Güncelleme Tarihi:
"Gezi Parkı’nda 30 Mayıs’ta sabah çadırların yakılmasının ardından, haksızlığa uğramışlığın verdiği his ve yaşanan olayın yoğun duygusal etkisiyle bir tweet attım. Söz konusu tweet’te mesele ‘sadece’ Gezi Parkı değil derken, benim için meselenin Gezi Parkı kadar Emek Sineması’nın yok edilişi, Şehir Tiyatroları’ndaki yönetmelik değişikliği, Devlet Tiyatroları’nın kapanmak üzere oluşu, Kadıköy’deki Kuşdili Çayırı, Haydarpaşa Garı gibi meseleler olduğunu 10 Haziran 2013 tarihinde yapmış olduğum basın toplantısında da ifade etmiştim. Tweet’imin, o sıradaki duygularımı yansıtmak dışında bir amaçla, siyasi bir hedef için atılmadığını bir kez daha belirtmek isterim.
Ben savaş karşıtı, doğa savunucusu, ifade özgürlüğünü ve demokrasiyi savunan ve her fırsatta her türlü darbeye karşı olduğunu dile getiren bir sanatçıyım. Siyasetçi olmayı hiç düşünmedim, düşünmüyorum.
Uluslararası Aktörler Federasyonu (FIA) hariç uluslararası hiçbir örgüte, yurtiçinde meslek örgütü hariç hiçbir örgüt ve siyasi partiye üyeliğim bulunmamaktadır.
Otpor diye bir örgütü hayatımda ilk kez 14 Haziran’da A Haber’de duydum. Adı geçen bu örgütle hiçbir bağlantım yoktur.
Gene Sharp’ın adını ilk kez yaklaşık iki hafta önce televizyonda duydum, dolayısıyla kitabından da haberdar değildim.
2 Haziran’da CNN tarafından röportaj teklifi aldım ve 3 Haziran’da Christian Amanpour’un programında sadece kendi gözlerimle tanık olduklarımı ve yaşadıklarımı anlattım.
Mesleki kazancım ve kira gelirlerim dışında hiçbir kazancım yoktur. Tüm kazançlarım ve harcamalarım belgelidir.
Mi Minör oyunu gerek yurtdışından, gerek yurtiçinden hiçbir maddi destek almadan gerçekleştirilmiştir."