Güncelleme Tarihi:
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Barış için akademisyenler olarak, 11 Ocak 2016’da ’Bu Suça Ortak Olmayacağız’ bildirimizi kamuoyuna sunduğumuzdan beri çeşitli düzeylerde, biçimlerde suçlamalara ve saldırılara maruz kaldık.
Bazı imzacıların can güvenliğinin tehdit edilmesine kadar varan bu saldırılar, her şeyden önce sözümüzü söyleyemez hale geleceğimiz için yükseköğretim kurumlarındaki yerimizi yok etmeye yöneldi.
Buna karşın, barış ve demokrasi taleplerine sahip çıkan meslektaşlarımız aynı süreçte bizimle güçlü bir dayanışma gösterdiler. Bunun en somut örneklerinden biri 11 Ocak’ta 1128 olan imzacı sayısının bir hafta sonra 2212’ye yükselmesidir.
Özellikle üzerimizdeki baskı artırmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da harekete geçtiği bu günlerde, imzacılar olarak barış talebinin etrafından kararlı bir şekilde kenetlenmeye devam ediyor olmamız mutluluk verici.
11 Ocak’tan bu yana YÖK’ün üniversitelere talimat vermesi ve pek çok üniversitenin yönetiminin buna boyun eğmesi sonucunda çok sayıda imzacıya hukuki temelden yoksun, disiplin soruşturması açıldı. Bir çok imzacı tüyle keyfi bir biçimde üniversitelerden uzaklaştırıldı, evleri ve işyerleri basıldı, göz altına alındı.
11 Ocak’tan bu yana kamu üniversitelerinde en az 9 işten çıkarma, 5 istifa, 464 soruşturma, 27 uzaklaştırma, 153 ceza soruşturması ve 33 gözaltı vakası yaşandı. Vakıf üniversitelerinde ise en az 21 işten çıkarma, 1 zorla emeklilik ve 43 idari soruşturma gerçekleşti"