Güncelleme Tarihi:
Ortalama bir insan ömrü ne kadardır? O kişinin cinsiyetine, yaşadığı ülkeye hatta tarihin hangi döneminde yaşadığına göre değişir. Peki insan ömrünün bir üst sınırı var mıdır? Bilim insanlarına göre, evet, vardır...
Sonuçları 25 Mayıs tarihinde bilim dergisi Nature Communications'da yayımlanan bir araştırmada, uzmanlar "İnsanlar en fazla ne kadar yaşayabilir?" sorusuna yanıt aradı. Buna göre çeşitli genetik bozukluklar, kanser ya da kalp yetmezliği gibi ölümcül hastalıklar ve trafik kazaları ya da doğal afetler gibi ani ölüm sebepleri denklemden çıkarıldığında bile, ölümsüzlük söz konusu değil.
Çünkü insanın bünyesindeki onlarca yapısal ve metabolik sistem zaman içinde yıpranıyor ve aşınıma uğruyor. Bu da bir noktada ölümü kaçınılmaz kılıyor. Peki o nokta neresi?
Uzmanlar kişinin hayatı boyunca karşı karşıya olduğu stres faktörlerini en aza indirmesi halinde bile en fazla 120 ila 150 yıl yaşayabileceğini belirtiyor. Bu yaş aralığında sistemlerin zayıflaması ve direncini kaybetmesi ölümü getiriyor.
NASIL HESAPLADILAR?
New York'ta bulunan Roswell Park Kapsamlı Kanser Merkezi'nin işbirliğinde ve Singapur merkezli Gero şirketinin araştırmacılarından Timothy Pyrkov'un liderliğinde gerçekleştirilen çalışmada, ABD, İngiltere ve Rusya'da yaşayan çok büyük insan topluluklarındaki yaşlanma hızına bakıldı.
Bir akıllı telefon uygulaması yardımıyla binlerce gönüllünün kan örnekleri ve günlük adım sayıları izlendi. Bilim insanları kan hücresi sayılarını ve günlük adım sayılarını analiz ederek, vücudun stresli bir olay karşısındaki toparlanma süresini ölçtü. Yaş ilerledikçe bu sürenin uzadığı ortaya çıktı.
Ardından yapay zekayı kullanan uzmanlar vücudun azalan direncini bir ölçeğe oturtmayı ve böylece direncin sıfıra ineceği noktayı öngörmeyi başardı.
YAŞLANMA = İLERLEYEN GERİLEME
Araştırmanın özetinde, yapılan hesaplamalar sonucu yaşlanmanın "ilerleyen fonksiyonel bir gerileme" olduğu ve "direncin 120-150 yaş aralığında tamamen ortadan kalkacağı bunun da insan ömrünün sınırını belirlediği" ifade edildi.
Uzmanlar ayrıca, "Bu nedenle en iyi yaşlanan bireylerde bile direnç kaybının önlenemeyeceğini söyleyebiliriz" yorumunu yaptı.
Araştırmayı Scientific American dergisi için değerlendiren Duke Üniversitesi Yaşlanma ve İnsan Gelişimi Çalışmaları Merkezi Direktörü Heather Whitson, "'Her şey yolunda giderse stressiz bir ortamda bir insanın yaşayabileceği en uzun ömür nedir?' sorusuna yanıt arıyorlar" dedi. Whitson, araştırma ekibinin elde ettiği sonuçların insan ömrünü sınırlandıran bir "yaşlanma hızına" işaret ettiğini de söyledi.
CALMENT 122 YAŞINDA ÖLDÜ
Bugüne kadar bilinen en yaşlı insan Fransız Jeanne Calment, 1997 yılında öldüğünde 122 yaşındaydı. Halihazırda yaşayan en yaşlı insan olan Japon Kane Tanaka'nın ise 1903 doğumlu yani 118 yaşında olduğu tahmin ediliyor.
Şu an dünya genelinde beklenen ortalama ömür süresi 73 yıl. Bu süre 1950'de 47 yıldı. Önümüzdeki dönemde sürenin daha da uzayacağı öngörülüyor.
İnsan ömrünün düzenli olarak uzaması bilim insanlarında sağlık ve fitness girişimleriyle bu sürenin kontrollü olarak artırılabileceği inancına yol açtı. Özellikle Silikon Vadisi'nde birçok zengin, insan ömrünü uzatmak için çalışmalar yapıyor. Yaşlanmayı önleyici araştırmaları destekleyen teknoloji girişimcisi Peter Thiel kendisini "ölüm karşıtı" olarak nitelendiriyor. Google da insan ömrünü uzatmayı amaçlayan bir şirketi destekliyor.
Biz de bu araştırma ışığında Türkiye'nin dört bir yanından farklı yaş gruplarındaki insanlara sorduk: 150 yıl yaşamak ister misiniz? Verdikleri cevaplar bizi oldukça şaşırttı; sizi de şaşırtacağından eminiz...
N.M. (53)
Benim annemin anneannesi 110 yaşına kadar yaşamış, kendi anneannemi de 92 yaşında kaybettik. Baba tarafım da 80'li yaşlarının sonu ile 90'lı yaşlarının ilk yarısını gördü. Ben de 150 yaşına kadar yaşamak isterim diye düşünüyorum. Ama bugünkü sağlığımla ve daha iyimser biri olarak. Yıllar içinde bu iyimserliğin de yaşanmışlıklara bağlı olarak gelişeceğini düşünüyorum. 149 yaşında at kuyruğu yaptığım gri saçlarım (o yaşta saçımı boyamayı düşünmüyorum) ve kırmızı rujumla, uluslararası seyahatlere çıkmayı hayal ediyorum mesela. Geçmişte yaşadığım olumsuzlukları, üzüntüleri düşünüp "Olsun... Beni onlar bu zamana getirdi, büyüttü" demeyi hayal ediyorum...
G.H. (43)
Elden ayaktan düşmediğim ya da zihinsel fonksiyonlarımı kaybetmediğim müddetçe uzun yaşamak isterim. İki sebebi var: İnsanlığın uzaya (gerçek anlamda) ayak bastığını görmek istiyorum (mümkünse kendim de gidebilmek) ve torunlarımın torunlarını ve hatta onların çocuklarını görmek/sevmek istiyorum.
İ.S. (31)
Hayır. Dünya artık her geçen gün biraz daha kötü sürprizler yaşatıyor. Ve biz "şanslı nesiller" salgını bile gördük. Tarih kitaplarında okuyup da şaşırdığımız şeyler sanki yeniden yaşanıyor ve yaşanacak gibi... Bugün bu salgını atlatsak, kapıda daha büyük bir bela, küresel iklim krizi var. Dünyanın adaletsizlikler ve savaşlar üzerine kurulu olmasını saymıyorum bile... Onca olumsuz şeylerin dışında güzel şeyler de olmuyor mu? Elbette oluyor. Bir şekilde iyisi ve kötüsüyle yaşamaya çalışıyoruz, gülüşlerimizi unutmadan. Ama ben yine de ortalama bir insan ömrü kadar yaşasam yeter. 150 yıl katlanılacak gibi durmuyor...
Y.K. (27)
Değil 150 yıl 100 yıl dahi yaşamak istemem. Ortalama yaşam sürelerinin yeterli olduğunu düşünüyorum. 80'li yaşlar ortalama olarak söylüyorum. Daha fazla yaşamak isteyen de vardır mutlaka ama bana göre bu süre bir ömür için yeterli.
K.K. (31)
Evet ya da hayır yanıtı nasıl yaşayacağıma bağlı değişir. Kaliteli, huzurlu ve dünyanın iyiye gittiği yılları görecek ve sevdiklerimle sınırsız seyahat edecek hakkım olacaksa 150 az bile. Çünkü tüm bu saydıklarım olursa sevdiklerimle 150 yıl yaşamak şahane olur. Ancak her sene yeni pandemiler, hastalıklar, kötüye giden bir dünyada huzur yoksa 150 değil 1000 yıl olsa yaşamak istemem. Tabii öte yandan teknolojinin hangi boyuta gideceğini görmek de heyecan verici olabilir. 100 yıl sonra otomobiller, telefonlar ne olacak? Dünyada bilim adına ne tür değişiklikler olacak? Mesela bu tip gelişmeler için de 150 yıl yaşamak güzel olur.
S.Ö. (37)
Hayır. Belli bir yaşın üzerinde geldikten sonra bebek gibi bakıma mecbur kalmaktansa elin ayağım tuttuğu sürece ömrüm olsun diyeyim.
C.İ. (35)
150 yılın sonuna kadar sağlıklı yaşayabileceksem yaşamak isterim elbette ama öyle olacağını sanmadığım için sağlıklı kalabildiğim kadar yaşamak isterim.
M.B. (71)
Tabii ki uzun yıllar yaşamak isterim. Şu an 71 yaşındayım, neler gördüm neler yaşadım. Bilgi birikimimi, hayata, yaşamaya dair deneyimlerimi, 33 yıl çalışan bir ilkokul öğretmeni olarak gelecek kuşaklara aktarmak isterim. Torunlarımın evliliklerini, çocuklarını görüp sevmek isterim. Bundan sonraki yaşamımda neler görürüm neler yaşarım kim bilir? Uzay yolculukları, yeni dünyalar, yeni gezegenler, gezegenler arası geliş gidişler, çok merak ettiğim uzaylılar… Onlarla tanışmayı çok isterim. Uçağa binmeye korktuğum gibi uzaya da gidemem ama oralardan dünyaya gelenlerle tanışıp dost olmayı çok isterim. Dostlukları büyütmek, yaşamak güzel şey, kim istemez ki uzun yaşamayı…
I.A. (40)
Benim anneannem 101 yaşında ve gayet sağlıklı bir şekilde hayatta. Aklı yerinde, yatalak hasta değil, yaşamayı da en az bizim kadar seviyor, hatta bazen bizden daha bile fazla... Onun annesi de vefat ettiğinde 110 yaşını geçmişti. Yani genetik olarak anne tarafım uzun yaşıyor. Ben 150’yi göremesem de 100’ü deviririm diye düşünüyorum. 150’yi de zorlayabilirim kim bilir… Böyle bir imkanım varsa ya da bana böyle bir seçenek sunulsa kesinlikle 150 yıl yaşamayı isterim.
N.K (42)
Belli bir yaştan sonra yaşam kalitesi ister istemez düşüyor ve birilerine bağımlı hale geliyorsun. Bu nedenle çok çok yaşlı iken yaşamak istemem. Hayatın tadını çıkaracak şeyleri yapamıyorsun ki. Sırt çantanı alıp seyahate çıkamıyorsun, istediğin kadar yiyemiyorsun, önceden çok sevdiğin şeyleri yapamıyorsun, işin özü dolu dolu hayata karışamıyorsun. Sırf nefes almak, oturduğun yerden pencereden dışarıyı seyretmek için 150 yaşına kadar yaşasan ne olur yaşamasan ne olur.
M.B (86)
150 yaşına kadar yaşamak mı? Asla istemem… Millete maskara mı olacağım? O kadar yaşamanın güzelliği olur mu? Yüzüne bakılmaz hale gelirsin her şeyden önce. Ben o kadar yaşarken çoluğum çocuğum gidecek etrafımdan, onlarsız yaşamanın ne anlamı var bu hayatta, ne yapayım öyle yaşamayı. Benim günlerim bitti zaten, yolun sonuna geldim ben…
R. B. (81)
150 değil de 110 yaşına kadar yaşamayı isterim. 80 yaşımı geçtim, sağlığım, sıhhatim, keyfim yerinde. Çocuklarımla, torunlarımla çok mutluyum. Böyle yaşayacaksam, elden ayaktan düşmeyeceksem ne kadar yaşayabiliyorsam yaşamak isterim. Niye gideyim ki, ben burada iyiyim, giden gitsin. Gidenler orada rahat etsin, benim rahatım yerinde. Yeni evime taşındım, daha uzun yıllar evimin keyfini sürmek istiyorum. 150 ise 150, ben varım.
V.E. (62)
Çocukların başına dert olmamak için o yaşa kadar yaşamayı asla istemem. O yaşlara kadar yaşarsam zaten çocuklarıma yük olduğum için çok mutsuz yaşarım. O yüzden fazla uzamadan vakitlice bu dünyadan göçmeyi tercih ederim.