Güncelleme Tarihi:
Kocaeli’de yaşayan yedi yaşındaki Asaf, yaşıtlarına göre çok farklı davranıyor, okula başlamadan okumayı sökerek, trilyonlara kadar sayarak ailesini ve çevresindekileri şaşırtıyordu. Çok az yemek yiyen, yıllardır neredeyse hiç uyumayan, dışarıya çıkmayan, kokulara hassas olan, babası ve ağabeyi ile hiçbir şekilde vakit geçirmeyen Asaf'ın özel birey olduğunu ise anaokuluna başladığı zaman rehber öğretmeni anladı.
Farklılığın beş yaşında keşfedilmesiyle birlikte Asaf için yoğun bir eğitim süreci başladı.
‘BEŞ SENE BOYUNCA BİR ODADA KAPALI KALDIK’
Asaf’ın annesi Elif Bekar, yaşadıklarını şu cümlelerle anlatıyor:
“Oğlum aklı ermeye başladığında dışarı çıkmayı hiç istemedi. Ben ve ablası olmak üzere yalnızca iki arkadaşı vardı. Ne bir yere misafirliğe gittik ne de bize biri gelebildi. Bir odanın içinde beş sene boyunca kapalı kaldık. Uyuduğumda bana kızıyor ve sadece 15 dakika uyumama ancak izin veriyordu.”
‘MARKETTEN SAKIZ BİLE ALMAZDI’
“Asaf’ın çok katı kuralları vardı. Kırk yılda bir birlikte markete gitmeye ikna ederdim ama o zaman da hiçbir şey almazdı. ‘Sen çocuksun bari bir sakız al’ derdim, almazdı. Çocuklarla oynamaz, ‘Onlar benim sorularıma cevap veremiyor’ derdi. Ancak bu eğitim sayesinde artık her şey geride kaldı. Şimdi de arkadaşlarıyla oynayabilmek için okula çok erken gidiyor.”
SENDROM, ELON MUSK İLE TREND OLDU
Asperger sendromu, geçtiğimiz haftaların en çok konuşulan konuları arasındaydı. Çünkü bir Twitter yöneticisinin, Elon Musk’ın asperger sendromu ve Twitter’ı satın alma planlarıyla dalga geçen bir görüntüsü yayınlandı. Bu sözler üzerine sendrom da sosyal medyada trend oldu.
Dünya futbolunun önemli isimlerinden Romario, Lionel Messi'nin Asperger Sendromu'na sahip olduğunu öne sürdü.
Musk ise bunun üzerine cevap niteliğinde bir tweet attı:
Twitter exec trashing free speech & mocking people with Asperger’s …
— Elon Musk (@elonmusk) May 18, 2022
“Twitter yöneticisi konuşma özgürlüğüne saldırıyor ve asperger sendromlu insanlarla alay ediyor…”
Musk, geçtiğimiz Mayıs ayında Saturday Night Live'a ev sahipliği yaparken asperger sendromuna sahip olduğunu ilk kez duyurmuştu.
“Şu an burada, bu programı sunan ilk asperger sendromlu kişi olarak tarihe geçiyorum. Ya da en azından bu sendroma sahip olduğunu itiraf eden ilk kişi olarak.”
Elon Musk, daha önce de Neuralink beyin çipinin otizm başta olmak üzere beyinle ilgili pek çok hastalığı çözebileceğini söylemiş ve tepki toplamıştı.
Elon Musk, daha önce de Neuralink beyin çipinin otizm başta olmak üzere beyinle ilgili pek çok hastalığı çözebileceğini söylemiş ve tepki toplamıştı.
‘BU BİR SÜPER GÜÇ’
Asperger sendromuna sahip tanınmış isimlerden biri de İklim değişikliği karşıtı eylemleriyle küresel çapta gündeme gelen 16 yaşındaki İsveçli çevreci Greta Thunberg. Sosyal medyada bununla ilgili yorum yapan kişilere ise, “Benim Asperger sendromum var ve bu da bazen normlardan biraz daha farklı olduğum anlamına geliyor. Ve doğru şartlar oluştuğunda farklı olmak bir süper güçtür” diyerek yanıt verdi.
"Asperger sendromlu insanlar dünyayı diğer insanlardan farklı görür, duyar ve hisseder. Asperger sendromunuz varsa, ömür boyu sahip olursunuz. Bu bir hastalık değildir ve tedavi edilemez. İnsanlar genellikle Asperger sendromunun bir hastalık olduğunu düşünür ama bu kimliklerinin temel bir yönü” diyor Ulusal Otistik Derneği.
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Burak Doğangün ve Uzman Psikolog Elif Saydam'ın görüşlerine başvurduk.
OTİZMDEN EN TEMEL FARKI İLETİŞİM
Asperger sendromunun, 2013 yılında DSM-5 tanıları yayınlanmadan önce yaygın gelişimsel bozukluk olarak ifade edilen bugün ise otizm spektrum bozukluğu olarak bildiğimiz otizme benzer bir tablo olduğunu söyleyen Doğangün, “İletişim alanında bu kişilerin daha olumlu gelişme göstermeleri ise otizmden en temel farkı. Genellikle otizmde konuşma yokluğu, konuşmanın olmaması veya konuşmanın geç olması gibi durum söz konusuyken asperger sendromunda dille ilgili gelişme alanında daha az bozukluklar görülebiliyor” ifadelerini kullandı.
Asperger sendromunun adı Avusturyalı çocuk doktoru Hans Asperger’den geliyor. Asperger, 1944 yılında tedavi için gelen iletişim becerileri eksik, yaşıtlarıyla duygudaşlık kuramayan ve fiziksel olarak sakar olan çocukları tanımlamıştır.
TEKNOLOJİ VE DİJİTAL ALANLARDA YETENEKLİLER
Doğangün, asperger sendromu olan kişilerin belli alanlarda dikkatlerini yoğunlaştırıp özel ilgi alanları geliştirebildiklerini belirterek, “En temel sorunlarından bir tanesi empati kurmak ile ilgili yaşanılan zorluklar. Asperger sendromu olan kişiler bu bağlamda sosyal mesajları anlamak, toplumsal kurallara riayet etmekle ilgili zorluklar yaşıyorlar. Ancak bu insanlar genellikle belli alanlarda özel yetenekli olduklarından halk arasında çok zeki olarak biliniyorlar” dedi.
Saydam ise asperger sendromunun belirtilerini şöyle sıraladı:
-Göz temasının az veya hiç olmaması
-Arkadaşlık kurmada veya sosyal ortama girmekte güçlük
-Yüz ifadesi ve vücut duruşlarında anlamsız ifadeler
-Monoton konuşma.
-Bazı eşya ve nesnelere karşı aşırı düşkünlük.
-Tekrarlayan hareket veya davranışlar
-Sınırlı ilgi alanı, takıntı derecesinde aynı konulara ilgi
-Ergenlik çağında sıkça karşılaşılan depresyon.
-Matematik, fizik, kimya gibi kapalı uçlu bilimsel konulara eğilim.
-Abartılı duygusal tepki verme
YANLIŞ TANI KONULABİLİYOR
Asperger sendromun tanısının çok kolay olmadığını vurgulayan Doğangün, “Bazen sosyal kaygı bozuklukları, bazen yaygın anksiyete bozuklukları gözlemleniyor. Bu kişiler çok daha çekingen oluyorlar. Bazen depresif durumlarda kişilerin izole olduğu zamanlarda ve çok zeki olan kişilerde yanlış tanılar konulabiliyor”
GENETİK FAKTÖRLER ETKİLİ
Bu sendromun sebebine yönelik açıklamaların otizme benzer şekilde olduğunu söyleyen Doğangün, “Yani daha çok genetik bir zeminden bahsedebiliriz. Çevresel faktörler, çok fazla mekanik ilişki, teknolojiyle fazla haşır neşir olma, küçük çocukların ekran karşısında çok fazla kalması da genetik olarak yatkınlığın klinik olarak daha kolay ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Çoklu genetik faktörlerin zeminde etkili olduğu düşünülüyor” dedi.
HEM ÖZEL EĞİTİM HEM DE TERAPİ DESTEĞİ ŞART
Doğangün, erken tanı konulduğunda tedavi edilebilir bir durum olduğunu ifade ederek, “Özellikle kişilerin yaşamış olduğu zorluklar ele alındığında bunlara yönelik destek alınmalı. Bazı öğrenme problemleri, dikkat sorunları, eşlik eden anksiyete bozuklukları, empati kurmayla ilgili sosyal işlev kusurları söz konusu olabiliyor. Hem özel eğitim hem de terapi ile asperger sendromu olan bireylerde belirgin klinik ilerlemeler gözleyebiliyoruz” dedi.
HASTALIK YOK HASTA VAR
Bu tanıyı alan çocukların ailelerinin olumsuz bir durum olarak algıladıkları için şok olduğunu söyleyen Doğangün, “Bu çocukların çeşitli zorluklar yaşayabileceğini unutmamak gerekiyor. Ancak hatırda tutulması gereken bir başka konu ise her bireyin, her çocuğun özel olduğu ve gelişiminin o özellikte ilerleyebileceği. Bu bağlamda ‘hastalık yok, hasta var’ mottosunu akılda tutmak lazım” ifadelerini kullandı ve devam etti:
“Çocuklar özellikle de ergenlik çağında kendilerindeki değişikliklerin farkına varıyor. Öyle bir tanı almışsa bu tanının paylaşımı doğru şekilde yapılmalı. Çünkü çocuk bu zorluğu neden yaşadığını anlamlandıramadığı için kendini tuhaf hissedebiliyor. Çoğu zaman da akranları tarafından da böyle etiketlenebiliyor. Profesyonel destek almak ailenin yapabileceği en önemli şeylerden biri.”