Beyatlı: PKK, Kerkük'ten arındırılmalı
Güncelleme Tarihi:
Mehmet Kayhan YILDIZ/KONYA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ekim 14, 2008 12:13
KUZEY Irak’taki PKK kamplarından yapılan saldırıları engellemek ve hava operasyonlarının dışında alan hakimiyeti kurmak için Bölgesel Kürt yönetimin Başkanı Mesut Barzani ile Türk Hükümeti'nin doğrudan masaya oturacağını değerlendiren Türkmeneli Sağlık ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Dr. Aydın Beyatlı, Kerkük ve Türkmeneli'ndeki Iraklı Türkmenler'in unutulmaması gerektiğini söyledi.
Aydın Beyatlı, Irak Türkmenleri'nin Saddam rejimi altında Kürtler'le birlikte büyük bir mezalim ile karış karşıya kaldığını, 2003 tarihinden sonra da bazı kürt gruplarının liderlerinin Türkmenler'e çok ciddi haksızlık yapılarak Kerkük'te yapı değişikliğine gitme yönünde çok büyük adımlar attığını belirtti. Beyatlı, şöyle dedi:
“Türk milleti olarak her zaman kin gütmeyen bir milletiz. Biraz önce söylediğim gruplar Türkiye Cumhuriyeti'ne de haddini aşan cümleler kullanmışlardır. Türkiye Cumhuriyeti Irak toprak bütünlüğünün peşindedir. Bu nedenle Irak'ta yaşayan tüm insanları birlikte haraket edebileceklerini ifade ederek kuzeydeki kürt kardeşlerimiz ile irtibat kurma ve görüşme girişimleri var. Türkmenler olarak Kürt kardeşlerimizden vazgeçmeyeceğimizi her fırsatta ilettik. Bundan sonraki görüşmelerde Irak'taki Türkmenler'e karşı Kerkük'te ve diğer Türkmeneli Bölgesi'ndeki yapılan ihlallerin mutlaka ortadan kaldırılması da konuşulmalıdır. Türkmen liderlerle de konu ile igili görüşmeler yapılmalıdır. Önümüzdeki günlerde Irak'ın yeniden yapılandırılmasında Türkmen’lerin içinde yer alması gereken durum ile karşı karşıya kalınılacak. ABD bu bölgeden çekilmektedir. Çekildikten sonra Irak'taki yeniden yapılanma Türkmen, Kürt ve Araplar'a düşmektedir. Biz hazırız. Türkiye'den giden heyet de Irak'taki Kürt gruplarla görüşürken yapılan ihlalleri hatırlatılarak, görüşme yapması gerektiğini düşünüyoruz.”
Aydın Beyatlı, PKK'nın Kerkük ve Türkmeneli'ndeki Türkler'e karşı kin güttüğünü, bölgedeki silahsız Türkmenler'in de desteklenmesi gerektiğini belirtirken, “Uluslararası kriterler dile getirilerek bu gibi ihlallerin ve saldırıların önüne geçilmelidir” diye konuştu.
Aydın Beyatlı, ABD ve Kürt grupların PKK'yı desteklemediğini açıklamasına karşılık terör örgütü üyelerinin bölgede bulunduğunu anlatırken şunları söyledi:
“Bölgeyi ziyaret eden bir kişi Irak'ta girdiği zaman PKK'nın desteklendiğini açık ve bariz görebilmektedir. Bugün PKK dağda değil, şehirde destek almakta ve büroları bulunmaktadır. Badat'ın merkezinde de büroları olduğunu ve bu konuda da parti kurup da parlementoya girmek için girişimleri olduğu tüm dünya kamuoyunun gözü önünde cereyan etmiştir. Özellikle ABD’nin söylemleri ile eylemleri farklı olmamalı. Bu farklılığın biran önce ortadan kaldırılmalıdır.
Irak’ta ancak bu şekilde barış ve gelecek ve yeniden yapılandırılacak diye düşünüyorum. Barzani'nin başında bulunduğu KDP ve Celal Talabani’nin başında bulunduğu KYB 5 seneden beri kendilerini dev aynasında, aşılamaz grup olarak gördü. ABD'nin bu topraklardan çekilme arasefesinde bunun bir hayal olduğunu ve gerçekleri net bir şekilde görmeye başladılar. Bölgenin en büyük ve etkili devleti olan Türkiye'nin girişimleri Irak'ın yeniden yapılanmasında ciddi bir adımdır. Ancak bu girişim eksik kalmalalıdır. Türkmenler de bu beyanda ele alınmalı, Türkmenler hem de Kürtler birden ele alınarak Irak’ın kuzeyine barış geritilmesi yönünde adımlar atılmalıdır. ABD'nin Türkmenlere karşı olan politikasında bir yumuşama hissedildiyse de bunun gerçek sahada ortaya konulması gerekir. Kerkük’te 28 genel müdürlük varken bunlardan sadece 1'inin Türkmenler'in elinde olması ciddi haksızlıktır. Anayasa’nın uygulanması için Kerkük'e özel bir statünün verilmesi, Kerkük'te yaşayan Arap, Kürt ve Türkmenlere nufus oranlarına göre pay edilmesi Kerkük'teki hassasiyeti ortadan kaldıracaktır. Kerkük’te yaşayan Kürt kardeşlerimiz ile bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da barış içinde yaşayacağız. 2003 tarihinden sonra Kerkük’e getirelen 600 bin Kürt'ün biran önce bölgeden çıkarılması gerekir.”
“Türk milleti olarak her zaman kin gütmeyen bir milletiz. Biraz önce söylediğim gruplar Türkiye Cumhuriyeti'ne de haddini aşan cümleler kullanmışlardır. Türkiye Cumhuriyeti Irak toprak bütünlüğünün peşindedir. Bu nedenle Irak'ta yaşayan tüm insanları birlikte haraket edebileceklerini ifade ederek kuzeydeki kürt kardeşlerimiz ile irtibat kurma ve görüşme girişimleri var. Türkmenler olarak Kürt kardeşlerimizden vazgeçmeyeceğimizi her fırsatta ilettik. Bundan sonraki görüşmelerde Irak'taki Türkmenler'e karşı Kerkük'te ve diğer Türkmeneli Bölgesi'ndeki yapılan ihlallerin mutlaka ortadan kaldırılması da konuşulmalıdır. Türkmen liderlerle de konu ile igili görüşmeler yapılmalıdır. Önümüzdeki günlerde Irak'ın yeniden yapılandırılmasında Türkmen’lerin içinde yer alması gereken durum ile karşı karşıya kalınılacak. ABD bu bölgeden çekilmektedir. Çekildikten sonra Irak'taki yeniden yapılanma Türkmen, Kürt ve Araplar'a düşmektedir. Biz hazırız. Türkiye'den giden heyet de Irak'taki Kürt gruplarla görüşürken yapılan ihlalleri hatırlatılarak, görüşme yapması gerektiğini düşünüyoruz.”
Aydın Beyatlı, PKK'nın Kerkük ve Türkmeneli'ndeki Türkler'e karşı kin güttüğünü, bölgedeki silahsız Türkmenler'in de desteklenmesi gerektiğini belirtirken, “Uluslararası kriterler dile getirilerek bu gibi ihlallerin ve saldırıların önüne geçilmelidir” diye konuştu.
Aydın Beyatlı, ABD ve Kürt grupların PKK'yı desteklemediğini açıklamasına karşılık terör örgütü üyelerinin bölgede bulunduğunu anlatırken şunları söyledi:
“Bölgeyi ziyaret eden bir kişi Irak'ta girdiği zaman PKK'nın desteklendiğini açık ve bariz görebilmektedir. Bugün PKK dağda değil, şehirde destek almakta ve büroları bulunmaktadır. Badat'ın merkezinde de büroları olduğunu ve bu konuda da parti kurup da parlementoya girmek için girişimleri olduğu tüm dünya kamuoyunun gözü önünde cereyan etmiştir. Özellikle ABD’nin söylemleri ile eylemleri farklı olmamalı. Bu farklılığın biran önce ortadan kaldırılmalıdır.
Irak’ta ancak bu şekilde barış ve gelecek ve yeniden yapılandırılacak diye düşünüyorum. Barzani'nin başında bulunduğu KDP ve Celal Talabani’nin başında bulunduğu KYB 5 seneden beri kendilerini dev aynasında, aşılamaz grup olarak gördü. ABD'nin bu topraklardan çekilme arasefesinde bunun bir hayal olduğunu ve gerçekleri net bir şekilde görmeye başladılar. Bölgenin en büyük ve etkili devleti olan Türkiye'nin girişimleri Irak'ın yeniden yapılanmasında ciddi bir adımdır. Ancak bu girişim eksik kalmalalıdır. Türkmenler de bu beyanda ele alınmalı, Türkmenler hem de Kürtler birden ele alınarak Irak’ın kuzeyine barış geritilmesi yönünde adımlar atılmalıdır. ABD'nin Türkmenlere karşı olan politikasında bir yumuşama hissedildiyse de bunun gerçek sahada ortaya konulması gerekir. Kerkük’te 28 genel müdürlük varken bunlardan sadece 1'inin Türkmenler'in elinde olması ciddi haksızlıktır. Anayasa’nın uygulanması için Kerkük'e özel bir statünün verilmesi, Kerkük'te yaşayan Arap, Kürt ve Türkmenlere nufus oranlarına göre pay edilmesi Kerkük'teki hassasiyeti ortadan kaldıracaktır. Kerkük’te yaşayan Kürt kardeşlerimiz ile bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da barış içinde yaşayacağız. 2003 tarihinden sonra Kerkük’e getirelen 600 bin Kürt'ün biran önce bölgeden çıkarılması gerekir.”