Güncelleme Tarihi:
VARLIĞINI KÖHNE SİSTEME BORÇLUDUR
“Türkiye çok partili hayata geçtiğinden beri Cumhurbaşkanlığı seçiminden koalisyonlara her alanda sürekli bir kriz hali içinde yaşamak zorunda kalmıştır. Bu kırılgan ortamın ürünü olan istikrarsızlık hepimizin şikâyetçi olduğu bürokratik oligarşinin, vesayet sisteminin en büyük kuvvet kaynağıdır. Gayrimeşru güç odakları mevcut sistem içindeki bu çatlaklardan sızarak nüfuz kazanmışlardır. Her kim ki Türkiye’nin bu şekilde yoluna devam etmesi gerektiğini söylüyorsa emin olun o kişi ya geçmişten bihaberdir ya da varlığını eski köhne sisteme borçludur. Türkiye yasama, yürütme ve yargı güçleri arasındaki çekişmelerden, yetki karmaşalarından çok büyük zarar görmüştür. Darbelerin, muhtıraların yol açtığı siyasi kaoslar, krizler ülkemize fevkalade ağır bir maliyet yüklemiştir.
SİTTİNSENE AYNI YERDE
‘16 Nisan ile birlikte artık Türkiye’de yasama organı yok’ diyorlar. Ya dürüst ol. Siyaset eğer dürüst yapılırsa millet sizi bir yerlere getirir. Eğer siyaseti dürüst yapmazsanız sittinsene yine aynı yerde oturmaya devam edersiniz. Nerede yasama organı kalkıyor, böyle bir şey mi var? Yürütme sadece Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde toplanıyor. Yani başkanda toplanıyor. Yargı aynı şekilde konumunu yine koruyor. Yani yasama var, yürütme var, yargı var. Bunların hiçbirisinin ortadan kalkması diye bir şey söz konusu değil.
SABRIMIZDAN KAYNAKLANMIŞTIR
Şu anda başbakanlarımızla uyumlu bir şekilde süreci işletiyoruz. Sistemden kaynaklanmıyor. Aynı ekolden gelen insanlar olduğumuz için gürültü, patırtı kopmuyor. Önceki Sayın Cumhurbaşkanı ile bu noktada sıkıntılar yaşadık. Gürültü, patırtı olmadıysa o da bizim sabrımızdan kaynaklanmıştır. Çünkü devletin tepesinde kavga gürültü olmaz diye inandık, sabrettik. Yarın öbür gün farklı iddiaları, farklı hedefleri olan kişiler bu makamlara geldiğinde inanın, mevcut durumda seyredin gümbürtüyü.
Şimdi burada iki saf var, bir ‘Evet’ safı, bir ‘Hayır’ safı. Kandil ‘Gelin ‘Hayır’da buluşalım’ diyor. Kim bunlar? Bunlar ülkemizi parçalamak bölmek isteyen ve kan gölünü ülkemizi çevirmenin gayreti içinde olanlar. 40 yıldır bu ülke bunlarla mücadele ediyor. Şu anda bunların çağrısı ‘Hayır’ oyuna. Burası çok çok önemli, kişi sevdikleriyle beraberdir, bunu unutmayın.”
KERAMET SİSTEMDE DEĞİL
Şimdi birileri diyor ki 10 yıldır işler yürüyor, bir sorun yok. Onu sen biliyorsun, bir de bize sor. 10 yıldır sorun çıkmadan işlerin yürümesinin kerameti sistemde değil. Aynı siyasi ekolden gelen, birbirini yakından tanıyan insanlar bu makamlarda olduğu için sorun çıkmadı. Bizden önce sen kalkacaksın Dışişleri Bakanını Cumhurbaşkanı yapacaksın... Böyle bir şey Türkiye Cumhuriyeti tarihinde var mı? Ama ben Dışişleri Bakanı olan arkadaşımı arkadaşlarımızla istişarelerimizi yaptık ve Cumhurbaşkanlığı makamına getirdik. Ondan sonra da gayet uyumlu bir şekilde yürüdük.