Güncelleme Tarihi:
TOPBAŞ: YANLIŞLIK VARSA GEREKEN CEZA VERİLİR
Aynı zamanda Ekşisözlük yazarı olan ve otobüsten indirilen yolcunun yazdığı bilgilere göre olay şöyle gelişti:
17 Nisan’da Taksim’den saat 22:55’te Sarıyer istikametine doğru yola çıkmaya hazırlanan 25T numaralı İETT otobüsünün şoförü yolcular arasında bulunan ve kendisinin arkasında kol kola oturan genç çifte “Burası seks otobüsü değil” diyerek saldırdı ve gençlerin aşağı inmesini istedi.
Şoför gençlerin otobüsten inmemesi durumunda sefere çıkmayacağını söyleyerek kontağı kapattı ve beklemeye başladı.
Bazı yolcuların duruma itiraz etmesi üzerine gerginlik artarken genç çift ve yolculardan bir kişi aşağı indi. Otobüsten inip şoföre tepki gösteren yolculara ise yine yolcular arasında bulunan başka bir kişi tekme ve tokatla saldırdı.
Otobüsten indirilen ve darp edilen yolcular şikayetçi olmak için önce polise sonra da İETT hat amirliğine başvurdu.
İETT: "ŞOFÖRE GEREKEN CEZA VERİLECEK"
Olay internet üzerinden hızla yayılırken Hurriyet.com.tr’nin ulaştığı İETT yetkilileri şoförün davranışının çok yanlış olduğunu ve gerektiği cezayı alması için incelemenin başlatıldığını açıkladı.
İETT Basın Danışmanı Ömer Faruk Birpınar, İETT’nin bu konularda çok hassas olduğunu, şoförlerin üniversite ortamında öfke kontrolü ve stres yönetimi eğitimi aldığını ve benzer olayların tekrar yaşanmaması için ellerinden geleni yapacaklarını vurguladılar.
"EN UFAK MÜSAMAHA YOK"
İETT'den yapılan yazılı açıklamada da, şoförün tespit edildiği ve bu tür olaylara karşı en ufak bir müsamaha göstermediği vurgulandı. İETT'nin açıklaması şu şekilde:
17 Nisan 2011 saat 22:50’de 25T hattında talihsiz bir olay gerçekleşmiştir.
Belirtilen olayda adı geçen personelimiz, hızlı bir şekilde tespit edilerek hakkında gerekli işlem başlatılmıştır. İnsana ve İstanbul’a kaliteli hizmeti ilke edinen kurumumuzda şoförlerimizin bu tür müdahaleler hoş karşılanmamakla birlikte sorumlu olan personel hakkında toplu iş sözleşmesi gereğince gerekli cezai işlemler hassasiyetle uygulanmaktadır.
7 bin çalışanımız geçen yıldan itibaren üniversite ortamında, üniversite hocalarının gözetiminde halkla ilişkiler, stres yönetimi, öfke kontrolü ve diğer mesleki konularda eğitimlere tabi tutulmaktadır. Şoförlerimiz başta olmak üzere hatta çalışan bütün personelimiz, yaptıkları işin zorluğuna ve trafik içinde yaşadıkları strese rağmen toplum içinde davranışlarına dikkat etmek zorundadır.
Bu tür olumsuz davranışları sergileyen personelimiz üzerinde hassasiyetle durduğumuzu, bu tür olaylara karşı en ufak bir müsamaha göstermediğimizin bilinmesini isteriz.
OLAYI ANLATTILAR
Olayın mağdurlarından Onat Baş ise ntvmsnbc’ye olayı şu şekilde anlattı; “Kız arkadaşım yurtta kalıyor ve onu yurda yetiştirmek için biz genellikle aynı otobüsü kullanıyoruz. Dün gece de otobüse bindik. Ben kız arkadaşıma sadece sarılmıştım. Kısa bir süre sonra şoför bize dönerek, ‘İnin lan arabadan, burası şey yapma yeri değil’ dedi. Ben ilk önce şoke oldum. Ardından, ‘Ne yapma yeri değil, açık konuş’ dedim. Şoför de bana, ‘Seks yapma yeri değil’ cevabını verdi.
Bu sırada otobüse binen başka bir yolcu şoföre böyle konuşamayacağını, söyleyerek bana destek verdi. Şoför ise otobüsü hareket ettirmeyeceğini, bizim inmemiz gerektiğini söyledi. Bir süre bizi sözle tacize de devam etti. Sonunda biz ve bizimle birlikte şoförle konuşan arkadaş otobüsten indik. Fakat şoför otobüsü hareket ettirmedi ve sonrasında o da otobüsten indi.
‘ADIMI VERMEM, PLAKA ORADA’
Kendisine gidip adını sordum. Bana adını vermedi ama otobüsün plakasını alabileceğimizi söyledi. Ben şoförün fotoğrafını çekmeye çalışırken kaçtı. Ben de otobüsün plakasını çektim ve birden ortalık karıştı. Bir arbede oldu. Bize yardım eden arkadaş darp edilmeye başlandı. O sırada birileri araya girdi.
Kız arkadaşım da yurda geç kaldığı ve daha geç kalırsa sorun yaşayacağı için metroya gittik. Bize yardım eden arkadaşa baktık bulamadık ama şans eseri bu sabah kendisiyle internet üzerinden haberleştik.”
Baş, ayrıca konuyla ilgili İETT’ye şikayette bulunduğunu da açıkladı.
‘DEVLET MALI KEYFİ KULLANILMAZ’
Olayda genç çifte destek veren Gökçe Koç da yaşadıklarını ntvmsnbc’ye şöyle aktardı; “Ben üniversite öğrencisiyim ve yurduma gitmek için otobüse binerken şoförün genç bir çifti taciz ettiğini duydum. Kendisine bunu yapmaya hakkı olmadığını söyledim. Sonrasında otobüsü hareket ettirmesi gerektiğini, devlet malını keyfi kullanamayacağını aktardım. Şoför ise genç çifti işaret ederek, ‘Siz inmeden gitmem’ demeye ve kendince söylenmeye devam etti.
Ben sonunda mağdur olan arkadaşa olay büyümeden inmemiz gerektiğini belirttim. İlk başta kabul etmese de sonrasında indik. Fakat, şoför hareket etmedi. Bize laf söylemeye devam etti ve ardından otobüsten kendisi de indi. O sırada ben de sinirlenerek otobüse vurdum ve, ‘Bu otobüs ne bizim, ne senin ne de Recep Tayyip Erdoğan’ın. Bu Atatürk’ün kurduğu ülkenin otobüsü’ dedim.
‘BANA VURMAYA BAŞLADILAR’
O esnada kim olduğunu bilmediğim ama sivil giyimli biri gelerek bana, ‘Sen devlet malına nasıl zarar verirsin’ dedi ve vurmaya başladı. Ben telefonu korumaya çalışırken gözlüğüme ve kafama bir kaç yumruk aldım. O sırada başımı eğdim. Bana kimler vurdu açıkcası göremedim.
Ardından Taksim’deki bir polis aracına gidip olayı anlattım. Bana meydanda bulunan asayiş ekiplerine gitmemi söylediler. Asayiş ekipleri ise durumu anladıklarını ama yapılması gerekenin 155’i aramak olduğunu ya da İETT Hareket Amirliği’ne şikayet etmem gerektiğini belirtti.
‘ŞİKAYETİM DİKKATE ALINMADI’
Hareket amirliğine gittiğimde 10 dakika beklettiler ve sonunda bir A4 boyutunda fotokopi kağıdı verdiler ancak şikayetim alınmadı. Ben de bu sabah İETT’ye bir şikayet maili attım” diyerek olayı anlattı.
Ekşisözlük yazarının olayla ilgili yazısını buradan okuyabilirsiniz