HEM OYUNCAK HEM MEKTUP
KIRIKKALE’deki Şehit Yusuf Alsancak Ortaokulu öğretmenlerinden Semanur Altın, atık malzemelerden öğrencileriyle birlikte oyuncaklar yaparak ülkenin en ücra köyündeki öğrencilere gönderiyor.
Altın, şunları anlatıyor: “Okulda bir ‘Oyuncak Atölyesi’ kurduk. Çocukların hayal dünyası gelişsin diye beraber tasarladık. Resim öğretmenimiz Saniye Önder ile birlikte oyuncak projesi düşündük. Oyuncakları çocukların evlerinde olan eşyalardan yapıyoruz, dışarıdan malzeme kullanmadık. Sosyal medyada birçok öğretmen bize ulaştı. Kargoyla onlara oyuncak yolladık.
Her oyuncağı yapan öğrenci, bir de umut dolu mektup yazdı. Onlardan da bize mektuplar geldi. Diyarbakır’a, Ağrı’ya, Van’a, Niğde’ye, Konya’ya oyuncaklar gönderdik. Gönderdiğimiz oyuncaklarla uyuyan çocuklardan fotoğraflar geliyor.
Öğrencilerin tarihi değerlere sahip olmaları, kültürel değerleri görmeleri için okulda müze açtım. 100 yıllık yayık, 85 yıllık dikiş makinesi gibi eşyalar var.”
SİGARAYA KARŞI SAVAŞ AÇTILARKütahya’daki Cahit Zarifoğlu İlkokulu’nda 5 yıldır görev yapan sınıf öğretmeni Mehmet Kalkan, öğrencileriyle birlikte sigaraya savaş açtı ve ikinci sınıf öğrencileriyle birlikte ‘Sigarayı Bırak Çocuğunu Mutlu Et’ projesini başlattı: “Veliler en çok çocukların sözünü dinliyor. Sınıf 29 kişilik. 15 velimiz sigara içiyordu. 10’u projeye katıldı, 8’i sigarayı bıraktı. Bir yıl boyunca takip ettik. Sene sonunda da törenle hediyelerini aldılar. Çocuklar bu işe gönül verdiği için mutlu oldu. Velileri ikaz ettiler. Sigarayı bırakmayanlarla da bu sene tekrar görüşeceğiz. Projeyi gelecek dönem okul olarak genişleteceğiz. Sırada teknoloji bağımlılığı var.”
HAYDİ ESKİ OKUL BİNALARINI KÜTÜPHANE YAPALIM
Samsun Ayvacık’taki Eynel Ortaokulu’nun Türkçe öğretmeni Aynur Özdal, kapanan köy okullarını görünce aklına bir proje geldi. Bu eski okulları köy kütüphanesine, yetişkin eğitim alanına dönüştürmek için ‘Sürdürülebilir Okuryazarlık Seferberliği’ başlattı.
16 yıllık Türkçe öğretmeni Özdal, İncirli köyündeki okulla projesine başladı bile. Tatilde de çalışan Özdal, kitapların hazır olduğunu, binanın tadilatının ardından ilk kütüphaneyi açacaklarını söylüyor: “Karadeniz köyleri coğrafyası gereği dağınıktır. Köy okulları kapatılınca öğrenciler, merkez okullarına taşımalı olarak devam etmeye başladı. Ev ziyaretleri yaparken kapanan köy okullarını gördüm. Çok değerli köy öğretmeni arkadaşlarımın boyasını, badanasını yaptığı okullar, şimdi virane olmaya yüz tutmuş.
Bu şirin okullar neden atıl durumda çürümeye bırakılsın ki? Milli Eğitim’e proje sundum. Bu okulları köy kütüphanesine, yetişkin eğitim alanına dönüştürmek için ‘Sürdürülebilir Okuryazarlık Seferberliği’ başlattım. En azından herkes bir kitap okusun istiyorum. Ben de orada çalışacağım. Kitap okuma kulüpleri kuracağım. Şehir merkezinde de iki kütüphane açacağız.”
ÜLKEYE YAYILSINÖzdal, projenin şehirlerde de uygulanabileceğini söylüyor: “Bana ‘kitap gönderelim’ diyenlere, ‘Siz de kendi ilinizdeki kapanmış okulları kütüphane haline dönüştürebilirsiniz’ diyorum. Projemi paylaşıyorum, yardımcı olmaya çalışıyorum. Ülke çapında yapılabilir bu.”
Öğretmen Aynur Özdal, projesini şöyle anlatıyor: “Buralar sadece kütüphane olmayacak. Kurslar, kişisel gelişim, halk eğitim kursları, tarımsal çeşitlilik, doğru tarım gibi yörenin ihtiyacı olan eğitimler de verilecek. Okumayı sevdirecek yetişkin kitabına ihtiyacım var. Özellikle psikoloji, çocuk gelişimi, bahçecilik, tarım , roman gibi kitaplara; eski sayıları da olsa dikiş, hobi, bahçecilik, dekorasyon dergileri ve ufuk açıcı yayınlara ihtiyacım var. Ya da belki sizin daha güzel fikirlerinize. Şimdiden hepinize teşekkür ederim.”
ŞİİRLİ ESPRİLİ FİZİK DERSİ Adana 75. Yıl Anadolu Lisesi Fizik öğretmeni Mevlüt Çınar ve öğrencileri, fizik dersini ders kitaplarından, ezberden çıkarıp şiirin, resmin, mizahın içine kattı. Çınar’ın sınıfında kaldırma kuvvetini Süpermen çizerek anlatan öğrenci de oldu, elektron ve protonu şiirle, şarkıyla anlatan öğrenci de: “Elektronla proton gibiyiz, Ne ayrıldık ne de kavuştuk. Bombeli ayna sanki sevgimiz, uzak açılara savrulduk. X’i bulsam ne fayda, çok bilinmeyenli bu sevda…” Çalışmasını İÖK’ta paylaşan Mevlüt Çınar, “Newton’un hareket yasalarının şiir, pillerin çalışma prensiplerinin fıkra olabileceğini gördüm hatta fizik konuları marş bile oldu” diyor.
EMEĞİNİZE SAĞLIK HOCAMZONGULDAK’ın Alaplı ilçesindeki Gümeli İlk ve Ortaokulu’na geçen yıl atanan 15 yıllık eğitimci Soner Arslanoğlu, taşımalı eğitim sistemiyle okula gelen öğrencilerin tabldot olarak verilen yemekleri sınıflarına götürürken döktüğünü gördü. Ayrıca sınıflarda
yemek kokusu oluyordu.
Okula bir yemekhane yapılması gerektiğini düşündü. Arslanoğlu önce belediyeler ve hayırseverlerin yardımlarıyla inşaat malzemeleri temin etti.
Öğretmenler, veliler ve belediye işçiler de destek verdi.
Arslanoğlu yaz tatilinde yemekhane inşaatında çalıştı, tuğla ördü, sıva ve boyayı yaptı.
'EĞİTİMİN İHTİYAÇ DUYDUĞU GÜÇ'EĞİTİM Reformu Girişimi (ERG), Sabancı Vakfı ve Sabancı Üniversitesi’nin desteğiyle 2004’ten beri Eğitimde İyi Örnekler Konferansı (İÖK) düzenliyor. Türkiye’nin birçok köşesinden öğretmenler okullarında, sınıflarında hayata geçirdikleri uygulamaları bir araya gelerek birbirleriyle paylaşıyor. Böylece, çocukların dünyasını değiştiren öğretmenlerin çalışmaları görünür oluyor. Fikirler, uygulamalar diğer eğitimcilere ilham veriyor.
İYİ ÖRNEKLER FARK EDİLSİN, YAYILSINİÖK bugüne kadar 72 ilden 1697 ‘iyi örneğe’ ev sahipliği yaptı, bu örnekler konferansa katılan 15 bin 126 kişiye umut ve ilham oldu. 15 yılda, 35 ilde, 37 yerel çalıştay düzenlendi. ERG Direktörü Batuhan Aydagül, İÖK’ü öğretmenlerin emeklerini, hayata geçirilen iyi örnekleri kutladıkları bir festival olarak nitelendiriyor. Aydagül, “Türkiye’de yer ve koşullar ne olursa olsun öğretmenlerin yaratıcılığıyla ortaya çıkmış iyi örnekler var. Eğitimin gelişimi için ihtiyaç duyulan güç öğretmenlerde; yeter ki fark edilsinler ve fikirlerinin paylaşılarak yaygınlaşması için platformlar yaratılsın” diye konuşuyor.
DÜNYAYA BİR TENEKEDEN BAK İYİ Örnekler Konferansı’nda (İÖK) paylaşılan örneklerden biri Adana Mesleki Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Nuri Gürdil’in bir projesi.
Gürdil, teneke kutuların üzerine bir iğneyle delik açarak öğrencilere fotoğraf makinesi yaptı. Kenti birlikte gezerek, pinhole (iğne deliği) yöntemiyle fotoğraflar çektiler. 2006’da başlayan uygulama kapsamında öğrenciler ulusal ve uluslararası resim sergilerine katıldı, ödüller aldı. Gürdil’in öğrencilerinden Eren Eryol Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fotoğrafçılık bölümünü kazandı. Eryol, iğne deliği yöntemiyle fotoğraf çektikleri süreci anlatan bir senaryo yazdı. 4. Altın Koza
Film Festivali’nde ‘Adana Konulu Senaryo Yarışması’nda Yaşar Kemal İkincilik Ödülünü kazandı.
NOT: İÖK, 2019 yılında 16. kez yine nisan ayında ve iki gün olarak gerçekleşecek. Tarihler, konferans teması ve konuşmacıları konferansın web sitesinden takip edebilirsiniz.