Bir günlük alıntı

Güncelleme Tarihi:

Bir günlük alıntı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 07, 2005 21:02

Pazartesiden cumaya on bir gün uzak kaldım memleketten, internet ve cep telefonu çağında insan ne kadar ‘uzak’ kalabilirse o kadar... Gerçi bunun 5 günü yazdım, ama o da ‘uzaktan’ ...

Haberin Devamı

(YANDA) "Bush'un işi zorlaşıyor... ABD'de Newsweek dergisine göre Başkan George W. Bush'un Irak politikasına halk desteği yüzde 34'e geriledi..." www.acikgazete.com dan yayın yapan AÇIK GAZETE'dendi...


Bir gazetecinin bunu söylemesi ayıp biliyorum – 10 gün gazete okumamak, televizyon seyretmemek, radyo dinlememek iyi geldi. Tabii TÜRK gazetelerinden, TÜRK televizyonlarından, TÜRK radyolarından bahsediyorum, ot gibi oturmadım oralarda, ama Fransız medyası iyi olmuş kötü olmuş, soyluymuş, soysuzmuş, bana ne!

 

Türkiye ‘gündeminden’ kurtulmak gerçekten dinlendiriyor insanı, akıl sağlığı yerine geliyor bir nebze.

Haberin Devamı

 

İki gündür normal mesaiye döndüm, günlük 20 gazetemi okuyorum satır satır. Haberleri izliyorum, radyo dinliyorum.

 

Size SADECE BİR GÜNÜN gazetelerinden kısacık bir derleme yaptım aşağıda (bu hafta basın alıntısı yok nasılsa...) ‘2005 YILININ AĞUSTOS AYINDA TÜRKİYE NELERİ TARTIŞIYOR’ kuş bakışı göresiniz diye, insan içinde olunca fark edemiyor ya...

 

Bakın, iki haftadır görmediğim sizleri, neleri konuşurken, neleri tartışırken buldum, bunlar daha ilk anda gözüme çarpanlar:

 

- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Erciyes Zafer Kurultayı’na 1000 araçlık bir konvoyla gitti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da 500 araçlık bir konvoyla geldiği Bolu Mengen’de ahçı kıyafetine büründü. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ise ‘günahsız ve lekesiz’ olduğu için Hacıbektaş’taki Deliklitaş’tan ‘kolayca’ geçebildi. Gerçi fotoğrafta bir koruma kollarının altından tutmuş çekiyor, biri de ayaklarını kurtarmaya çalışıyor ama olsun...


- Diyanet İşleri Başkanlığı ‘Türk hacıların uyum zorluğu çekmemesi için’ her ile bir Kâbe kurdurup tatbikat yaptırmaya başladı.

- İstanbul Caddebostan Plajı’nda vatandaşlar paçalı uzun donla, şalvarla denize girmeli mi, girmeleli mi?

Haberin Devamı


- Tabii Mine Kırıkkanat’ın başlattığı tartışma (“
Tesettür anaları kumsalda mangal yeller, babaları don paça yatarken, irili ufaklı danaları da pamukludan dalgıç tulumlarıyla suda cıp cıp yapıyorlardı”, Radikal, 27 temmuz) hâlâ sürüyor.

- Yunanlı dağcıların, Ağrı Dağı’na tırmanmak için aldıkları izin ‘Ağrı’ya Yunan Bayrağı çektirmeyiz’ diyen Dışişleri yetkililerince feshedildi. Yunanlı dağcıların, zirveye dağcılıkta adet olduğu üzere Yunan bayrağını dikmekle yetinmeyecekleri, Kıbrıs Rum Bayrağı ve Fener Patrikhanesinin sancağını da dikerek siyasi şova hazırlandıkları da iddia edildi ki, hiç şaşmam, Yunanlı da en az bizim kadar ilkeldir.

- İlkel dedim diye kızmayın: Mersin’de aşırı hız yapan bir TIR’ın sebep olduğu kazada, araçlar alev almış, 4 kişi yanarak ölmüştü. Kazanın, şoför H.A.nın, yoldan aldığı iki fahişeyle oynaşması sebebiyle meydana geldiği anlaşıldı.

- Son 24 saatte trafik kazalarında 20 kişi öldü, 82 kişi yaralandı.

- İstanbul’da zevk için sağa sola ateş eden bir hayvanoğlu hayvan, bir kadını ağır yaraladı.

- İzmir Bornova’da eve giren bir hırsızın tecavüzüne uğrayan 24 yaşındaki G.A. hem işinden kovuldu, hem de evlenmek üzere olduğu sevgilisi tarafından terk edildi.

- Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç korsan CD’ler ve kasetler konusunda bir vecize yumurtladı: (Uyuşturucu ve tarihi eser kaçakçılığı olaylarında olduğu gibi) “Bu konuda da (korsan eserler) polis prim verilerek teşvik edilmedi. Böylelikle korsan CD’nın önüne geçmek kolaylaşır...’ (Yani AKP’li bakan, polisin de özelleştirilmesini öneriyor: Parasını, primini kim verirse, polis onun için çalışsın...)

- Hakkari’de PKK katillerince şehit edilen 5 evladımız binlerce vatandaşın katıldığı trajik törenlerle toprağa verildi. Şehit uzman çavuşun annesi ‘Ağlamıyorum, çünkü şehitler ölmez!’ dedi.

- Aynız saatlerde, Başbakan Erdoğan tatil yaptığı Ekinlik Adası’nda vatandaşlarla halı sahada maç yaptı, bir gol attı, iki de attırdı. Emine Hanım kocasını heyecanlı izledi.

- Süleyman Ateş Hoca ise, üçaylara girdiğimiz şu mubarek günlerde, ‘Verilen zekât malı azaltmaz, bereketlendirir’ diyerek yeni bir ekonomik teori geliştirmekle meşguldü.

Haberin Devamı

 

- Ve AB ile müzakerelere başlamaya hazırlandığımız şu günlerde Hürriyet gazetesinin Toplum sayfası önemli bir tartışmaya ayrılmıştı: AYAKTA BEVLETME VE ALAFRANGA-ALATURKA KENEF TARTIŞMASI... Ayakta mı yoksa oturarak mı bevletmek (işemek) caizdir? Alafranga tuvalet mı, alaturka kenef mi İslamî açıdan daha uygundur?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!