Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2007 12:19
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Tamer Dodurka, et hayvanlarının kesimi için modern yöntemler varken hayvanlara ciddi acı yaşatan klasik yöntemlerde ısrar edilmemesi gerektiğini belirterek, hayvanın acı duymasını önleyecek şekilde geçici bilinç kaybı oluşturan modern yöntemlerin İslam dinine de ters bir yönü olmadığını bildirdi.
Canlı Dostları Ağı Derneği Başkanlığını da üstlenen Prof. Dr. Dodurka, dernek çalışmaları çerçevesinde, acısız hayvan kesimi yöntemlerinin benimsetilmesi amacıyla oluşturdukları proje hakkında AA muhabirine bilgi verdi.
Dodurka, AB ülkelerinde hayvanların 1997'de yürürlüğe giren Amsterdam Anlaşması ile “mal” statüsünden çıkarılarak “hissedebilir varlıklar” olarak kabul edildiklerini dile getirerek, bu ülkelerde hayvanların kesim öncesi bayıltılmasının yasal zorunluluk olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Dodurka, bazı Müslüman ülkelerde de uygulanan bu yöntemlerin henüz Türkiye'de hiçbir mezbaha ve kesim yerinde kullanılmadığını ifade ederek,
“Acısız kesim zorunluluğu AB müktesebatında da yer almasına rağmen 'halkın henüz hazır olmadığı' gerekçesiyle gündeme getirilmemektedir. Oysa, bu yöntem insani ve vicdani yönlerinin yanı sıra İslam dinine de uygundur. Hz. Muhammed 'Kurban kesimi, hayvanın acı çekmesini en aza indirecek şekilde olmalıdır' demektedir. Kesimde hayvanlara acı veren yöntemleri AB zorlaması olmadan terk etmek Türkiye'ye daha çok yakışacaktır” şeklinde konuştu.
Türkiye'de her yıl bir milyona yakın hayvanın kesildiğini dile getiren Dodurka, şunları kaydetti:
“Günümüzde modern ve acısız yöntemler varken hayvanlara ciddi acılar yaşatan klasik yöntemlerde ısrarcı olmanın hiçbir gerekçesi yoktur. Diyanet İşleri Başkanlığı'nca, 'bayıltarak kesim yöntemlerinin uygulanmasında İslam dini açısından hiçbir sakınca bulunmadığına' dair fetva verilmiştir. İslam dinine göre, bir etin helal olması için 3 koşul vardır; hayvanın kesinlikle ölmeden evvel kesilmiş olması, kanın iyice akması ve etin sağlıklı olarak elde edilmesi. Modern kesim yöntemleri hayvanın kalbinin çalışmasını durdurmaksızın acı duymasını önleyecek şekilde geçici bilinç kaybı oluşturan yöntemlerdir. Hayvanı öldürmediği için İslam dinine ters bir yönü yoktur. Hatta bir hayvanın acı duymasını engellemek İslam'ın ilahi mesajına daha çok uygun düşer.”
Prof. Dr. Tamer Dodurka, İslam dinini bilimden ziyade geleneklere göre yaşayan insanlara bu gerçekleri anlatmak ve benimsetmenin kolay görünmediğini ifade ederek, yasal zorlamaların da halkı gizli kesimlere itebileceğini, bu nedenle projenin hiçbir zorlayıcı yönteme başvurmaksızın halkın bu yöntemi benimsemesini esas aldığını bildirdi.
“HAYVANLAR UZUN SÜRE ACI DUYUYOR”Klasik yöntemle kesimde hayvanların duyduğu acı hissine ilişkin araştırmalar bulunduğunu dile getiren Dodurka,
“Klasik kesimlerin hayvanda ciddi acı ve strese yol açtığı bilimsel olarak ortaya konulmuştur. Davranışların gözlenmesi ve beyin tepkilerin ölçülmesi sonuçlarına göre bıçakla kesim ile acı duyumunun ortadan kalkmasına kadar geçen süre koyunda 20 saniye, domuzda 25 saniye, sığırda 2,5 dakika, tavukta daha uzun, balıkta ise 15 dakika ya da daha fazla olabilmektedir. Geçen bu süre zarfında acı ve stres yaşanmaktadır. Modern kesim yöntemlerinde ise işlem yapılır yapılmaz bilinç kaybolmakta dolayısıyla acı duyusu ortadan kalkmaktadır” diye konuştu.
Hayvan türüne göre değişen farklı acısız kesim yöntemlerinin de bulunduğunu anlatan Dodurka, hazırladıkları projede koyun kesimi için elektroşok yöntemi üzerinde durulacağını kaydetti.
Prof. Dr. Tamer Dodurka, bu yöntemin tercih edilmesinin nedeninin, elektroşok uygulamasından sonra hayvan kesilmezse hiçbir şey olmamış gibi kalkıp yürüyebilmesi olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
“Bayıltarak kesimle ilgili en fazla kaygı 'hayvanın öldükten sonra kesildiği' hakkındadır. Söz konusu yöntem hayvanın ölmediğini göz önüne sermektedir. Bu özelliği nedeniyle elektroşok yönteminin toplumumuzda daha kolay kabul göreceğini düşünüyoruz. Bu yöntemle bayıltılan hayvanların omurilik soğanı zedelenmediği için kalp işlevleri devam etmektedir. Beyin işlevleri etkilendiği için hayvanın duyu yeteneği geçici olarak kaybolmakta sadece refleks tarzındaki motor hareketler devam edebilmektedir. Böylece daha kısa sürede daha fazla kan aktığı için ölüm de daha çabuk şekillenmektedir. Neticede hayvan şoktan değil, klasik kesim yöntemindeki gibi kan kaybından ölmektedir. İslam'ın ilgilendiği konu da budur.”
ELEKTROŞOKLA KESİM
Yurt dışında üretilen ve fiyatı yaklaşık 2 bin 500 Avro olan elektroşok aletiyle yapılan kesimde, aletin elektrotlarının hayvanın göz ile kulak arasındaki şakak kısımlarına yaslandığını, buradan değişik süre ve frekansta elektrik verilmesiyle hayvanın bayıldığını anlatan Dodurka, hayvanda 10-20 saniye sonra kasılma hareketlerinin başladığını, bu esnada kesim yapılabildiğini söyledi.
Dodurka, üreticilerin, halkın bilmediği bu yöntemle kesilen etin ya da et ürünlerinin satılamayacağından korktuğunu, toplumda yanlış inanışlar hakim olduğu için yasal düzenlemelerin ertelendiğini belirterek, projenin amacının kesim sırasında hayvanların çektikleri acıları bilimsel verilere göre açıklayıp toplumda farkındalık yaratmak olduğunu kaydetti.
Halkın bu yöntemleri benimsemesi için Diyanet İşleri Başkanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile belediyelerle işbirliği yapmayı ve mezbahalarda kesim üniteleri kurulmasını destekleyerek modern kesim uygulamasını yaygınlaştırmayı hedeflediklerini dile getiren Dodurka, proje kapsamında logo ve broşürler hazırlanması, web sitesi kurulması, kısa metrajlı
filmler çekilmesi ve konunun uzmanlarınca seminerler verilmesi çalışmaları için sponsor arayışında olduklarını bildirdi.