel) açıdan bakın:
“Kötümser insanlar, netice ne olursa olsun, daha az üzülürler...”
Demiyorum, bilim adamları diyorlar.
Durun anlatacağım...
Washington Eyaleti’nde psikologlar bir araştırma yapmışlar, 80 üniversite öğrencisi üzerinde bir test uygulamışlar, metodu anladım desem yalan olur. Ama hedef eski bir inancı doğrulamakmış:
“Kötü ihtimale hazırlıklı olan insanlar - mesela, bir imtihan sonucu hakkında kötümser olanlar - netice kötü olursa, daha az üzülür; netice iyi olursa daha çok sevinir.”
Acaba bu varsayım doğru mudur?
YANLIŞ! diyor Margaret Marshall ile Jonathon Brown. Cognition and Emotion adlı bilimsel dergide yer alan makalelerinde (başucu dergimdir, hiç kaçırmam !
J) ulaştıkları netice bunun tam tersi:Kötü ihtimale hazırlıklı olanlar her durumda (başarsalar da başarısız olsalar da) üzülüyorlar.
Hatta, başarılı olacağını zannedip hayal kırıklığına uğrayanlardan bile daha çok üzülüyorlar.
Özetle, diyor makale, başarı ve başarısızlık karşısındaki tepkinizin (sanıldığının aksine) ‘zihinsel hazırlığınız’ ile ilgisi yoktur.
Ama hayata bakışınızın (yani iyimserliğinizin veya kötümserliğinizin) rolü çok önemlidir.
*
Testin metodolojisini anlamadığım gibi, ‘kötü ihtimale hazırlıklı olanlar’ ile kötümserlerin, ‘her zaman iyi sonuç bekleyenler’ ile iyimserlerin arasındaki farkı da kafam basmadı.
Yani hazırlıklı olmak ve (fazla) etkilenmemek için ‘zihinsel hazırlık’ yeterli değil, yapı olarak iyimser (yahut kötümser) olmak gerekir mi demek istiyorlar?
*
Anlamadığım için Georges Bernanos’un vecizesine olan inancımı değiştirmiyorum:
“İyimserler mutlu aptallardır, kötümserler mutsuz aptallar...”