Baykal: "Etnik kimlik şereftir, husumet değil"

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Etnik kimlik şereftir, husumet değil
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 09, 2009 15:29

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, “Herkesin kendine göre bir kimliği olabilir. Herkesin bir boyu, sopu, soyu olabilir. Herkesin etnik kimliği onun, şerefidir, şanıdır, onurudur. Hepimiz kendi etnik kimliğimize sahip çıkacağız. Etnik kimliğimiz, başka etnik kimliklere husumet ve düşmanlık anlamına gelmez. Hepimiz birbirimizi seveceğiz, saygı duyacağız. Türk milletinin bir parçası olduğumuzu hiç bir zaman unutmayacağız” dedi.

Deniz Baykal, Kayseri'nin Tomarza İlçesi'ne bağlı Dadaloğlu Beldesi'nde 21'inci Ulusal 11'inci Uluslararası Dadaloğlu Kültür ve Sanat Şenlikleri'ne katılmak üzere, Ankara'dan özel uçakla bu sabah 10.30'da Erkilet Havalimanı'na geldi. Burada Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu ve İl Başkanı Enver Özdemir tarafından çiçeklerle karşılanan Baykal, ardından partilerle tek tek el sıkıştıktan sonra şenliğin yapılacağı Dadaloğlu Beldesi'ne hareket etti. Yol boyunca vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılaşan Baykal, Dadaloğlu Beldesi girişinde parti otobüsünden çalınan, ‘Kalktı göç eyledi Avşar illeri’ türküsü eşliğinde, halk ozanı Dadaloğlu heykeli altında fotoğraf çektirdi. Bu arada Baykal, kendisi için kurban edilmek istenen koyunun kesilmesine engel oldu.

Deniz Baykal daha sonra CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve Genel Sekreter Önder Sav'la birlikte protokol çadırındaki yerine oturdu. Baykal, TBMM Başkanvekili ve AKP Kayseri Milletvekili Sadık Yakut ile bir süre sohbet etti. Alkışlar arasında konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Deniz Baykal, sunucu tarafından “Karizmasından yakışıklığından hiçbir şey kaybetmemiş lider” olarak anons edildi.

Deniz Baykal konuşmasına, “Bugün birliğe, beraberliğe, bu topraklarda daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Buraya, bir şeye sahip çıkmak için geldiniz. Ben de onun için geldim. Dayanışmaya, elele olmaya geldim. Herkes bilsin ki bu Avşar kimliği bizim Türk milletinin kimliğinin bir hasmı ve düşmanı değil, ona sahip çıkılmasıdır” diyerek başladı. Baykal, sözlerine şöyle devam etti:
“Bizim şimdi Türkiye'ye anlatmak istediğimiz budur. Herkesin kendine göre bir kimliği olabilir. Herkesin bir boyu, sopu, soyu olabilir. Bir aşireti olabilir. Herkesin geldiği bir yer olabilir. Herkes geldiği yerden, etnik kimlikle iftihar edecektir. Herkesin etnik kimliği onun şerefidir, şanıdır. Hiç şüphe yok onurudur. Herkes, hepimiz, kendi etnik kimliğimize sahip çıkacağız. Ama aynı zamanda bileceğiz ki, bizim etnik kimliğimiz başka etnik kimliklere husumet ve düşmanlık anlamına gelmez. Bizim etnik kimliğimiz Türk milli birliği içinde hersesin var olmasına yönelik bir davettir, bir çağrıdır, bir el uzatmadır. Böyle bir anlayış içinde hep beraber olacağız. Hepimiz birbirimizi seveceğiz, saygı duyacağız. Ama hepimiz Türk milletinin bir parçası olduğumuzu hiçbir zaman unutmayacağız. Hem kendi kimliğimiz, hem de milli kimliğimiz hem de etnik kimliğimiz. Bir arada. Bunun en güzel örneği sizsiniz. Hem Avşar kimliğinizi hem de aynı şekilde Türk milletinin bir parçası olduğunu göğsünüzü gere gere söylüyorsunuz.”

”TUZAĞA DÜŞMEYELİM”

Deniz Baykal, Türkiye'de Kürt sorunun üstesinden gelineceğini ancak, milli birliği bozacak, huzur ve barıştan uzaklaştıracak, anlayışlara karşı çıkılmasına değinerek, “Aman, bu anlaşıya sahip çıkın. Kimse birliğimizi ve berebirliğimizi bozmasın. Birliğimizi, dirliğimizi bozmayalım. Yetersiz birbirimize düşman olmayalım. Bizi karşı karşı getirme tuzağına düşmeyelim” diyerek sözlerine şöyle devam etti.

“Türkiye'nin birçok sıkıntısı var. Emeklinin çiftinin bu kesimlerin sıkıntısını ve neler çektiğini yakından bilyorum. Her şeyin farkındayım. Esnafın ve sanayicinin neler çektiğini biliyorum. Devlet imkanlarından yararlamayanları, boynu bükük kalanları biliyorum. Adaletsiz kaynak dağıtımına, hırsızlığa haksızığıa son verirsek yoksulluktan kurtuluruz.”

Çarenin dürüstlüğü egemen kılmak olduğunu, bu topraklarda barış ve huzur içinde yaşamayı engelleyecek, toplumu ayrıştıracak yaklaşımlara herkesin karşı çıkması gerektiğini söyleyen Baykal, şöyle dedi:
“Huzurumuzu, kimsenin bozmasına izin vermemeliyiz. Barışımızı, kardeşliğimizi, mutlaka korumalıyız. İşin özü ve temeli budur. Eğer onu sıkıntıya sokmazsak, kardeşliğimizi bozmasına izin vermezsek, bütün sorunları üstesinden geliriz. Türkiye'yi, Türkiye yapan mayayı karanlar, zamanında en iyi mayayı karmıştır, Allah onlardan razı olsun. Mustafa Kemal Atatürk'ten Allah razı olsun. Bizi birbirimize yaklaştıracak, kaynaştıracak, birleştirecek, bütünleştirecek kuralları ve yaklaşımları en iyi şekilde onlar ortaya koymuştur. Onlar ortaya koyduğu içindir ki bugün Türkiye Avrupa’nın ve dünyanın saygın önemli devletlerinden biridir. İşin temelinde o var. İşin temelinde, ayrımcılığa izin verilmemesi var. İşin temelinde kardeşlik var. İşin temelinde herkesin kimliğine saygı gösterilmesi var. Bu anlaşıyı aman kimse bozmasın. Bu anlaşıyı kimsenin bozmasına aman fırsat vermeyin. Aman bu temel anlaşıya sahip çıkın. Bu temel olmaya devam ettiği sürece Türkiye'nin önü aydınlıktır. Bütün sorunlar çüzülür. Yeter ki birbirimize düşman olmayalım. Birbirbirimizi karşı karşıya getirmek isteyenlerin tuzağına kesinlikle düşmeyelim.”

Baykal'dan sonra konuşan TBMM Başkanvekili AKP Kayseri Milletvekili Sadık Yakut da Dadaloğlu'nun hayatı, felsefesi ve günümü yansıyan düşüncelerini dile getirdi. Yakut, “Tek devlet, tek bayrak. Bundan kimsenin endişesi olamaz. Bunu da değiştiremez” sözleriyle alkış aldı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!