Bayındır Holding öyküleri

Güncelleme Tarihi:

Bayındır Holding öyküleri
Oluşturulma Tarihi: Eylül 30, 2001 00:00

BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tamamen özerk bir kurul. Bu kurul, aldığı bazı kararlarla kendini zedeliyor mu? İçine siyaset mi girdi? Aşağıda bir olay anlatacağım, kararı sizler vereceksiniz.Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu da, yasa uyarınca BDDK tarafından idare ve temsil ediliyor. Şimdi gelelim olayımıza. Bunu en basit bir biçimde anlatacağım. Bayındırbank batınca, Bayındır Holding ve şirketler dahil, bütün mallarına tedbir konuldu. Sakarya Nehri üzerinde yapılması planlanan Kargı Barajı var. İnşaatı henüz başlamadı. İnşaatı ABD ve Türk ortaklardan oluşan bir grup yapacak. Grubun Türk ortaklarından biri Bayındır Holding. Bundan bir süre önce BDDK'da kulisler başlıyor. Hemen ardından, Bayındır, BDDK'ya başvurup Cengiz İnşaat isimli bir şirkete 7 milyon dolar borcu olduğunu bildiriyor ve Kargı Barajı inşaatındaki Bayındır hisselerinin, bu borç nedeniyle Cengiz'e devredilmesini istiyor.Cengiz'in sahipleri Rizeli. ANAP, Mesut Yılmaz ve Turgut Yılmaz'a en yakın olan kişiler. Hatta bir numaralı yakınları. Karadeniz otoyolunun da önemli bir bölümü onlara verildi. Cengiz'e yapılacak devir için BDDK yönetiminin izin vermesi gerekiyordu. Siyasi kulisler yapıldı ve bu istem, BDDK (Sigorta Fonu) tarafından üç gün önce kabul edildi! Yarın bu amaçla mahkemeye yazı yazılacak, Bayındır'a ait baraj hisselerinin Cengiz'e ‘‘borcuna mahsuben’’ devredildiği bildirilecek ve tedbir kararının kaldırılması istenecek.***Şimdi ortaya çıkan tabloya bakalım:1- Bayındırbank'ın Fon'a borçları henüz belli değil. Baraj başladığında, ya da bittiğinde, devlet bu devir nedeniyle büyük olasılıkla kazık yemiş ve zarar etmiş olacak.2- Alınan karar rekabete açık değil, şeffaflık ilkesine ters. 3- Karar gizlice ve siyasal ricalarla alındı. Kamuya duyurulsa, bu hisselere birileri 10, 20, belki 50 milyon dolar verirdi, ya da vermezdi. Ama yapılan işlem kimseye duyurulmadı. 4- Bu gibi işlemlerde genelde açıktan paralar alınıp verilir. Böyle bir işlem olup olmadığı da belli değil. Bayındır'ın başvurusu yeterli görüldü!Bu nasıl iştir ki, her kapının ardından belli siyasal partilere ve onların genel başkanlarına yakın firmalar çıkıyor! İş önce bağlanıyor, sonra kulisler başlıyor, ilgili kişi ve kurumlar ayarlanıyor ve amaca ulaşılıyor. ANAP ve Yılmaz ailesini bu seferlik unutalım ama ortada en azından BDDK adına ciddi bir durum var!BDDK kendini yıpratırsa yazık olur, bunların altından kalkamaz.***Şimdi gelelim işin başka boyutlarına. Bayındır kuruluşlarının sahibi Kamuran Çörtük hem bizim Baba'nın, hem de Mesut Yılmaz'ın en yakın adamlarından biri. Hatta Baba ile Yılmaz arasındaki köprü. Baba'nın aile fotoğrafında yer alan işadamı. Birdenbire büyüdü ve Türkiye'nin başına çok büyük işler açtı. Faturasını şimdi biz ödüyoruz. Romanya'da banka kurmuştu. Bankanın içinin boşaltıldığı iddiaları Rumen basınında yer aldı. 2000 yılında bankanın üst düzey bir yöneticisi, Bükreş Havaalanı ViP salonundan çantasında 400 bin doları Türkiye'ye çıkarırken yakalandı ve panik oluştu. Bankanın içinin boşaltıldığı Rumen basınına yansıyınca bankanın önünde para çekme kuyrukları oluştu. Türkiye ile Romanya arasında tatsız olaylar oldu. Sonunda Türkiye, durumu kurtarmak için bu bankaya İş Bankası ve Vakıfbank'tan yaklaşık 50 milyon dolar göndermek zorunda kaldı. Vakıfbank'ın payına, Bayındır'ın Güney Enerji şirketindeki hisseleri ‘‘teminat’’ olarak düştü! Bu şirket üç enerji santralının işletme hakkı devir ihalesini almış ama Hazine onay vermiyor. Vakıfbank'ın elinde şimdi bu paraya karşılık ‘‘hayali’’ bir varlık var! Bu kamu bankası, parasını Kamuran Çörtük'ten nasıl kurtaracak? Kimse bilmiyor. Dahası var! Kamuran Çörtük, Pakistan'da 600 milyon dolarlık otoyol yapacaktı ve yaklaşık 80 milyon dolar avans aldı. Karşılığında gereken işi yapmadı. Pakistan, Türkiye'ye bastırdı. İş mahkemelik oldu, yine çok tatsız olaylar yaşandı. Pakistan basınında, Rumen basınında olduğu gibi Türkiye aleyhine çok sayıda yazı çıktı. İki ülke arasına soğukluk girdi.***Bayındır Holding ve Kamuran Çörtük'ün yukarıda anlattığım BDDK serüveni, Romanya'da banka ve Pakistan'daki otoyol hikáyesi! Ortalıkta milyarlarca dolar dönmüş, Çörtük batmış. Paralar nerede? Bilmiyorum. Kimse bilmiyor. Ama Çörtük tek örnek değil. Bir sürü Murat Demirel'ler vesaireler piyasaya sürülmüş, bankalar ve en büyük işler bu gibilere gözü kapalı verilmiş. Hepsinin de ortak özelliği, bazı siyasetçilere yakın olmaları. İşte, ‘‘gurur tablosu’’ ortada!Arkalarına siyasetçi desteği aldılar, ülkeyi yönetenlerin gölgesine sığındılar. Her iktidar kendi adamlarını utanmazca koruyup kolladı ve önce köşeyi döndürdü. Para hırsı korkunçtu. Durmak bilmediler. Kendileri battı ama Türkiye'yi de batırdılar. Onların faturasını şimdi biz ödüyoruz. Toplumun her kesimi ödüyor. Daha da çoook ödeyeceğiz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!