Berlin Duvarı'nın Yıkılışı (Nasıl yıkıldı?)

Berlin Duvarı, 1961 yılında Doğu Almanya 'da bulunanların Batı Berlin'e kaçmalarını önlemek amacıyla örüldü. Bu beton duvarın uzunluğu 155 kilometreydi. Soğuk Savaş'ın simgesi olarak yıllarca varlığını sürdürdü. Duvarı aşmayı başaran binlerce insan olduğu gibi, 136 kişi Batı'ya kaçmaya çalışırken hayatını kaybetti. Berlin Duvarı 9 Kasım 1989'da yıkıldı. Bu, Doğu Avrupa 'da komünizmin çöküşü ve Soğuk Savaş döneminin sonunun habercisi oldu.

ALMANYA, 3 EKİM 1990'DA TEKRAR BİRLEŞTİ.

Angela Merkel de duvarın yıkıldığı gece , bariyeri aşan binlerce insanın arasındaydı.

Deutsche Welle'nin haberine göre; Doğu Almanya kökenli olan Almanya Başbakanı Angela Merkel, tarihe karışan Doğu Almanya Cumhuriyeti (DAC) ile ilgili değerlendirmede bulundu. Merkel, DAC'nin bir hukuk devleti olmadığını söyledi. "DAC'de proleteryanın diktatörlüğü ve komünist partinin liderliği esastı" diyen Merkel, buna karşı çıkan kişiler açısından yürürlükteki yasaların yalnızca kağıt üzerinde kaldığını vurguladı.

Sovyetler Birliği'nin son lideri Mihail Gorbaçov, Bild gazetesi için kaleme aldığı makalede, duvarın yıkılmasını "Avrupa halklarının bayramı" olarak niteledi. Yazıda, "Berlin Duvarı insanları ve aileleri ayırmakla kalmadı; birbirlerini karşılıklı olarak nükleer savaş kıyametiyle tehdit eden, Avrupa ve dünyadaki kamplaşmanın sembolüydü" ifadelerine yer verildi. Gorbaçov, Almanların Berlin Duvarı'nı yıkarak Soğuk Savay'ın sona ermesine önemli katkı sağladığını savundu.

BERLİN DUVARI TARİHİ

2. Dünya Savaşı´nı kaybeden Almanya ve başkenti Berlin işgal kuvvetlerince Amerikan, Fransız, İngiliz ve Sovyet bölgesi olarak dörde bölündü.
Bir süre sonra ise Batı ittifakı benzer şekilde olan yönetim birimlerini birleştirdi fakat Sovyetler Birliği bu birleşmeye karşı çıktı ve ekonomisi sosyalizme dayanan, otoriter yeni bir rejim kurmaya başladı.

Doğu Almanya'dan Batı'ya kaçışlar büyük ölçüde Berlin üzerinden gerçekleşiyordu. Berlin Duvarı bu kaçışları engellemek için Doğu Almanya meclisinin kararıyla 12-13 Ağustos 1961’de bir gecede örülmüştür.

Brandenburg Kapısı ve çevresinde Berlin Duvarı'nın yıkılmasının 25'inci yıldönümü nedeniyle bir festival düzenleniyor. Hafta sonu boyunca sürecek etkinlikler çerçevesinde tanınmış bazı müzik gruplarının da sahne alması bekleniyor.

Brandenburg Kapısı ve çevresinde Berlin Duvarı'nın yıkılmasının 25'inci yıldönümü nedeniyle bir festival düzenleniyor. Hafta sonu boyunca sürecek etkinlikler çerçevesinde tanınmış bazı müzik gruplarının da sahne alması bekleniyor.

Şehrin farklı noktalarında kurulan dev ekranlarda 25. yılı etkinlikleri kapsamında hazırlanan animasyon gösterileri sunuluyor.

'IŞIK DUVARI' İÇİN 7 BİN BALON

"Işık Duvarı" isimli sanat projesi çerçevesinde Berlin Duvarı'nın uzaldığı hat boyunca 7 bin balon bağlandı. Balonlar yarın helyum gazıyla şişirildikten sonra Berlin semalarına salınacak.

Berlin Belediyesi'nin kültür projelerinden sorumlu basın sözcüsü Gabriele Miketta, balonların helyum gazıyla şişirilmelerinin saatler alacağını, yarın saat 19:20'den itibaren Brandenburg Kapısı'ndan salıverilmelerine başlanacağını söyledi.

"Işık Duvarı" projesi kapsamında toplam 7 bin balonun tamamının salıverilmesi yarım saati bulacak.

Merkel: 'Doğu Almanya hukuk devleti değildi'

Bu arada kendisi de Doğu Almanya kökenli olan Almanya Başbakanı Angela Merkel, tarihe karışan Doğu Almanya Cumhuriyeti (DAC) ile ilgili değerlendirmede bulundu.

Merkel, DAC'nin bir hukuk devleti olmadığını söyledi. "DAC'de proleteryanın diktatörlüğü ve komünist partinin liderliği esastı" diyen Merkel, buna karşı çıkan kişiler açısından yürürlükteki yasaların yalnızca kağıt üzerinde kaldığını vurguladı.

Dönemin Almanya Dışişleri Bakanı Hans-Dietrich Genscher ise 1989'da Berlin Duvarı'nın yıkılmasıyla ortaya çıkan fırsatların iyi değerlendirilmediğini söyledi. Deutsche Welle'nin sorularını yanıtlayan Genscher, Ukrayna krizi ile birlikte Doğu ile Batı arasında artan gerilimin Avrupa'da yeni bir başlangıca ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyduğuna dikkat çekti.

GOOGLE, TARİHİ GÜNÜ UNUTMADI

Önemli gün ve tarihleri unutmayan Google, Berlin Duvarı yıkılışının 25. yılını da unutmadı ve güne ait bir doodle hazırladı.

GORBAÇOV: 'AVRUPA HALKLARININ BAYRAMI'

Öte yandan Sovyetler Birliği'nin son lideri Mihail Gorbaçov da kutlamalar çerçevesinde Berlin'e geldi. Gorbaçov, "Bild" gazetesi için kaleme aldığı makalede, duvarın yıkılmasını "Avrupa halklarının bayramı" olarak niteledi. Yazıda, "Berlin Duvarı insanları ve aileleri ayırmakla kalmadı; birbirlerini karşılıklı olarak nükleer savaş kıyametiyle tehdit eden, Avrupa ve dünyadaki kamplaşmanın sembolüydü" ifadelerine yer verildi.
Gorbaçov, Almanların Berlin Duvarı'nı yıkarak Soğuk Savay'ın sona ermesine önemli katkı sağladığını savundu.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Berlin Duvarı'nın, dünyanın iki bloğa ayrılmasının bir sembolü olduğunu söyledi.

Merkel, başkent Berlin'de bilim adamlarının projelerini tanıttığı "Falling Walls Conference" adlı etkinliğin açılış konuşmasını yaptı.

Berlin Duvarı'nın yıkılmasının 25. yıl dönümünün kutlandığına işaret eden Merkel, "Bu gün bize, insanların özgürlük arzusunun uzun süre bastırılamayacağını gözler önünde seriyor" dedi.

Eski Doğu Almanya'da devlet baskısına ve engellemelere karşı, korkularını yenen vatandaşların sayısının 1989 yılında arttığını ifade eden Merkel, yerel seçimlerde usulsüzlüklerin ortaya çıkarıldığını, açık bir şekilde fikirleri tartışmak için kiliselerde bir araya gelindiğini, haklarını aramak için gruplar oluştuğunu ve talepler için sokaklara çıkıldığını anlattı.

Doğu Almanya'nın 40. kuruluş yıldönümü olan 7 Ekim 1989'de görkemli bir şekilde kutlama yapıldığını, ancak aynı zamanda barışçıl eylemleri yapanların peşine de düşüldüğünü belirten Merkel, o dönemde yine de insanların pazartesi akşamları yapılan gösterilere katıldığını hatırlattı.

Başbakan Merkel, "Medeni cesaret gösteren vatandaşların sayısı arttı. İki Almanya arasında sınırların kalkmasını onların cesaretine borçluyuz" dedi.

İnsanların kendi kaderini ele almasıyla Avrupa'nın bölünmesinin ve soğuk savaşın "tarih olduğunu" vurgulayan Merkel, "Bugün Avrupa Birliği çatısı altında 28 ülkeden yaklaşık 500 milyon insan yaşıyor ve bazıları da bu topluma girmeyi arzuluyor” dedi.

Birinci Dünya Savaşı, Nasyonal Sosyalizm ve İkinci Dünya Savaşı dönemlerinin ardından Avrupa ülkelerinin bir araya gelemediğini ve soğuk savaşın başladığını anımsatan Merkel, "Almanya, Avrupa ve dünya iki bloğa ayrılmıştı. Berlin'in ortasından geçen duvar, bunun için bir sembol oldu" şeklinde konuştu.

9 Kasım 1989'dan önceki günlerde artan protesto gösterilerine rağmen Berlin Duvarı'nın yıkılacağını kimsenin mümkün görmediğini ifade eden Merkel, "Evet, özgürlüğü elde etmek için mücadelede bulunmak cesaret ister. Özgürlüğü kullanmak da cesaret ister" diye konuştu.

Batı Afrika'daki Ebola virüsü salgınına da değinen Merkel, bu hastalığı durdurmak için araçlar ve yolları arama konusunda Alman bilim adamlarının da yapılan çalışmalarda yer aldıklarını belirtti.

İhmal edilen ve yoksulluktan kaynaklanan sağlık alanlarına daha fazla dikkati çekmek istediğini ifade eden Merkel, "Salgının bu kadar belirgin olmadığı dönemde, yeteri kadar buna dikkat çekilseydi, muhtemelen bir aşı bulurduk" dedi.