Bir efsaneyi kaybettik

Güncelleme Tarihi:

Bir efsaneyi kaybettik
Oluşturulma Tarihi: Kasım 03, 2016 22:37

Türkiye’de gazetecilik mesleğinin efsane isimlerinden Mete Akyol, dün sabah Ankara’ya gitmek için bindiği otomobilinde fenalaştı. Hastaneye kaldırılan Akyol, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Haberin Devamı

Gazeteci-yazar Mete Akyol (81), dün İstanbul’da hayatını kaybetti. Başkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi ve Bütün Dünya Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Akyol, Ankara’ya gitmek için dün sabah saat 10.00’da İstanbul Ataşehir’de aracına bindiği sırada, direksiyon başında fenalaştı. Ataşehir’de hastaneye kaldırılan Akyol, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Mete Akyol’un cenaze namazı 5 Kasım Cumartesi günü Büyükada Hamidiye Camisinde öğleyin kılınacak. Duayen gazeteci Akyol daha sonra Büyükada Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

Bir efsaneyi kaybettik

YAŞAM BOYU BAŞARI ÖDÜLLÜ

1935’te Ordu’da dünyaya gelen Akyol, ortaöğrenimini Talas Amerikan Ortaokulu ve Tarsus Amerikan Koleji’nde yaptı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. 1951’de Ulus gazetesinin çocuk sayfasına çeviriler yaptı. 1953’te Hürriyet gazetesinin Tarsus muhabiri olarak gazeteciliğe başladı. 1959’dan 1994’e kadar Milliyet, Öncü, Hürriyet, Dünya, Günaydın, Sabah gazetelerinde muhabir, röportaj yazarı, köşe yazarı, genel yönetmen ve genel yayın yönetmenliği, ayrıca TRT 1, TRT 2, NTV ve TV8 televizyonlarında çeşitli programlar yaptı. Basın Şeref Kartı ile Yaşam Boyu Gazetecilik Başarı Ödülü sahibi olan Akyol, evli ve bir çocuk babasıydı.

Haberin Devamı

Tecrübesin igençlere aktarıyordu

METE Akyol, 1987-1992 yıllarında İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu ve 1992-2000 yıllarında Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde verdiği gazetecilik derslerini, 2000’li yılların başından itibaren Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde sürdürdü. Sağlık Eğitim Vakfı’nda 1989, Başkent Üniversitesi’nde ise 2000 yılından itibaren mütevelli heyeti üyeliği görevinde bulundu. 1998 yılında İnkılap Kitabevi’yle ortaklaşa yayımlamaya başladığı, 2000 yılından sonra yayımını Başkent Üniversitesi Kültür Yayını olarak sürdüren Bütün Dünya dergisinin yayıma başladığı tarihten bu yana genel yayın yönetmenliğini yaptı. Başkent Üniversitesi’nin Kanal B televizyonunda yayın denetimcisi görevini üstlendi ve bu televizyonda programlar hazırladı, sundu. Mete Akyol’un yayımlanmış 7 kitabı bulunuyor. (DHA)

Haberin Devamı

Bir efsaneyi kaybettik

SİLİVRİ’DE UMUT NÖBETİ’Nİ BAŞLATTI

Cumhurİyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül, MİT TIR’ları haberleri nedeniyle 26 Kasım 2015’te tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderildiğinde, Mete Akyol, 2 Aralık 2015’te kahvaltı yaparken kullandığı sandalyesiyle gelip cezaevi giriş kapısının önüne oturdu, ‘Umut Nöbeti’ni başlattı. Akyol, o tarihlerde ‘Umut Nöbeti’ni şöyle anlatmıştı: “Şu gazeteci şöyle düşünüyor, bu farklı düşünüyor, onun için biri iyi biri tu kaka... Böyle laf olmaz. En demokrat insan karşısındakinin görüşü kendi görüşüne ters de olsa ona saygı göstermelidir. Görüşlerini beğenmediğiniz gazeteci kötü, beğendiğiniz gazeteci güzel diye bir şey olmaz.”

Haberin Devamı

YAŞAR KEMAL’İN‘KÜRT RAPORU’NA ARACI OLMUŞTU

METE Akyol, meslek hayatının ilk yıllarından itibaren Ankara’nın nabzını tuttu, Türk siyasetine yön veren İnönü, Cemal Gürsel, Cevdet Sunay, Süleyman Demirel, Turgut Özal’la yakın ilişkiler kurdu, birbirinden renkli röportajlar yaptı. Özal, Nisan 1992’de prostat kanseri ameliyatı için ABD’nin Houston kentine gitti. Semra Özal, eşi adına Mete Akyol’u aradı. “Turgut Bey, Yaşar Kemal’in Kürt sorunu hakkındaki düşüncelerini kaleme almasını istiyor. Yaşar Kemal’in görüşlerini alarak bize ulaştır” dedi. Akyol, ertesi gün Yaşar Kemal’den raporu alıp Washington Büyükelçiliği’ne fakslayarak Özal’a ulaştırılmasını sağladı.

Haberin Devamı

Bir efsaneyi kaybettik

Mete Akyol, Rum askerlerine nasıl esir düştüğünü, Lefkoşa’da meslektaşlarına anlatırken görülüyor. (AA)

Kıbrıs Barış Harekâtı’nda esir düştü

TÜRKİYE’de gazeteciliğin ‘efsane isimlerinden’ Mete Akyol, Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında, 11 gazeteci arkadaşıyla birlikte 14 Haziran 1974’te Rum askerlere esir düştü. İşkence sonucu gazeteci Âdem Yavuz ile Ergin Konuksever yaralandı. Yavuz, iade edildikten sonra Adana’da Tıp Fakültesi Numune Hastanesi’nde, 26 Ağustos’ta hayatını kaybetti. Mete Akyol, esir tutuldukları cezaevinden serbest bırakılmalarını şöyle anlatmıştı:

Bir efsaneyi kaybettik

Haberin Devamı

17 Ağustos 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Rumlar’a esir düşen Mete Akyol, Türk kesimine böyle dönmüştü. (AA)

GARDİYAN ZENON

“O sabah gardiyan Zenon, yanında bürokrat tipli iki kişi ile geldi. ‘Kurşuna dizileceğiz’ diye korktum. Koridorları geçip bir odaya gittik. Ortadaki masanın bir yanına ben, karşıya onlar oturdu. Bana doğum tarihimi sordular, ‘1935’ dedim. Israrla ay ve gün istediler. Ağustosu da söyledim. Gününü ise inat etmeleri sonrası masa üzerindeki takvimden 22’sini işaret ederek gösterdim. O günün doğum günüm olduğunu anlayınca bir anda değiştiler. Ayağa kalkıp ceketlerini ilikleyip doğum günümü kutladılar. Sorgulamaya ara verip birer kahve söylediler. Ve o gün arkadaşlarımla serbest bırakıldık.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!