Güncelleme Tarihi:
İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından yürütülen kazılarda yaklaşık 1 metrelik güncel dolgu kaldırıldıktan sonra 17 ve 20. yüzyıla ait Osmanlı dönemi mimari ve küçük buluntulara rastlandı. Ardından Bizans dönemi buluntuları gelmeye başladı. Arkeologlar aşağıya doğru kazdıkça yeni sürprizlerle karşılaşmaya devam etti. Bizans dönemi buluntularının altında ince bir tabakada Roma ve klasik dönem buluntuları geldi. Ancak İstanbul tarihini değiştiren yeni buluntular daha alt tabakadaydı. Erken tunç cağına (MÖ 3000-2000) tarihlenen kurgan tipi mezarlar gelmeye başladı. Kazılar devam ettikçe 33 adet kurgan tipi mezar içinde 80 adet (5 adet inhumasyon, 75 adet kremasyon) mezar tespit edildi.
ÇÖKMEYE KARŞI KAZIKLI ÖNLEM
Arkeologlar daha derine inmek istiyordu. Ancak kazılar derinleştikçe çevre duvarların çökme tehlikesi belirdi. Metronun müteahhit firması alanın göçmemesi için fore kazık ile emniyet altına aldı. Kazı alanı Koruma Kurulu kararına uygun şekilde dolduruldu. Kazık çakma işleminin bitmesinin ardından arkeologlar yeniden kazmaya başlandı.
Bir yıl sonra arkeologlar ulaştıkları erken tunç çağı döneminden daha eski buluntulara ulaşacaklarından eminler. Bu da İstanbul’da yaşayan en eski İstanbullulara ulaşmak anlamına geliyor.
En eski İstanbullunun peşindeler