Güncelleme Tarihi:
İsimler konusunda bilirkişilik görevi de yapan Türk Dil Kurumu'ndan (TDK), mahkemeler ile çeşitli kuruluşlarca 2000 yılında 45, 2001'de 125 ve bu yılın ilk 5 ayında 160 ismin ''Türk dilinden olup olmadığı'' ve ''Milli kültüre, ahlak kurallarına, örf ve adetlere uygunluğu'' hakkında görüş istendi.
Türk diliyle ilgili konularda araÅŸtırmalar yapma görevini üstlenen Türk Dil Kurumu'na, kiÅŸi isimleri konusunda da mahkemeler, İçiÅŸleri Bakanlığı, Nüfus ve VatandaÅŸlık Genel Müdürlüğü ile özel ve tüzel kiÅŸilerden mektup, elektronik posta ve faksla görüş soruluyor.Â
Adlarla ilgili olarak kuruma 2000 yılında 45, 2001'de 125, 2002 yılının ilk 5 ayında da 160 başvuruda bulunuldu.
       Â
SORULAN Ä°SÄ°MLER ARASINDA ''OÄžUZHAN'' DA BULUNUYOR
        Â
Bu kapsamda 9 Nisan 2002 tarihinde kuruma baÅŸvuran Dicle Asliye Hukuk Mahkemesi, Zilan, Berivan, Rojda, Baver, Kendal, Zınar, Hebun, Baran, Rojhat, Zelal ve Zozan gibi isimlerin anlamlarını ve köken bilgilerini sordu.Â
11 Nisan 2002 tarihinde Türk Dil Kurumu'na baÅŸvuran Diyarbakır Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı da, aralarında Berin, Delal, Jiyan, Tajdin, PelÅŸin, Rozin, Rozerin, Rojda, Rojhatçiya, Rojin, Ruji, Rotinda, Robin, Rubar, Rojiyan, Rojekin, Åžirvan, Åžiban, Zelal, Zilan ve Ziran'ın da bulunduÄŸu 36 isim hakkında bilgi istedi.   Â
Kuruma 2000 yılında en çok sorulan adlar Aleyna, Almila (Almıla), Almira, Sümeyye, Helin, Tuana olurken, 2001'de Mislina, Aleyna, Almila, Almira, Selcen, Aybüke, OÄŸuzhan, Beyza, Sude, Melisa, Helin, Zilan, Janset, Rojda ve Berk, 2002'nin ilk 5 ayında ise Alpagut, Aleyna, Alara, Aybüke, Sude, Didar, Melodi, Melisa, Lara, Rojda, Baver, Baran, Zilan, Berfin, Delal, Berivan ve Åžirvan hakkında bilgi talep edildi.Â
Başvurularda, Nüfus ve Soyadı Yasaları gereği, ilgili adın ''Türk dilinden olup olmadığı'' ve ''Milli kültürümüze, ahlak kurallarımıza, örf ve adetlerimize uygunluğu'' konusunda bilgi isteniyor.
Kurumun Sözlük Bilim ve Uygulama Kolu uzmanları, hakkında bilgi talep edilen ad ya da adların, çeÅŸitli sözlük ve ansiklopedilerin yardımıyla sözlük anlamı ile kökenini belirliyor.Â
Bütün araÅŸtırmalara raÄŸmen herhangi bir kaynakta bulunamayan adlariçin ilgili kuruma, hakkında bilgi istenen ismin ''mevcut kaynaklarda ve ad verme geleneÄŸinde yer almadığını'' belirten bir yazı gönderiliyor.Â
Kuruma yapılan baÅŸvurulara doÄŸrudan ''olumlu'' ya da ''olumsuz'' hüküm verilemeyeceÄŸini kaydeden yetkililer, ''Türk Dil Kurumu'nun kabul ettiÄŸi veya Türkçe'de yaygın olarak kullanılan kiÅŸi adları'' gibi bir uygulamadan da söz edilemeyeceÄŸini bildirdiler.Â
   Â
TÜRKÇELEŞMİŞ SAYILAN ARAPÇA VE FARSÇA ADLAR
   Â
Kurumun ''Åžu ad benimsenir, bu ad benimsenmez'' biçiminde bir yaklaşımı bulunmadığını ifade eden yetkililer, çok sayıda Arapça ve Farsça kökenli adın yüzyıllardan beri kullanıldığı için TürkçeleÅŸmiÅŸ sayıldığını kaydettiler. Â
Yetkililer, Arapça kökenli Havva, AyÅŸe, Emine, Ahmet, Muhammet, Ali ve Hasan, Farsça kökenli Åžadi, Gül, Gülnaz, Gülendam, Gülperi, Berin, Berna, Beste ve Ahu'yu, bu adlara örnek olarak gösterdiler.Â
Türk Dil Kurumu yetkilileri, kendilerinin bu konuda sadece bilirkişilik görevini yerine getirdiklerini, hakkında bilgi istenen ada yönelik takdirin yargıya bırakıldığını vurguladılar.