Güncelleme Tarihi:
Şu Hollywoodlular da olmasa dünyanın hali yaman olurdu. ABD kıtasını kızılderililerden temizlediler, Nazi belasıyla savaştılar, Soğuk Savaş'ta Sovyetler'e meydan okudular. Zaman değişti, düşmanlar değişti, oyuncular değişti ama roller hep aynı. Kahraman kesilen sıradan insanlar ve dünyayı kurtaran adamlar.
Soğuk Savaş döneminde Hollywood'un işi kolaydı. Düşman belliydi. ABD'nin düşmanı Hollywood'un da düşmanıydı. Bu dönemde Sovyetler'le ilgili bir casusluk ya da nükleer kaçakçılık hikayesi seyirciyi sinemaya çekmeye yetiyordu.
Bu dönemde sıradan insanların kahramanlaşarak diğer insanları kurtardıkları ‘Deprem’, ‘Yangın Kulesi’ ve uçak kazalarıyla ilgili bir dizi felaket filmleri geldi. Irwin Allen'in yönettiği ‘Yangın Kulesi’nde Paul Newman ve Steve McQuenn, yeni inşa edilmiş bir gökdelende çıkan yangın sonucu binanın en üst katında mahsur kalan davetlileri büyük bir kahramanlık örneği göstererek kurtardılar.
Başrolünü Christopher Reeve'in oynadığı ‘Süpermen’i de unutmamak gerek. Aslında bir gazeteci olan Süpermen, insanlığı tehdit eden bir durum olduğunda pelerini üzerine atıyor düşmana meydan okuyor, dünyayı kötülükten kurtarıyordu. Zamanla Hollywood birlikte Hollywood'un düşmanları da değişti. Hollywood Vietnam'da, Hollywood Kore'de savaştı.
Demir Perde'nin yıkılıp dünyanın hızla globalleşmesiyle birlikte yeni düşmanlara ihtiyaç duyuldu. Ancak Amerikan sinema endüstrisinin kendine yeni düşmanlar ve kahramanlar bulması fazla sürmedi. Birçok filmde sade vatandaşlar istemeden kahraman oldu. Mesala 1992 yılında çevrilen ‘Zoraki Kahramanda’ (1992), silik, işe yaramaz bir adamı canlandıran Dustin Hoffman, yolunun üzerine düşen uçağın kapısını açınca yine bir kahramanlık hikayesi doğdu.
Bu filmde uçak yolcularını kurtaran Hoffman, başka bir filmde ise tüm dünya için tehdit oluşturan öldürücü virüslere karşı mücadele etti. 1995 yılında çevrilen ‘Outbreak’ filminde düşman da çağa ayak uydurmuştu. Bu kez insanoğlunun düşmanı ölümcül Ebola virüsüydü. Ancak Hollywood, Ebola'yı da altetmeyi bildi.
‘Twister’, ‘Dante’s Peak' gibi filmlerle sıradan felaketlere kısa bir dönüş yaşanırken, şimdi en popüler tehditlerin başında uzaylılar ve Marslılar geliyor. Ve de göktaşları. ‘Independence Day’ (1996) filminde insanoğlu dünyayı istila eden uzaylılarla savaşırken, ‘Beşinci Güç’ filminde Bruce Willis ile uzaylı Milla Jovovich aralarında yeşeren beşinci güç sayesinde dünya yaklaşmakta olan felaketin eşiğinden döndü.
Kahramanlık filmlerinin vazgeçilmez aktörü Bruce Willis, yakında gösterime girecek olan ‘Armageddon’ filminde ise, ‘Deep Impact’ filminde olduğu gibi insanoğlunu hızla dünyaya yaklaşmakta olan göktaşından kurtarıyor. Şu Hollywood'un hakkını kaç filme daha gitsek ödeyemeyiz!..