Güncelleme Tarihi:
"Berlin Ankara'nın AB yolunu kesti" başlıklı haberin altında yayımlanan değerlendirmede, Avrupa Birliği'nin bir yandan Erdoğan'ın "paranoyak ve hoşgörüsüz davranışları" ile kentli Türkiye'nin farklılıklarına yaklaşma konusunda bir dengede yürümesi gerektiği yazıyor.
Artarda üç seçimi oylarını artırarak kazanan Başbakan Erdoğan'ın kendi hükümetine karşı laik elitleri iktidara taşımak isteyen uluslararası bir komplodan şüphelendiğini belirten yazar, AKP'nin varlıklı bir orta sınıf yaratma başarısının bir sonucu olan daha fazla demokratik aktivizm ile baş edebilme kapasitesi gösteremediğini de ifade ediyor.
Fransa'nın Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki muhalefetini yumuşattığını ancak bu kez Almanya'nın gösterilere karşı tutum gerekçesiyle yeni fasıl açılmasını engellediğini belirten yazar, Avrupa Birliği'nin birlik iddialarına rağmen Türkiye ile ilişkilere kültürel olarak yeterli olmadığını görüşünü işliyor.
AB'NİN ERDOĞAN'A FAYDASI
Gardner, AB'ye karşı sert açıklamalar yapan Erdoğan'ın birlik kurallarının koruması olmasa 10 yıl önce iktidara gelemeyeceğini, ordunun siyasetteki etkisini bu sayede kırdığını da belirtiyor.
İktidarın oyların yüzde 50'sini aldığını sık sık vurgulayarak, diğer yüzde 50'yi görmezden gelme hakkı varmış gibi davrandığını belirten yazar, Almanya'nın katı muhalefetinin AB'nin yumuşak gücünün etkisini gösteren bir örnek olarak değil, hayati önem taşıyan bir ilişkinin tabutuna son çivi olarak hatırlanabileceğini de ifade ediyor.
Guardian gazetesi ise Gezi Parkı protestolarına karşı polis müdahalesine oldukça geniş bir yer ayırıyor.