Baydemir Roj TV'de
Güncelleme Tarihi:
İhsan DÖRTKARDEŞ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2006 11:27
Avrupa Parlamentosu çatısı altında dün düzenlenen ’Avrupa Birliği Türkiye ve Kürtler’ konferansına katılanlar, uydu aracılığı ile terör örgütü PKK doğrultusunda yayın yapan Roj TV’nin stüdyolarında bir araya gelerek, yeni dönemde neler yapılması gerektiğini tartıştı.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, terör örgütünün aldığı son kararla Kürtler’in çözümü silahta aramadığını ortaya koyduğunu gösterdiğini savunurken, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Türkiye’de Türkler ve Kürtler arasındaki güven sorununun çözülmesi gerektiğini söyledi.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, silahlı eylemlerin durdurulması için ilk çağrıyı yaptıklarını, PKK’nın ilan ettiği ateşkes kararının gelecek için önemli ve iyi niyet göstergesi olduğunu savunurken, "Bu karar birlikte yaşam ve Kürtler’in çözümü silahta aramadığının bir ifadesidir" dedi.
BAYDEMİR: GÜVEN BUNALIMI AŞILMALI
Osman Baydemir ise devletin önünde yol haritası olmadığını, bunun Kürtler için dezavantaj olmadığını savundu. Baydemir, toplumun değişik kesimleri ile ortak yol haritası hazırlanabileceğini belirterek şöyle dedi:
"Sayın başbakanın Diyarbakır’daki açıklamalarını çoğumuz ayakta alkışladık. Daha sonra devlet kurumları arasında mutabakat olmadığını gördük. Türkler ve Kürtler’i asgari müşterek noktalarında bir araya getirmek için hareket edebiliriz. Her birimizin çok sayıda kimliği var. Bunları değerlendirmeliyiz. Bu dönemde neler yapılmaması gerektiğini konuşmalıyız. Önümüzdeki zamanın dikensiz gül bahçesi olduğu hissine kapılmamalıyız. Silahlı Kürt muhalefetin duruşunda da stratejik dönüşüm silah bırakma isteğinin topluma anlatılması lazım. 1 Ekim öncesi Türkiye açısından pusulayı kaybetmiş geminin okyanusta seyrine benziyordu. Bu yeni dönemde pek çok tufan, sorunla karşılaşılabilir. Kötümser olmamalı, rehavete düşmemeliyiz, provokasyonlara gelmemeliyiz. Türkiye’de bugün güven bunalımı var. Kürtler ve Türkler arasındaki güven bunalımını aşmaya yönelik çalışmalıyız. Kürt muhalefetinin silahsız, barış ortamında yaşama isteğini her kesime Türk halkına anlatmalıyız."
DİCLE: SEÇİM VAR, CİDDİ ADIM ATILMASI BEKLENMEMELİ
Roj TV stüdyolarına konuk olan isimler arasında bulunan kapatılan DEP’in Diyarbakır eski milletvekili Hatip Dicle de, gelecek yıl cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri bulunduğunu, bu nedenle AKP hükümetinin sorunun çözümü için ciddi adımlar atılmasının beklenmemesi gerektiğini söyledi. Dicle, AB’de çok önemli bir toplantı yaptıklarını, 1 Ekim’den itibaren geçerli son ateşkesin diğerlerinden çok farklı olduğunu öne sürdü. Dicle, terör örgütünün daha önce Türkiye’de cumhurbaşkanı, başbakan veya diğer önemli isimlerden alınan mesajlar üzerine silahlı eylemleri durduğunu, alınan kararın arkasında küresel güçler bulunduğunu ileri sürdü. Dicle, şöyle dedi:
"Sayın Bush’un dediği gibi yeni Ortadoğu politikası söz konusu. ABD bugün devrede. Kürt hareketinin 30 yıllık tecrübe ile yanlış yapmayacağına inanıyorum. Türkiye’deki Kürt muhalefeti sürekli silahla bastırıldı. Bu kez durum farklı. Türkiye bugün sınır ötesi hareket yapamıyor. PKK’nın 2 yıl önce çözüleceğine inananlar vardı, bunun böyle olmadığı görüldü. Türkiye’de AB politikasını ABD’nin desteklediği açıkça görüldü. Türkiye, Kürt sorununun demokratik çözümünü sağlamak zorunda. Bugün Saddam zulmünden kurtulan Güney Kürdistan (Kuzey Irak’ı kast ediyor) gerçeği var. Ortadoğu’nun yeni dizaynında Kürtler çok önemli bir müttefik durumunda. Güney ile zıtlaşmamalı, içerdeki Kürtler’le barışılmalıdır. Devlet adamlarının da bunu okuduğuna inanıyorum."
DİĞER KONUKLARIN GÖRÜŞLERİ
TBMM’de SHP listesinden 19’uncu dönem Erzincan milletvekili seçilen Ali İbrahim Tutu, son dönemde yaşanan olayları, DYP lideri Mehmet Ağar başta olmak üzere yapılan çeşitli açıklamaları daha önce kimsenin hayal bile edemeyeceğini belirtirken, "Türkiye’de bir takım ezberler bozulmaya başladı. Ezberlerin bozulması kolay değil. Bunları yeni bir sürecin başlangıcı olarak görüyorum" dedi.
İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Yusuf Alataş, önceki ateşkes dönemlerinde yapılan hataların tekrar edilmemesini isterken, bu dönemde toplumsal duyarlılığın arttığını ileri sürdü. Alataş, hükümetin tavrın umutları yok eden tavır izlemediğini söyledi,
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Hakan Tahmaz, Türkiye’de milliyetçilik akımlarının ciddi bir tehlikeye gittiği dönemde silahların susmasının çok önemli olduğunu, bunun kalıcı hale getirilmesi gerektiğini belirtirken, ÖDP eski Genel Başkanı Ufuk Uras da, Kürt sorununun ancak, çözümü isteyen iradenin ortaya konulması ile sağlanabileceğini, devletin hükümranlık haklarının tartışılmadığını, silahlar gömülürken barışın filizlenmesi gerektiğini söyledi.
Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu Başkan Yardımcısı Akın Birdal, dünyada ateşkes dönemlerine ilişkin benzer örnek ülkeler olduğunu, daha önce terör örgütü PKK’nın ilan ettiği 4 ateşkesin heba edildiğini iddia ederken, “Geçmişte fırsatlar değerlendirmedi. Şimdi önümüzde çok önemli bir fırsat var" dedi.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, silahlı eylemlerin durdurulması için ilk çağrıyı yaptıklarını, PKK’nın ilan ettiği ateşkes kararının gelecek için önemli ve iyi niyet göstergesi olduğunu savunurken, "Bu karar birlikte yaşam ve Kürtler’in çözümü silahta aramadığının bir ifadesidir" dedi.
BAYDEMİR: GÜVEN BUNALIMI AŞILMALI
Osman Baydemir ise devletin önünde yol haritası olmadığını, bunun Kürtler için dezavantaj olmadığını savundu. Baydemir, toplumun değişik kesimleri ile ortak yol haritası hazırlanabileceğini belirterek şöyle dedi:
"Sayın başbakanın Diyarbakır’daki açıklamalarını çoğumuz ayakta alkışladık. Daha sonra devlet kurumları arasında mutabakat olmadığını gördük. Türkler ve Kürtler’i asgari müşterek noktalarında bir araya getirmek için hareket edebiliriz. Her birimizin çok sayıda kimliği var. Bunları değerlendirmeliyiz. Bu dönemde neler yapılmaması gerektiğini konuşmalıyız. Önümüzdeki zamanın dikensiz gül bahçesi olduğu hissine kapılmamalıyız. Silahlı Kürt muhalefetin duruşunda da stratejik dönüşüm silah bırakma isteğinin topluma anlatılması lazım. 1 Ekim öncesi Türkiye açısından pusulayı kaybetmiş geminin okyanusta seyrine benziyordu. Bu yeni dönemde pek çok tufan, sorunla karşılaşılabilir. Kötümser olmamalı, rehavete düşmemeliyiz, provokasyonlara gelmemeliyiz. Türkiye’de bugün güven bunalımı var. Kürtler ve Türkler arasındaki güven bunalımını aşmaya yönelik çalışmalıyız. Kürt muhalefetinin silahsız, barış ortamında yaşama isteğini her kesime Türk halkına anlatmalıyız."
DİCLE: SEÇİM VAR, CİDDİ ADIM ATILMASI BEKLENMEMELİ
Roj TV stüdyolarına konuk olan isimler arasında bulunan kapatılan DEP’in Diyarbakır eski milletvekili Hatip Dicle de, gelecek yıl cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri bulunduğunu, bu nedenle AKP hükümetinin sorunun çözümü için ciddi adımlar atılmasının beklenmemesi gerektiğini söyledi. Dicle, AB’de çok önemli bir toplantı yaptıklarını, 1 Ekim’den itibaren geçerli son ateşkesin diğerlerinden çok farklı olduğunu öne sürdü. Dicle, terör örgütünün daha önce Türkiye’de cumhurbaşkanı, başbakan veya diğer önemli isimlerden alınan mesajlar üzerine silahlı eylemleri durduğunu, alınan kararın arkasında küresel güçler bulunduğunu ileri sürdü. Dicle, şöyle dedi:
"Sayın Bush’un dediği gibi yeni Ortadoğu politikası söz konusu. ABD bugün devrede. Kürt hareketinin 30 yıllık tecrübe ile yanlış yapmayacağına inanıyorum. Türkiye’deki Kürt muhalefeti sürekli silahla bastırıldı. Bu kez durum farklı. Türkiye bugün sınır ötesi hareket yapamıyor. PKK’nın 2 yıl önce çözüleceğine inananlar vardı, bunun böyle olmadığı görüldü. Türkiye’de AB politikasını ABD’nin desteklediği açıkça görüldü. Türkiye, Kürt sorununun demokratik çözümünü sağlamak zorunda. Bugün Saddam zulmünden kurtulan Güney Kürdistan (Kuzey Irak’ı kast ediyor) gerçeği var. Ortadoğu’nun yeni dizaynında Kürtler çok önemli bir müttefik durumunda. Güney ile zıtlaşmamalı, içerdeki Kürtler’le barışılmalıdır. Devlet adamlarının da bunu okuduğuna inanıyorum."
DİĞER KONUKLARIN GÖRÜŞLERİ
TBMM’de SHP listesinden 19’uncu dönem Erzincan milletvekili seçilen Ali İbrahim Tutu, son dönemde yaşanan olayları, DYP lideri Mehmet Ağar başta olmak üzere yapılan çeşitli açıklamaları daha önce kimsenin hayal bile edemeyeceğini belirtirken, "Türkiye’de bir takım ezberler bozulmaya başladı. Ezberlerin bozulması kolay değil. Bunları yeni bir sürecin başlangıcı olarak görüyorum" dedi.
İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Yusuf Alataş, önceki ateşkes dönemlerinde yapılan hataların tekrar edilmemesini isterken, bu dönemde toplumsal duyarlılığın arttığını ileri sürdü. Alataş, hükümetin tavrın umutları yok eden tavır izlemediğini söyledi,
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Hakan Tahmaz, Türkiye’de milliyetçilik akımlarının ciddi bir tehlikeye gittiği dönemde silahların susmasının çok önemli olduğunu, bunun kalıcı hale getirilmesi gerektiğini belirtirken, ÖDP eski Genel Başkanı Ufuk Uras da, Kürt sorununun ancak, çözümü isteyen iradenin ortaya konulması ile sağlanabileceğini, devletin hükümranlık haklarının tartışılmadığını, silahlar gömülürken barışın filizlenmesi gerektiğini söyledi.
Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu Başkan Yardımcısı Akın Birdal, dünyada ateşkes dönemlerine ilişkin benzer örnek ülkeler olduğunu, daha önce terör örgütü PKK’nın ilan ettiği 4 ateşkesin heba edildiğini iddia ederken, “Geçmişte fırsatlar değerlendirmedi. Şimdi önümüzde çok önemli bir fırsat var" dedi.