Batı'nın yeni ikilemi: Canlanan Osmanlı

Dergide Niall Ferguson imzasıyla yayımlanan, "OrtadoÄŸu'nun Bir Sonraki Ä°kilemi" baÅŸlıklı yazıda, "ABD'nin Büyük OrtadoÄŸu'daki askeri varlığını azaltması noktasında, Cumhuriyetçi baÅŸkan adayları ile BaÅŸkan arasında mutabakat bulunduÄŸu"Âbelirtilerek, "hiç kimsenin yanıtlamak istemediÄŸi sorunun ise ABD'nin buradan çekildikten sonra neler olacağı sorusu olduÄŸu" kaydedildi.

 

Yazıda, bu duruma ilişkin üç olası senaryodan söz edildi. "Mutlu senaryo", ülkelerin ardı ardına Batı demokrasisini kucaklaması ve "kabus senaryosu", ya iç savaş ya da İslami devrimin ortaya çıkması olarak gösterilirken, üçüncü olası senaryonun ise "yeniden canlanmış bir Osmanlı İmparatorluğu" olduğu görüşü dile getirildi.

 

Osmanlı İmparatorluğu'nun 17'nci yüzyıla kadar elde ettiği topraklar ve kapladığı geniş coğrafyanın anlatıldığı yazıda, sonraki iki yüzyılda ise imparatorluğun Balkanlar ve Kuzey Afrika'daki topraklarının büyük bölümünü kaybederek, "Avrupa'nın hasta adamı" haline geldiği ve Birinci Dünya Savaşı sonrasında ise sona ererek, ardından Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu belirtildi.

 

Yazıda, yakın zamana kadar Türkiye'nin AB'ye katılıp katılamayacağı,Âhatta ne zaman katılacağı sorusunun sorulduÄŸu, Türklerin ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hedef gösterdiÄŸi gibi bakışlarını tereddütsüz ÅŸekilde Batı’ya sabitlemiÅŸ göründüğü, "ancak BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın göreve geldiÄŸi 2003 yılından beri bu görüşün deÄŸiÅŸtiÄŸi" savunuldu.

 

ErdoÄŸan'ın Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanlığı döneminde okuduÄŸu bir ÅŸiirden dolayı hapse atıldığı hatırlatılan ve ÅŸiirden alıntılar yapılan yazıda,Â"Açıkça görülüyor ki ErdoÄŸan'ın arzusu, Türkiye'nin sadece agresif bir Müslüman deÄŸil, aynı zamanda bölgesel bir süper güç olduÄŸu Atatürk öncesi döneme dönme yönünde" deÄŸerlendirmesine yer verildi.

 

Yazıda, "Başbakan Erdoğan'ın laikliğin kaleleri yargı, basın ve ordu karşısında kendi gücünü muhtemelen artıracak şekilde anayasayı değiştirmeye yönelik çabası, İsrail'in Gazze'de 'devlet terörizmi' uyguladığı yönünde giderek dozunu artırdığı eleştirileri, Arap Baharının sunduğu fırsatlardan istifade etmeye dönük, Suriye'yi ağır biçimde eleştirmesi, İran'ı kontrol altına alma çabası ve kendisini rol model olarak tanıtması gibi becerikli manevralarının bunu gösterdiği" yorumu yapıldı.

 

ABD BaÅŸkanı Barack Obama'nın yurt dışındaki ilk ziyaretlerinden birini Türkiye’ye yapmasının tesadüf olarak görülemeyeceÄŸi kaydedilen yazıda, AK Parti’nin son seçimleri kazanarak üçüncü kez art arda iktidara gelmesinin de sürpriz olmadığı belirtilerek,Â"Ancak yine de ErdoÄŸan'a daha yakından bakmaya ihtiyacımız var. Çünkü ErdoÄŸan'ın, Türkiye'yi, Kanuni Sultan Süleyman'ın hayran kalacağı ÅŸekilde dönüştürmeyi hayal ettiÄŸinden şüphelenmek için iyi nedenler bulunmakta" ifadeleri kullanıldı.

 

ErdoÄŸan'ın, seçimden sonra yaptığı "balkon konuÅŸması"nda, "Ä°stanbul kadar Saraybosna kazanmıştır; Ä°zmir kadar Beyrut kazanmıştır; Ankara kadar Åžam kazanmıştır; Diyarbakır kadar Ramallah, Nablus, Cenin, Batı Åžeria, Kudüs, Gazze kazanmıştır" ifadelerine atıfta bulunulan yazıda, "ErdoÄŸan bir zamanlar demokrasiyi tramvaya benzeterek, 'Durağınıza geldiÄŸiniz zaman, inersiniz'ÂdemiÅŸti. EÄŸer ErdoÄŸan'ın liderliÄŸi altında istikamet OrtadoÄŸu'da yeni bir Müslüman imparatorluÄŸu ÅŸekline bürünürse, bir sürpriz bizi bekliyor olabilir"Âyorumu yapıldı.