Güncelleme Tarihi:
6. İstanbul Bienali başladı. Açılışta ilk kez müzayede düzenlendi
6. Uluslararası İstanbul Bienali, Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde verilen bir kokteylle Cuma günü açıldı. Dünyanın çeşitli ülkelerinden 56 sanatçının, ‘‘Tutku ve Dalga’’ kavramı çerçevesinde oluşturdukları eserleriyle katıldıkları Bienal etkinlikleri üç ayrı mekanda 30 Ekim'e kadar sürecek. Bu yılki İstanbul Bienali'nin bir de farklı bir özelliği var. Katılan sanatçılar Bienal kapsamında depremzedeler yararına bir müzayede düzenlenmesine olanak sağladılar. Böylece elde edilen gelir, depremzedelerin konut ve eğitim sorunlarına aktarılacak.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın ilk kez 1987'de düzenlediği Uluslararası İstanbul Bienali, Cuma günü Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde verilen bir kokteylle açıldı. Dolmabahçe dışında Aya İrini Müzesi ve Yerebatan Sarnıcı olmak üzere üç ayrı mekanda sürecek olan 6. Uluslararası İstanbul Bienali'nin küratörlüğünü, yıllardır dünya çapında sayısız sergi ve etkinliğin küratörlüğünü yapan Paolo Colombo yapıyor.
Bienal'e, aralarında Gillian Wearing, Gavin Turk, Juan Munoz, Tony Oursler, Ugo Rondinone gibi, eserleri dünyanın belli başlı çağdaş sanat müzelerinde yer alan sanatçıların da olduğu 56 sanatçı katılıyor. Ömer Uluç, Haluk Akakçe, Sami Baydar, Aydan Murtezaoğlu, Füsun Onur, Ebru Özseçen, Neriman Polat, Sefa Sağlam, Güneş Savaş, Murat Şahinler ise Bienal'in Türk sanatçıları.
TUTKU VE DALGA
1989 yılında yapılan ikinci Bienal'den itibaren her seferinde belli bir kavram üzerine oturtulan Bienal'de, bu yıl sanatçılar ‘‘Tutku ve Dalga’’ kavramsal çerçevesi içinde çalışmışlar. İstanbul Kültür Sanat Vakfı yetkilileri bu yıl bu kavramın seçilişini şöyle açıklıyorlar: ‘‘Türkçe'deki 'dalga' sözcüğü Yunanca'da 'tutku' (dalgas) anlamına gelir. 1892'de Arnavutköy'de doğan ve yüzyılın ilk yarısında Hafız Burhan'la birlikte İstanbul'un en büyük seslerinden biri kabul edilen Antonis Dhiamantidhis de sahne adı olarak 'Dalgas'ı kullanıyordu; çünkü başka hiçbir sözcüğün onun müziğinin yoğunluğunu, sesinin modülasyonunu ve doğum yeri olduğu kadar ilham kaynağını da oluşturan İstanbul'u böylesine iyi yansıtamayacağını düşünüyordu. 'Tutku ve Dalga' duygusal bir durumu çağrıştırmakla beraber, bu şehri hem bölen hem de birleştiren denizi, dolayısıyla fiziksel varlığı da vurguluyor. Bu başlık serginin kavramsal yapısına işaret ederken, her türlü sanatsal yaratımın temel taşları olan bireysel tarihlere, duygusal yoğunluğun nitelikleri ve derecelerine duyulan derin bir ilgiyi de gösteriyor.’’
KONUT VE EĞİTİM
Bu yılki Bienal'in, sanatsal önemi dışında bir farklılığı var. Bu da, katılan sanatçıların Bienal kapsamında depremzedeler yararına bir müzayede düzenlenmesine olanak sağlamaları. Böylece elde edilen gelir, depremzedelerin konut ve eğitim sorunlarına aktarılacak. Aya İrini'de Raffi Portakal ve ‘‘de Pury Luxembourg Art/Cenevre’’nin katkılarıyla düzenlenecek müzayedeye Türk koleksiyoncuların yanı sıra Avrupa'dan da belli başlı sanat koleksiyoncuları katılacak.
30 Ekim'e kadar sürecek 6. Uluslararası İstanbul Bieanli'nde, sergiler dışında çok sayıda konferans ve paneller de yer alacak.