Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2008 00:00
Amerika’nın en büyük teknoloji perakendecilerinden Best Buy’ın CEO’su Robert A.Willett, Türkiye’nin büyük bir "fırsat ülkesi" olduğunu belirterek, "İstanbul hem Avrupa hem de Asya’da bulunan tek kent. Türkiye’nin büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de perakendecilik yapmaya ve ülkeye kaynak temin etmeye geliyoruz" dedi.
HIZLA TIRMANACAĞIZ: Türkiye pazarına sıfırdan girdiklerine dikkat çeken Willet "Girişimiz yavaş olacak. Önce tüketicileri, dinleyip öğreneceğiz. Ardından da hızla tırmanacağız" dedi. Willet, Türkiye pazarında herhangi bir satınalma olup olmayacağıyla ilgili soruya da şu şekilde cevap verdi: "Kendi sorunlarımızı başkalarınınkilerini temizlemeden çözebiliriz. Best Buy’ın değerleri o kadar benzersiz ve özel ki, ülkelere sıfırdan yatırımlarda gerçekten daha iyi durumdayız. Ama tüketiciler ve hissedarlar için neyin en iyi olduğu konusunda daima açık fikirli olacağız."
Hİ-Fİ SATACAK: ABD’nin en büyük ilk yüz şirketi içinde yer alan teknoloji-elektronik perakende devi Best Buy, tüketiciye alışveriş sırasında tanıdığı ani indirim ve kampanya olanaklarıyla farklı bir pazarlama stratejisi izliyor. Çin ve Kanada dahil birçok ülkede büyük perakende yatırımları gerçekleştiren Best Buy İstanbul’dan sonra yakında Ankara mağazasını da açacak olan Alman Media-Markt gibi satış merkezlerinde hi fi standartlarına sahip cihazları satışa sunuyor. Hi fi teknolojisi, nitelikli müzik kayıtlarının kaliteli elektronik gereçlerle aslına en yakın sesi üretecek şekilde seslendirilmesine olanak tanıyor.
ORTADOĞU RİSKLİ: Uluslararası boyutta yaygınlaşan inovasyon ile birlikte gelen riskleri değerlendiren Willett en büyük risklerin Ortadoğu’da olduğuna dikkat çekerek, "Hükümetlerin yöneleceği en önemli konu girişimcilere ilham vermesidir. Bunu istiyoruz ve bunun yapılmamasının büyük risk olduğuna inanıyoruz. Politik şiddet ve kısıtlayıcı piyasalar gibi risklerin üzerine gidilmesi gerekiyor" dedi. Willett bugün yaşanan risklerin atom başlıklı füzelerin konuşlandırıldığı 1940’lı ve 1950’li yıllardan daha büyük olmadığını söyledi.