Güncelleme Tarihi:
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen İkinci Ergenekon davasının bugün gerçekleştirilen 146’ncı duruşmasında tutuksuz sanık eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon’un çapraz sorgusuyla devam etti. Tutuklu sanık eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun sorularını yanıtlayan Tolon, Hilmioğlu’nu, İnönü Üniversitesi’nde düzenlenen “21’inci Yüzyıl Başlangıcında Kuşatılmış Türkiye" konulu konferansa davet etmek için telefon ettiğinde tanıdığını söyledi. Tolon, 18 Nisan 2007’de gerçekleşen konferans dışında Hilmioğlu’nu görmediğini ifade etti. Hilmioğlu’nun, Tolon’a İnönü Üniversitesi dışında başka üniversitelerde de konferans vermeye gidip gitmediğini sorması üzerine Tolon, 30’a yakın üniversitede düzenlenen konferanslara davet üzerine katıldığını ve konferans verdiğini anlattı. Bu sırada savcı Pekgüzel, gittiği üniversiteleri sorunca Tolon, Akdeniz, Antakya Mustafa Kemal Paşa, Fırat, Gazi ve Ankara Üniversitelerinin bu 30 üniversite arasında olduğunu, tamamını ise hatırlayamadığını söyledi.
BURADA DEMOKRASİ YARGILANIYOR
Tutuklu sanık CHP Milletvekili Mustafa Balbay da, Kent Otel toplantılarında adının geçtiğini hatırlatarak, “Ankara’da her 4 metrekareye bu tür toplantılar düşer. Heyet için artık sosyal buluşma ortamlarıyla ilgili soru sormama eğiliminin oluşmasını dilemekteyim. Zamanında valilik, hakimlik, AKP milletvekilli yapmış olanlar da bu toplantılara katılırdı. İddia makamı ‘Bir konferansta Balbay da vardı’ diye soru yöneltiyor. Bir konferansa katılmanın suç unsuru olarak sunulmakta. Bir gazetenin Ankara temsilcisinin klasik gazeteci olarak yaklaşımı dışında herhangi bir görüşmemiz oldu mu?" diyerek, Tolon’a soru yöneltti. Tolon da, “Bayramlaşmamız bile olmadı Sayın Vekilim"dedi.
Bunun üzerine Balbay, “Olabilirdi. Cemil Çiçek Anayasa değişikliği için sivil toplum kuruluşlarına tekliflerini sunmaları teklifinde bulunuyor. Herkes korkuyor, kimse bir teklif getiremiyor. Bu davalar bu korkuya ortam yarattı. Türkiye’de demokrasinin güçlendirilmesi çerçevesinde toplantılar yapılıyordu. Kent Otel toplantılarına katıldığı için töhmet altında kalan bir kişinin başvurusu üzerine Yargıtay bu toplantıların ‘sosyal faaliyetler’ olduğuna karar verdi. Aradan 4 yıl geçmesine rağmen oraya kimlerin katıldığı sorulmakta. 4 kişi ‘Ben bu toplantılara katıldım’ diye yazı yazdı. Hala sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinde suç unsuru aranıyor. Burada demokrasi yargılanıyor, burada demokrasinin kurumları yargılanmakta" diye konuştu.
GAZETECİLERİ GÖREVİM SIRASINDA TANIDIM
Hurşit Tolon’a soru yönelten Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu da, “Devlet aleyhine işlenen cürümleröle ilgili suçlandığını anımsatarak, “Bunun ilgili kanunlarda terör suç olarak değerlendirildiğini biliyor musunuz?" diye sordu. “Böyle bir soruya muhatap olmayı zul sayarım" dedi. Haşıloğlu’nun soruları üzerine Genelkurmay Karargahı’nda 16 yıl görev yaptığını kaydeden Tolon, “2 dönem genel sekreterlik yaptım. 1989-1992 ve 1993-1995 yıllarında. Genelkurmay Basın ve Halkla İlişkiler bana bağlı idi. Sonra Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi kurduk. Gazetecilerin çoğunu bu görevim sırasında tanıdım" dedi.
DOĞAN GÜREŞ, UĞUR MUMCU’YU ÇOK SEVERDİ
Tolon, Haşıloğlu’nun “Basında TSK ve TSK mensuplarıyla ilgili ciddi iddialar çıksa ne yaparsınız?" sorusu üzerine, “Genel Sekreter kendisine arz edilen haberleri 2. Başkan’a arz eder. 2. Başkan ‘Adli Müşavir gelsin beni aydınlatsın’ der. 2. Başkan ister kendisi 1. Başkan’a arz eder, ya da Genel Sektereter’den komutana arz etmesini ister" diye konuştu. Haşıloğlu, 1990’lı yıllarda basında TSK’da “Ergenekon" adlı illegal bir yapılanma olduğu, Genelkurmay Başkanlığı’nın bu yapılanmaya müdahale etmediği, bu yapıyı deşifre etmek isteyen bir takım üst düzey general amirallerin olduğu şeklindeki iddialarla ilgili bir idari tahkikat başlatılıp başlatılmadığına ilişkin Genelkurmay Başkanlığı’na yazı yazdıklarını hatırlattı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan gelen cevapta ise, “Bu haberlerle ilgili herhangi bir soruşturma başlatılmamıştır" denildiğini aktaran Haşıloğlu, “Ergenekon ile ilgili Can Dündar, Erol Mütercimler kitap yazdı. Doğu Perinçek, Uğur Mumcu’nun öldürülmesiyle ilgili Ergenekon’nun yaptığına ilişkin açıklamalarda bulundu. Bunlarla ilgili arzınız oldu mu?" diye sordu. Tolon da, Uğur Mumcu’nun öldürüldüğü zamanda Genel Sekreter olarak görev yaptığını dile getirerek, “Doğan Güreş o dönem Genelkurmay Başkanı idi. Doğun Güreş Uğur Mumcu için ‘Kucağımda oturmuş insandı’ derdi ve çok severdi. Ben de rahmetliyi çok iyi tanırım. Kendisinin bana gazeteciler ile ilişkilerim konusunda irşatları olmuştur. Halka açılın gibi. Uğur Mumcu suikastı ile Silahlı Kuvvetler arasında bir irtibat bulunduğuna ilişkin basında haber yer almadı" diye konuştu.
KALPAKLI YÜRÜYÜŞÜ DUYMADIM
Haşıloğlu’nun, “Dosyadaki bir beyanda general, amiral seviyesindeki insanların öldürülmesiyle ilgili bir şey yapmadık, deniliyor. Bu yöndeki iddialar sizin döneminizde gündeme geldi mi?" şeklindeki sorusuna Tolon, “Hayır gelmedi" dedi. “Gizli Tanık 17"nin Kuvayi Milliye Derneği’nde Güvenlik Şirketi adı altında bazı kişilere eğitim verecekti. Sivil toplum kuruluşları Ankara’da Meclis’e doğru bir yürüyüş yapacaklar, başlarında da Hurşit Tolon olacak. Meclis’e yaklaşıldığında 10 bin kişi kalpak ve berelerini takacak. Bunun için 10 bin kalpak siparişi verildi" şeklindeki beyanlarının hatırlatılması üzerine de Tolon, “Böyle bir şey yok. Kalpaklı yürüyüş gibi şeyleri duymadım, haberdar olmadım" dedi.
GÜLALTAY İLE BİR KERE KARŞILAŞTIM
Birinci Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Semih Tufan Gülaltay’ın, Akın Birdal suikastından hüküm giydiğini ve 100’den fazla sabıkası olduğunu hatırlatan Haşıloğlu, “Gülaltay bir telefon görüşmesinde ‘Zaman zaman Hurşit Paşa ile görüşüyorum’ diyor. Gülaltay ile ilişkinizi açıklar mısınız?" diye sordu. Tolon da, “Gerçek dışı, olmamış bir şey. Bu şahısla hayatımda bir kere tesadüfen bir ziyaret sırasında karşılaştım" dedi.
ERUYGUR İLE BİR SAMİMİYETİMİZ YOK
Tutuksuz sanıklardan eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur ile Semih Tufan Gülaltay arasında yoğun bir temas olduğunun tespit edildiğini belirten Haşıloğlu, “Bu konuyu Şener Eruygur geldiğinde kendisine de soracağız. Ancak sizin bu ilişki konusunda bilginiz var mı" sorusuna, Tolon, bu konuda bilgisi olmadığı şeklinde yanıt verdi. Tolon, “Şener Eruygur ile bir samimiyetimiz yok. 5-6 defa birlikteliğimiz dışında bir görüşme yok. Kendisi emekli bir asker. ADD gibi büyük bir sivil toplum kuruluşunun başkanı. Aramızda bir nezaket var" diye konuştu.
Duruşma, Tolon'un çapraz sorgusuyla devam ediyor.