Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 15 Temmuz Şehitlerini anma programı başladı. Gölbaşı'nda şehit olan ikiz polisler Ahmet ve Mehmet Oruç'un babasının konuşması esnasında Cumhurbaşkanı Erdoğan gözyaşlarına boğuldu.
"En büyük asker bizim asker"
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da törende bir konuşma yaptı. Akar'ın konuşması öncesi salondakiler, "En büyük asker bizim asker" sloganı attı.
Akar, darbecilerin layık oldukları en ağır cezayı alacaklarını söyledi. TSK'nın kahraman ve fedakar mensuplarının her zamankinden daha güçlü olduğunu ve milletinin emrinde olduğunu vurgulayan Akar, "Şehitlerimizin ruhlarının şad olması için Allah'tan rahmet diliyorum" diye konuştu.
ERDOĞAN: 15 TEMMUZ'DA CANIMIZA KAST ETMEYE KADAR GETİRDİLER
Anma programında Cumhurbaşkanı Erdoğan da bir konuşma yaptı. Erdoğan, Esat Kabaklı'nın seslendirdiği "Bil Oğlum" türküsü kürsüye eşliğinde çıkarken "İşte ordu işte komutan" sesleri yükseldi. Cumhurbaşkanı konuşması sırasında yanına gelen bir şehit çocuğuna sarıldı.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında Özel Harekat Merkezi’nde görevliyken şehit olan polis memuru Mehmet Oruç ile ikizi Ahmet Oruç’un babası Ali Oruç’un törende yaptığı konuşmada yazdığı şiiri okuması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve salonda bulunanları duygulandırdı. Ali Oruç’un şiirinin bitiminden sonra başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere salonda bulunanlar şehit babasını ayakta alkışladı.
İÇERİYE GİRERKEN BİR HABER ALDIM... 8 TERÖRİST...
15 Temmuz gecesi sokakları, meydanları doldurarak inançları, vatanı, bayrakları, özgürlükleri, gelecekleri için darbecilere meydan okuyan vatandaşların her birine ayrı ayrı şükranlarını sunan Erdoğan, "Tankların, zırhlı araçların, askeri kamyonların önüne dikilen her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum, çünkü onlar asker elbisesi giymiş vatan hainiydiler. Darbecilerin doğrulttukları silahların karşısında dimdik duranlar, onlara bu ülkenin sahipsiz olmadığını gösteren her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Üzerlerine ölüm kusan helikopterlere, bomba yağdıran uçaklara aldırmadan direnişlerini sürdüren kardeşlerimin her birine şükranlarımı sunuyorum." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, içeriye girerken bir haber aldığını bildirerek, "Çukurca'da yine bizim kahraman askerlerimiz 8 tane teröristi öldürdüler. Onlara da özellikle şükranlarımı ifade ediyorum. Çünkü bizim askerimiz, pilotumuz bunun için vardı işte bu görevini yapıyor. Oydu asıl olan." dedi.
"Mücadeleye koşan erkeklere, kadınlara, gençlere ne desem eksik kalır"
Son haftalarda ve aylarda gerek silahlı kuvvetlerin gerek jandarma, polis ve güvenlik korucularının bütün bu teröristlere dağları, dereleri nasıl dar ettiğinin görüldüğünü ve görmeye devam edileceğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Sokaklara çıkma imkanı bulamadıkları için ak sakallarıyla, başörtüleriyle, kucağında uyuyan o sabileriyle seccadelerinin üzerinde sabaha kadar gözyaşı döküp, dua ederek darbe direnişine destek veren tüm vatandaşlarıma özellikle şükranlarımı sunuyorum. 16 Temmuz'dan itibaren 29 gün boyunca ülkemizin her köşesinde gece sabahlara kadar demokrasi nöbeti tutan, gündüz de işine gücüne giden tüm vatandaşlarıma şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Biliyorum ki eşlerini, çocuklarını, tüm ailelerinin geleceklerini, umutlarını, her şeylerini geride bırakarak mücadeleye koşan erkeklere, kadınlara, gençlere ne desem eksik kalır. Rabbime beni böyle bir milletin evladı olarak yarattığı için ne kadar hamdetsem azdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşması sırasında yanına gelerek kendisine sarılan bir şehit çocuğunun başını okşadı. Çocuk bir süre Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sarılarak yanında kaldı.
'KEFENİMİZİ GİYDİK YOLA ÇIKTIK'
Erdoğan konuşmasında "Az önce Adanalı babayı dinledik. 2 evladı özel harekatta şehit oldu. O gün orada 53 şehidimiz var. Allah rahmet etsin. Mekanları cennet olsun. Ömer Halisdemir kardeşimin eşi “rabbim bize de bu şahadeti nasip edecek mi?” diye ağlıyordu. Mesele bu. Rabbim bizlere inşallah aynı yolda şahadeti nasip etsin. Biz Allah yolunda dinimiz milletimiz vatanımızı için her an ölmeye hazır ta en başında kefenimizi giydik yola böyle çıktık. Safiye kardeşimizin görüntülerini izlediniz. Ulan terbiyesizler karşınızda tek başına bir bayan var. Elinde silah mı var? Hiçbir şey yok. O haliyle geliyor siz onunla ölümle tehdit ediyorsunuz. Ne oldu? Yürek meselesi bu yürek kürek değil. Mesele bu" dedi.