BDP Pazar günü Kadıköy'de eylem yapacak

"BDP olarak milletvekillerimizden, belediye başkanlarımıza, il başkanlarımızdan il meclis üyelerimize, kadın meclisi, gençlik meclisi çalışanlarımıza kadar bir bütün olarak partinin bütün kademelerine, bütün organlarına yönelik bir tutuklama furyası, yaklaşık 2.5-3 yıldır devam ediyor. Bununla birlikte bizimle dayanışma içinde olan, Türkiye’de demokrasi ve özgürlük mücadelesine karşı vicdanlı yaklaşan bütün çevreler de hedefe konulmuş durumda. AKP’ye muhalefet eden bütün kesimler Başbakan’ın talimatıyla hedefe konuluyor, bakanların açıklamalarıyla siyasi operasyona tabi tutuluyor ve bütün bunlar hukuki süreç adı altında mahkemeler eliyle yürütülüyor. Bu nedenle biz, bu süreci bir yargısal süreç olarak tanımlamıyoruz. Bunlar düpedüz darbedir. Darbe yapmak için illa tankla, topla sokağa çıkmak gerekmiyor. Böyle de darbe yapılıyor, siyasi partilere karşı bu şekilde hukuku, kanunları, yasaları alet ederek darbe yapılıyor."

"HER ZAMAN ELEŞTİRİYE AÇIK OLACAĞIZ"

Bu operasyonlarla ilgili bilgi kirliliğine ilişkin açıklamalarını kamuoyuna yansıtamadıklarını dile getiren Demirtaş, "Çünkü medya üzerinde çok büyük bir baskı oluşturulmuş durumda. AKP eleştirisinin medyada yer almaması için Başbakan eliyle bir sansür programı, baskı programı uygulanıyor. Başbakan sık sık medyayı tehdit ediyor. Bu nedenle bu operasyonları eleştirenler dahi hedefe konulabiliyor" dedi.

Demirtaş, medyadan ve özellikle genel yayın yönetmenlerinden ricada bulunduklarını söyleyerek, "Lütfen vicdanlı davranın. Eleştirilecek yönlerimiz mutlaka vardır. BDP olarak mutlaka eksiklerimiz, yanlışlarımız vardır. Her zaman eleştiriye açık olacağız" diye konuştu.

ER VEYA GEÇ BU ÜLKE KENDİ BARIŞINA KAVUŞACAKTIR

"Kara ve kirli propagandalara karşı sesimizi daha fazla yükselteceğiz. Alanları, meydanları kullanacağız" diyen Demirtaş, şöyle devam etti:

"Başlattığımız kampanyalarla bütün bu linç kampanyasını, siyasi darbe operasyonlarını tersine çevireceğiz. Böylesi bir süreçte Başbakan’ın kendini hukukun en yetkili mercii olarak gördüğü, iddianameyi meclis kürsülerinden okudukları bir dönemde bu hukuksuzluğa teslim olmayacağız. Er veya geç bu ülke kendi barışına kavuşacaktır.Türkiye temel bütün yargılarını çözecektir, akan kan da duracaktır, kardeşçe, hep birlikte bu ülkede yaşayacağız. Ama bu yolu kısaltmak hepimizin elindedir. Ortak çaba, mücadele bu yolu kısaltacaktır. Bugün Türkiye’de muhalefetin kendi içindeki bu duyarlılığı, el ele, omuz omuza mücadelesi de bizlere güç, destek veriyor. Biz hep birlikte bu ülkeye demokrasiyi, barışı getireceğimize olan inancımızı, çabamızı sürdüreceğiz."

HEDEF, İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ EN BÜYÜK MİTİNGLERDEN BİRİNİ YAPMAK

20 Kasım Pazar günü Kadıköy İskele Meydanı’nda bir miting gerçekleştireceklerini de aktaran Demirtaş, şunları söyledi:

"Bu mitingle BDP’ye karşı yürütülen yalnızlaştırma ve kriminilize etme operasyonlarına güçlü bir halk çığlığı ortaya çıkaracağız. Ayın 19’u, Cumartesi günü Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda, 20’sinde de İstanbul’da Kadıköy Meydanı’nda halkımızla buluşacağız. Buradan bütün İstanbullulara, barışa ve özgürlüğe susamış, Türkiye’de demokrasi mücadelesi yürüten bütün kesimlere, Pazar günü Kadıköy Meydanı’nda olma çağrısı yapıyorum. Hedefimiz, bugüne kadar İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz en büyük mitinglerden birini yapmaktır. Bütün halkımız 1 Mayıs, Nevruz heyecanı, coşkusuyla Kadıköy Meydanı’nda olmalıdır. Buradan şu uyarıyı da yapmak istiyorum; bizim derdimiz büyük bir kitlesel miting gerçekleştirmek en küçük bir olayın, gerginliğin yaşanmaması için bizler de en üst düzeyde tedbirler alacağız, gerek mitingin başlangıcı, gerek bittikten sonra. En küçük bir sıkıntının, sorunun yaşanmaması için partili arkadaşlarımız her türlü tedbiri olacak. Dolayısıyla bu tür olası provokasyonlara karşı bütün arkadaşlarımızı, partililerimizi buradan dikkatli olmaya çağırıyorum. Bütün bu moralsizleştirme, teslim alma operasyonlarına karşı yüksek bir moralle o gün meydanlarda hep birlikte taleplerimizi haykıracağız."