Güncelleme Tarihi:
Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın duruşmasına, tutuklu sanıklar Hacer Karaca (24), yasak ilişki yaşadığı evli sevgilisi Zekeriya Korkmaz (40), “suçu bildiği halde görevlilere bildirmemekten” tutuksuz yargılanan Hayriye Karaca (53) ile sanıkların avukatları katıldı.
Duruşmanın 5. celsesinde, görevli Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını ayrıntılı şekilde verdi.
EVDE DOĞUM YAPMAYA ÇALIŞMIŞ
Sanıklardan Hacer Karaca'nın diğer sanık Zekeriya Korkmaz'ın tarlalarında yaklaşık 7 yıldan bu yana işçi olarak çalıştığı ve zamanla sanıklar arasında duygusal bir bağ oluştuğunu belirten Cumhuriyet savcısı, olay tarihinden önceki 3 yıl içerisinde de birçok kez sanıkların cinsel ilişkiye girdiklerini söyledi.
Sanık Hacer'in 2009 yılı ortalarında hamile olduğunun belli olması üzerine sanıkların birlikte önce çocuğu kürtaj yoluyla aldırmak istediklerini ancak gebelik haftası nedeniyle kürtaj yaptıramadıklarını ifade eden savcı, “Olaydan bir gün önce Hacer, Zekeriya'yı arayarak doğum zamanının geldiğini bildirmesi üzerine ertesi gün Zekeriya, Hacer'in annesi Hayriye Karaca'nın yardımıyla genç kadının evde doğum yapması sağlanmaya çalışılmıştır. Doğum gerçekleşmeyince üç sanık hastaneye gitmiş, Hacer burada bir erkek bebek dünyaya getirmiştir” dedi.
BEBEĞİ KUNDAĞINDAKİ BATTANİYE İLE BOĞMUŞ
“Bebeğin çaresine bakacağını” belirterek, Hayriye Karaca'yı evine bırakan sanık Zekeriya Korkmaz'ın daha sonra sanık Hacer Karaca ve bebeğini otomobiliyle hastaneden aldığını anlatan Cumhuriyet savcısı, şunları kaydetti:
“Sanıklar araçta seyir halindeyken, yaşanan gayrimeşru ilişkinin ve doğan çocuğun üzerlerinde yaratacağı ahlaki ve toplumsal baskının olumsuzluklarını düşünerek bebeği öldürmeye karar vermişler, olay yerinde bu kararlarını yinelemişlerdir. Sanık Zekeriya'nın bebeğin sarılı olduğu kundağın battaniyesi ile bebeğin ağzını kapatıp havasız kalmasını sağlayarak öldürdüğü, bebeğin cesedini söz konusu alanda yüzeysel bir kazı yaparak toprağa gömerek olay yerinden ayrıldığı tespit edilmiştir. İl Sağlık Müdürlüğünün yaptığı sağlık çalışması kapsamında bebeğin bulunamaması üzerine soruşturma ve inceleme başlatılmış, olayı itiraf eden Zekeriya ve Hacer'in ayrı ayrı yer gösterme işlemleri sırasında her iki sanığın da aynı mevkide bebeğin gömüldüğü yeri göstermişlerdir.”
BEBEĞİN CESEDİ YOK
Yapılan tüm aramalara rağmen bebeğin cesedinin bulunamadığına dikkat çeken savcı, “Yapılan yüzeysel bir kazıyla bebeğin gömüldüğü, belirtilen mevkinin de bir dere içerisi olması dikkate alınarak sel ve benzeri nedenlerle cesedin gömüldüğü yerden akıntının etkisiyle çıkmış olabilir. Ya da belirtilen mevkinin yerleşim alanlarına uzaklığı dikkate alınarak hayvanlar tarafından da bulunup gömüldüğü yerden götürülmüş olabileceği düşünüldü” diye konuştu.
Cumhuriyet savcısı, deliller bağlamında sanık Zekeriya Korkmaz ile Hacer Karaca'nın tasarlayarak kendi çocuğuna karşı kasten öldürme suçunu işledikleri sübuta ermiş olduğundan her iki sanığın da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Hayriye Karaca'nın ise bebeğe karşı bir suç işlendiğini bilmesine rağmen olayı hiçbir resmi kuruma bildirmemesi nedeniyle “suçu bildirmeme”den cezalandırılmasını istedi.
Mütalaaya katılmadıklarını beyan eden sanık avukatlarının detaylı bir savunma için ek süre istemesi üzerine mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
Konya'da, 4 çocuk babası evli Zekeriya Korkmaz'ın, tarlasında işçi olarak çalışan Hacer Karaca ile yasak ilişkisi sonucu 13 Ekim 2009 tarihinde dünyaya gelen bebeği, olayın duyulmaması için doğduğu gün boğarak öldürdüğü iddia edilmişti. Olay, Karaca'nın kan uyuşmazlığı olan bebeğini kontrol için verilen tarihte doğum yaptığı hastaneye götürmemesi üzerine sağlık görevlilerinin bebeği görmeleri konusundaki yoğun ısrarı sonucu ortaya çıkmıştı.
Zanlılar, 17 Şubat'ta çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.