Güncelleme Tarihi:
CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Hakkı Süha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliği teklifi konusundaki önerileriyle ilgili BDP grubunu ziyaret etti.
Ziyaretin ardından açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Anadol, "Tartışma konusu olan Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın yeniden yapılanması ile parti kapatılmasıyla ilgili yapılan değişikliklerin çıkarılarak geri kalanlar üzerinde mutabakat sağlanması ve herhangi bir referanduma yol açmayacak şekilde Meclisin uzlaşmasıyla bunların 367'yi aşarak kabul edilmesi, diğerlerinin referandum konusu olması yönündeki düşüncelerimizi ve teklifimizi bugün BDP grup başkanvekillerine ilettik, fikir alışverişinde bulunduk" diye konuştu.
"Diyalog oluşması sevindirici"
BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız da Anayasa tartışmaları vesilesiyle Meclisteki partiler arasında diyalog oluşmasının sevindirici olduğunu söyledi.
CHP ile BDP arasında da böyle bir diyaloğun gelişmesinin, Türkiye'de özgürlüklerden, demokrasiden yana olan güçleri sevindirecek, umutlandıracak bir durum olduğunu dile getiren Yıldız, CHP'nin önerilerini parti yetkili kurullarında değerlendireceklerini ve görüşlerini açıklayacaklarını belirtti.
Yıldız, "Anayasa tartışmalarının yoğun yaşandığı bir dönemde, CHP'nin grup başkanvekillerine, biz de sosyal demokrat bir parti olarak, sosyal demokratların bu dönemde özgürlükler ve Anayasa noktasında karşı önermelerinin olması, bu konuda bir birliktelik sergilememiz gerektiğine ilişkin görüşlerimizi sunduk. İktidar partisinin yeni sivil bir Anayasa, özgürlükler konusunda samimiyetini aslında test edebileceğimiz bir süreçten geçiyoruz. Bunu da daha çok demokrasi, özgürlükler noktasındaki önermelerimizle test edebiliriz diye düşündük ve bunu paylaştık" dedi.
Bir soru üzerine, AK Parti'nin teklifine bu haliyle destek vermeyeceklerini açıkladıklarını anımsatan Yıldız, "Bu tartışmanın başlamış olması toplumda bir rahatlamaya yol açtı. Parlamento ve Parlamentodaki muhalefet çalışıyor. Siyasi partiler, reddetme noktasından, bu konuları görüşme aşamasına geldi. Bu çok olumlu bir durumdur. Bu toplumu rahatlatıyor, gerginliği düşürüyor. Bu açıdan sevindirici. Umuyoruz ki toplumu daha da rahatlatacak önerileri sunma aşamasına geleceğiz" diye konuştu.
Gazetecilerin, BDP Grup Başkanvekilleri Ayla Akat Ata ve Bengi Yıldız'ın yakalarındaki siyah kurdelenin ne anlama geldiğini sormaları üzerine, Yıldız, "Dün Ahmet Türk'e yapılan saldırı, gazeteci Evrim Alataş'ın vefatı ile geçen yıl 14 Nisan'da partimize yönelik gerçekleştirilen operasyon sonucu yüzlerce arkadaşımız şu an cezaevinde, onun da üzerinden bir yıl geçti. Bunları simgeleyen bir durumdur. Bir kaç faktörün üst üste gelmesiyle üzüntümüzü ifade ettiğimiz bir gün haline gelmiştir" dedi.
Okay: "Teklifin hiç olmazsa son maddesi geçmeseydi"
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay ve CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ayrıca, TÜSİAD Parlamento İşleri Komisyonu Başkanı Haluk Dinçer ve beraberindeki komisyon üyelerini kabul etti.
Ülke gündeminde yoğun olarak bir Anayasa tartışması bulunduğunu ifade eden Okay, Anayasa değişikliği teklifinin Genel Kurulda görüşmesinin uzun bir süreci alacağını, olası referandumla parlamento çalışmalarının ciddi şekilde tıkanacağını söyledi.
CHP Grup Başkanvekilleri olarak, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın 3 maddenin yasa teklifinden çıkarılması önerisini, parlamentoda grubu bulunan siyasi partilere ilettiklerini anımsatan Okay, AK Parti Grubu'nun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD'den dönüşünü beklediğini belirtti.
Okay, bir yandan Erdoğan'ın dönüşünü bekleyen AK Parti Grubu'nun, diğer yandan teklifin Anayasa Komisyonundaki görüşmelerini tamamladığını belirtti.
Komisyondaki görüşmeleri, "Bir samimiyet sınavıydı" diye değerlendiren Okay, "Sayın Başbakan, 'bu konuda yasal zemin oluşturulacaksa, siyasi parti grupları arasında mutabakat olursa, Meclis Başkanı ile bir araya gelirlerse, 3 maddenin paketten ayrılmasına ben de varım' dedi. Ya grubu ya milletvekilleri Sayın Başbakan'ı dinlemiyor. Başbakan böyle söylüyor ama komisyondan jet hızıyla geçirdiler" diye konuştu.
Okay, bunu, AK Parti Grubu'nun "irtibatsızlığı" olarak düşünmek istediğini ifade ederek, Başbakan Erdoğan, ABD'de bulunduğu için iletişimsizlik olduğunu, bu nedenle teklifin komisyondan süratle geçirildiğini kaydetti. CHP'li Okay, yine de bu 3 maddenin, tekliften çıkarılması umutlarının olduğunu dile getirerek, maddelerin ayrılmasıyla yeni gerilimlerin, sıkıntıların, bunalımların önüne geçebileceklerini söyledi.
Okay, "Teklifimiz çok açıktı. Bunun için yapılması gereken, eğer samimiyse komisyon çalışmalarına 1-2 gün ara verebilir veya yürürlük maddesini erteleyebilir. Bunu iletişimsizlik olarak kabul etmek istiyorum. Komisyon raporu hazırlanacak, muhalefet şerhi yazılacak, sıra sayısı alınacak. Sonra, diyelim ki; Başbakan, 'CHP'nin söylediği gibi, 3'ünün referanduma götürülmesinden yanayım. Yasal zemini de 3'ünün çıkarılması' dedi. O zaman iş ne olacak? Paket, tekrar komisyona havale edilecek. 'Genel Kurulda, önergeyle çıkartacağız' dediklerinde ne kadar güven olacak?" diye sordu.
CHP'li Okay, "Yeni bir tartışma ortamını yaratan, işi daha zora ve yokuşa süren bir süreç yaşandı. Hiç olmazsa, son maddesi komisyondan geçmeseydi, beklenilseydi, bu mutabakatın gerçekleşme koşulları daha rahat olurdu. Ancak bunun olmaması, olmayacağı anlamında değildir. Yine de olabilirlik ihtimali yüksektir. Sonuç olarak hep birlikte, Sayın Başbakan'ın ABD'den dönüşünü bekliyoruz. Dönüşü sonrasında giderken söylediklerinin arkasında durup durmayacağını, hep birlikte göreceğiz. Sözünün arkasında durursa, parlamento zeminindeki yasal düzenlemelerle çözüm üretilebilir" ifadelerini kullandı.
Okay, Meclis Başkanı'ndan randevu talebinde bulunup bulunmayacağına yönelik bir soruyu yanıtlarken, Grup Yönetim Kurulu olarak değerlendirmede bulunduktan sonra cevap verebileceklerini söyledi.
"Anayasa paketiyle ilgili görüş alışverişi"
TÜSİAD'ın, Türk Ticaret ve Borçlar Kanunu tasarılarının, bir an önce görüşmelerinin tamamlanmasını beklediğini ifade eden Okay, Borçlar Kanunu tasarısının önceliğinin bulunduğunu, Ticaret Kanunu tasarısının daha sonra ele alınması gerektiğini kaydetti.
Okay, iktidarın, tasarıların görüşmelerini ötelediğini, ülke gündeminde Anayasa değişikliğiyle yeni bir senaryo hazırlandığını ifade etti.
TÜSİAD Parlamento İşleri Komisyonu Başkanı, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dinçer de, komisyonlarının, ülkede demokrasi standardının yükseltilmesinde, TÜSİAD'ın görüşlerinin oluşması için çalışmalar yaptığını kaydetti. Parlamentodaki yasa teklif ve tasarılarıyla ilgili görüşmek üzere Mecliste bazı temaslarda bulunacaklarını belirten Dinçer, "Anayasa paketi ve takılmış gözüken Türk Ticaret Kanunu tasarısı hakkında fikir alışverişinde bulunacağız" dedi.
Özyürek BDP'ye çattı...
CHP Genel Saymanı ve Parti Sözcüsü Mustafa Özyürek de, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın kapatılan DTP'nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk'e yönelik saldırının ardından yaptığı açıklamadaki, "Tavrımız CHP gibi olmaz" şeklindeki sözlerine ilişkin olarak, "CHP'nin hukuka saygılı, barışçı tavrının BDP'lilerce doğru algılanmasını bekliyoruz" dedi.
Özyürek, yaptığı yazılı açıklama ile Demirtaş'ın sözlerini eleştirdi. Demirtaş'ın bu sözleri ile "CHP'nin, Genel Başkan Deniz Baykal'a Van'da gerçekleştirilen yumurtalı saldırının ardından pasif kaldığı" imasında bulunduğunu ileri süren Özyürek, şunları kaydetti:
"CHP, Van'da Genel Başkanımıza karşı AKP'lilerin organize ettiği saldırıya karışanları AKP ile ilişkilerini de açıklayarak kamuoyuna duyurmuştur. CHP olayla ilgili fotoğraf ve filmlerle saldırıyı AKP'lilerin organize ettiğini kanıtlamış hükümeti, güvenlik güçlerini ve savcıları göreve çağırmıştır. CHP Van olaylarına karşı tavrını ve tepkisini hukuk içinde kalarak ve demokratik bir şekilde ortaya koymuştur, ülkenin barış ve huzurunu bozacak bir tavır içine girmemiştir. AKP'nin, ülkenin huzurunu bozmaya yönelik saldırılara rağmen, demokratik bir şekilde siyasi çalışma yürütmeye özen gösteren partimize dönük bu saldırıların kamuoyundan hak ettiği tepkiyi gördüğüne inanıyoruz. Samsun'da Ahmet Türk'e yönelik saldırıyı CHP olarak şiddetle kınadık. Saldırganların ve arkasındaki güçlerin acilen ortaya çıkarılarak yargının cezalarını vermesini talep ediyoruz. CHP'nin hukuka saygılı barışçı tavrının BDP'lilerce doğru algılanmasını bekliyoruz. Ahmet Türk'e yönelik saldırı nedeniyle gösterilecek tepkilerin de hukuk içinde, demokratik şekilde ortaya konmasını, ülke huzurunun ve barışın bozulmamasını temenni ediyoruz."