Beş bakanı giden hükümet zor kalır

Güncelleme Tarihi:

Beş bakanı giden hükümet zor kalır
Oluşturulma Tarihi: Eylül 06, 2001 00:00

ANKARAGeçen hafta Ankara'dan gelen Erdal Sağlam ile İstanbullu işadamlarını dolaşırken ilk izlenimi, ‘‘Burada hava çok değişik’’ oldu.Siyasetin ve ekonominin (belki de hayatın?) başkentleri arasındaki beklenti farkı ortak tespitimizdi. Ankara dövizde geçici bir dalgalanmayı kalıcı düşüşün sinyali olarak algıladı, politika çizdi, kısa vadeli faizlerde indirime gitti.İstanbul ucuzlayan TL'yi kısa vadeli al-sat operasyonları için fırsat penceresi saydı. Bazı bankalar dövizdeki dalgalanmayı fırsat bildi, ucuza alıp, yüksek fiyatla sattı. Diğerleri önceki günkü Hazine ihalesinden satın aldıkları káğıttan bir-iki günde iyi para kazandı.Özetle ekonomik parametreler değişmedi.Ama Ankara'dan basılan ‘‘İşler iyiye gidiyor’’ havasına sadece birkaç yabancı analist ile Türkiye'nin halinin Afganistan'a göre daha iyi olduğuna şükreden Ekonomi Bakanı'ndan destek geldi.* * *Erdal Sağlam ile Ankara'da geçireceğimiz iki günün ilk saatlerinde Koray Aydın'ın beklenen hatta geciken istifası duyuldu. CNN Türk'ten Faruk Demirel'in kamuoyuna aktardığı istifa haberini dinlerken gözümüz Reuters ekranına kaydı. Döviz cephesinde 10-20 bin lira arasında gerileme yaşandı.Ne var ki birkaç saat içinde döviz fiyatları eski seviyesine tırmandı.Gözüken o ki, siyasette çok çarpıcı iz bırakmayacak dalgalanmalar piyasaları ancak çok kısa süre için etkileyebiliyor. Parametrelerde ana trend para kazanma yöntemine göre ilerliyor...Örnekle açıklayalım:Diyelim ki geçen hafta boyunca USD, 1 milyon 400 bin liranın altındaydı.A) Dövizini bu fiyata satıp hazine bonosuna giren banka bir haftada ne kazandı, ne kaybetti?..B) Buna karşılık aynı banka Merkez Bankası'ndan TL borçlanıp döviz aldıysa, ne kazandı, ne kaybetti?..Eğer TL'de kalan (A şıkkı) kaybedip dövizi seçen (B şıkkı) kazandıysa...Fırsat penceresinin adresi bellidir...Kim ne derse desin, para konuşur!* * *Ankara'da yanıtı merak edilen soru Koray Aydın'ın istifasıyla birlikte ikinci bakanının kellesini veren MHP'nin sindirim sürecinin ne ölçüde sancılı olacağı. Ama bizce daha temel soruya kafa yorulmalı...İki bakanı (Cumhur Ersümer, Koray Aydın) yolsuzluk soruşturmasına hedef oldukları, bir bakanı (Sadettin Tantan) yolsuzluk soruşturması açtırdığı için... İki bakanı da (Enis Öksüz, Yüksel Yalova) ekonomik kriz tetikleyiciliği suçlaması ile istifaya zorlanan hükümetin ömrü ne kadardır?Bizce fazla değil...Zaten parça parça can veriyor...Radikal üslupSİLAHLA yaşayan silahla ölür, radikal sonuna kadar radikal kalır.Bayındırlık Bakanlığı'ndaki vurgun operasyonunun daha ilk gününde Koray Aydın'ın yolsuzluğu siyasi görüş ve doğum yerine bağlayarak (Marksistler ve Diyarbakır doğumlu ifadesi) savunmaya geçmesini yadırgadık, ardından bakanın yanlış anlaşıldığı yolundaki açıklamasını aktardık.Ne var ki bırakın bakanlığındaki vurgundan dolayı siyasi sorumluluk gereği, çıkar çatışması (bakanlık ve aktif müteahhitlik) yüzünden istifa ederken takındığı meydan okuyan tavır yine kafamızı karıştırdı.Müstafi bakan kendisini çekilmeye zorlayarak uzun bir aradan sonra yeniden asli görevini (kamu vicdanı adına yayın) hatırlayan medyayı suçladı.Oysa medyanın görevi daha yeni başladı.Bundan sonraki hedef -tam da Koray Aydın'ın istediği gibi- en azından hakkında yolsuzluk ithamı bulunan siyasetçinin dokunulmazlık zırhını kaldırmak üzere Meclis'i göreve çağırmaktır.Radikal üslup kimseyi yıldıramaz.Yıldırsaydı en azından hálá iki radikal bakan koltuğunu korurdu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!