Beden Dili

En yakınınız, sevgiliniz ya da evleneceğiniz kişi sizden çok önemli bir sırrını gizliyor. Üstelik bu seks ile ilgili bir sır...

Amerika'da yapılan araştırmalar her 10 kişiden 8'inin ailesinden ya da yakınlarından birinin kendisinden bu tip bir sırrın gizlendiğinden şüphe ettiğini söylüyor. Her 10 kişiden 8'i de eğer yakınlarını kıracak bir sırra sahipse bunu ömür boyu saklayacağını anlatıyor.

Bütün bunların ışığında Obie ödüllü oyun yazarı Paul Rudnick; Frank Capra ve Preston Sturges gibi küçük şehrin kahramanının bir anda gözden düşmesini konu alan bir komediye imza attı. In & Out'(Beden Dili)un yönetmenliğini ise daha önce The Dark Crystal, The Muppets Take Manhattan, Little Shop of Horrors, What About Bob? ve Housesister gibi filmleriyle tanadığımız Frank Oz üstlendi.

EŞCİNSEL ÖĞRETMEN

Rudnick ilk olarak bir homoseksüelin 1990'lı yılların bakış açısıyla işinden oluşunu anlatan bir drama amaçlamıştı. Fakat yapımcı Frank Rudin'in de katkılarıyla film büyük şehirlerde kendini saklamaktan çekinmeyen homoseksüellerin yanında küçük şehirde yaşadığı için normal bir vatandaş gibi görünen bir öğretmenin komedisi haline dönüşüverdi.

Filmin başrol oyuncusu Kevin Kline, Howard Brackett tiplemesi ile daha önceki filmlerinden biri olan Wanda Adında Bir Balık'la sinemaya getirdiği gülmece farkını bu filmde de hissettirmeyi başarıyor. 1982 yılından beri sinema sektöründe yer alan aktör daha önce Sophie's Choice, The Big Chill, French Kiss, Dave ve Ice Storm gibi filmlerde de rol aldı.

Filmde Brackett'in sevgilisi Emily Montgomery'i daha önce Working Girl ile Oscar'a aday gösterilen Joan Cusack canlandırıyor.

Tüm sırları ortaya çıkaran oyuncu Cameron rolünde ise daha önce The Outsiders, Rumblefish, The Flamingo Kid, Target, The Big Town, Native Son, To Die For, Albino Alligator gibi filmlerden tanıdığımız Matt Dillon rol alıyor.

Amansız köşe yazarı Peter Malloy rolünde ise ünlü aktör Magnum P.I TV dizisinden ve An Innocent Man, Three Men and A Baby gibi filmlerde de rol alan ünlü aktör Tom Selleck var.

Yönetmen Frank Oz, bütçeli bir homoseksüel filmi yapmanın tehlikeli bir şey olduğunu söylüyor. Ancak Tom Selleck ve Kevin Kline gibi kabarık bütçeli filmlerin aktörlerini korkutacak kadar da tehlikeli olmadığını sözlerine ekliyor.

Filmin konusu ise kısaca şöyle: Howard Brackett'ın İngilizce sınıfı öğrencileri en sevdikleri öğretmenlerinin belki de bir homoseksüel olduğunu öğrenirlerse ne yaparlar? Bu sansasyon Howard'a göz açıp kapayıncaya kadar ulaşır. Neredeyse evlenecektir ve bütün hayatının düzeni bu garip varsayımla altüst olacaktır. Kötü haber çabuk yayılır. Canlı yayında eski bir öğrencisi yeni bir Hollywood starı olan Cameron Draek Oscar seromonisinde ‘‘İngilize öğretmenim bir homoseksüeldi’’ açıklamasını yapınca Howard için herşey altüst olur. Saldırgan ve tuttuğunu koparan gazeteci Peter Malloy (Tom Selleck) ise hiçbir yerde peşini bırakmayan yeni kabusu haline gelmiştir.

Mafya'nın da suyu çıktı

Jim Abrahams'ın Airplane, Naked Gun ve Hot Shots'la başlattığı komedi fırtınasından, organize suçlar da sonunda Mafya ile nasibini aldı.

Yönetmenliğini Jim Abrahams'ın üstlendiği Mafya'da acımasız olduğu kadar beceriksiz Mafya babası Cortino rolünü Lloyd Bridges üstlendi. Filmin diğer rollerinde ise Jay Mohr, Olympia Dukakis, Christine Applegate ve Billy Burke kamera karşısına geçtiler.

Mafya'daki olaylar dizisi 1912 yılının Sicilya'sında başlıyor ve hemen ardından Büyük Ekonomik Bunalım yıllarını yaşayan 30'lu yılların NewYork'una sıçrıyor.

Mafya'nın senaryosunu Jim Abrahams, Greg Norberg ve Michael McManus birlikte yazdılar. Üçlü kendini tek bir filmle sınırlamadı. Mafya'yı izleyecek olan dikkatli seyirciler Cumartesi Gecesi Ateşi'ndeki akşam yemeği sahnesini, Gazino'nun, İngiliz Hasta'nın, Postacı'nın birçok sahnesinin bu filmde hicvedildiğini hemen farkedecekler ve hatta Forrest Gump'tan bile esintiler taşıdığını görecekler.

Dostoyevski gerçeği

Dostoyevski'nin Kumarbaz (The Gambler) adlı romanının sayısız uyarlaması yapıldı. Ancak, bu filmde üzerinde durulan konu Anna ile Dostoyevski arasında yaşanan tutkulu bir aşk hikayesi...

Hocası aracılığıyla orta yaşlı yazar Dostoyevski ile çalışmaya başlayan 20 yaşında bir genç kadın olan Anna, bu karşılaşmadan sonra, yazarın içinde bulunduğu herşeyi; ümitsizliğini, sara hastalığını ve o karanlık yaşamı paylaşmaya başlıyor.

Yönetmen Karoly Makk'ın bu filmde üstünde durduğu üç önemli konu var: aşk, kumar ve para... Filmde Michael Gambon, Jodhi May, Polly Walker, Dominic West, John Wood, Angeline Ball, Luise Rainer, Johan Leysen, Thom Jansen, William Houstan, Mark Lacey, Cyril Shaps ve Lucy Davis rol alıyorlar.

Sinemada Fransız tadı

Araba hırsızlığından defalarca hüküm giymiş olan Alice, hapisten yeni çıkmıştır. Bugüne kadar babasını hiç tanımamış olan Alice'in annesi de o hapisten çıkmadan önce ölmüştür. Ona tek bıraktığı şey, içinde kendi sesinin kayıtlı olduğ bir kasettir. Alice, kaseti dinlediğinde annesinin gençken iki adama birden aşık olduğunu fakat hangisinden hamile kaldığını bilmediğini öğrenir. Bunun üzerine baba adayları ile tanışmaya ve gerçek babasının hangisi olduğunu öğrenmeye kadar verir... Yıllar sonra ilk defa biraraya gelen Jean Paul Belmando ve Alain Delon genç Fransız şarkıcı Venessa Paradis'in de aralarına katılımı ile ortaya yükek performanslı, ince esprili harika bir aksiyon filmi çıkarmışlar. Filmin yönetmeni ise ünlü Fransız yönetmen Patrice Leconte...

Oval Ofis Hollywood'a taşındı

Yer; dört yılda bir başkanlık seçimlerinin yapıldığı Amerika Birleşik Devletleri... Konu, politik üstünlük elde etmek için yürütülen seçim kampanyası çalışmaları...

Başkanlık seçimi zamanıdır ve Amerika'nın güney eyaletlerinin birinde, Vali Jack Stanton, seçim çalışmalarını sürdürmektedir.

Dünyanın her yerinde, politik gücün devamı için sürdürülen seçim kampanyaları, ahlaki değelerini yitirmiş, ilkelerden sınırsız ödünler veren topluluklar meydana getirmiştir.

Jack Stanton'ın şansını gittikçe artması üzerine, Stanton'ı halkın gözünde düşürmek için bir takım iddialar ortaya atılır: bir kadınla bir zamanlar ilişkisi olduğu, Vietnam Savaşı'nı protesto ettiği için tutuklandığı ve Amerika'da yaşayan küçük bir Afrikalı çocuğu da hamile bıraktığına dair de kanıtlar ortaya çıkar.

Yönetmenliğini Mike Nichols'un yaptığı Kirli Yarış filminde John Travolta, Emma Thompson, Billy Bob Thornton, Kathy Bates, Adrian Lester, Maura Tierney ve Larry Hagman rol alıyorlar.

Mike Nichols, bu filmin Bill Clinton ile bir ilgisinin olmadığını söylese de, filmi görenler John Travolta'yı izlerken Clinton'ı gördüklerini söylüyorlar. Travolta'nın bütün hareketlerinin Clinton'a çok benzemesi herkesin dikkatini çekiyor.

Politik çevreler bu filmin Clinton için iyi olup olmayacağını tartışırken, film endüstrisinin içindekiler de Clinton-Monica Lewinsky skandalının bu film için iyi olup olmayacağını merak ediyor.