Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2005 00:00
Avrupa Birliği kurucuları Fransa ve Hollanda'da peş peşe yapılan referandumlarda AB Anayasası'nın reddedilmesi, Batı basınında derinlemesine ele alınıyor. Hollanda basını, dün yapılan AB Anayasası referandumunun sonucunun büyük ölçüde, “vatandaş ile politikacılar arasındaki uçurumu ve bir güven krizinin varlığını ortaya koyduğunu” yazdı. De Telegraaf gazetesi, “Korkunç Sonuç” başlığıyla verdiği haberde, hükümet ve parlamentonun yüzde 85'inin savunduğu anayasanın referandumda büyük çoğunlukla reddedilmesinin, AB Anayasası'nın “çöpe atılması” anlamına geldiğini belirtti. Gazete, “hayır” oylarıyla anayasanın reddedilmesinden çok, AB'nin çalışma biçiminde iyileştirmelere gidilmesi gerektiğinin de ortaya konulduğunu yazdı ve son haftalardaki tartışmalarda anayasadan ziyade başka faktörlerin öne çıktığına dikkat çekti. De Volkskrant gazetesi, Hollandalıların anayasaya “hayır” demekle “susturulmuş, köşeye sıkıştırılmış gerçeğin su yüzüne çıkmasını sağladığını” savundu. "HAYIR, UÇURUMU ORTAYA KOYDU"Gazete, parlamentonun yüzde 85 çoğunlukla desteklediği bir anayasaya referandumda halkın yüzde 62 çoğunlukla “hayır” demesinin, “vatandaş ile Lahey yönetimi arasındaki uçurumu da ortaya koyduğunu” vurguladı. Gazete, bu farklılığa Brüksel açısından bakıldığında ise uçurumun daha da büyük olduğunun görüldüğünü ifade etti. Algemeen Dagblad gazetesi ise bu sonuçtan sonra hükümetin görevden ayrılmayı düşünebileceğini, ancak öncelikle Dışişleri Bakanı Bernard Bot'un istifa etmesi gerektiğini savundu. Trouw gazetesi de Lahey'in birçok konuda “AB'nin muhasebecisi gibi çalıştığını” yazdı. “Kim AB ile bu anlayışta çalışırsa çıkan sonuca şaşırmamalı” ifadesini kullanan gazete, siyasette, Pim Fortuyn'ün popülist çıkışından bu yana bir güven krizi yaşandığını savundu. Vatandaşın politikacıya güveninin giderek azaldığını belirten gazete, hükümet ve bütün partilerin referandumdan çıkan sonucu ve bu sonuca yol açan gelişmeleri çok iyi düşünmeleri ve değerlendirmeleri gerektiğini kaydetti. "ORTAK AVRUPA GÖRÜŞÜ PARÇA PARÇA"İngiliz basını, Hollanda'da AB Anayasası için dün yapılan referandumdan yüksek oranda “hayır” sonucu çıkmasını, “Avrupa anayasası fikrinin çöküşü” olarak niteledi. The Guardian gazetesi, bu sonucun “ortak Avrupa görüşünü parça parça ettiğini” yazdı. Gazete, İngiltere'nin dönem başkanlığı sırasında AB'de, Türkiye'nin tam üyeliğinden genişlemeye, bütçe konularından ekonomi politikalarına kadar her konuda son derece sert tartışmalar olacağını öne sürdü. Gazetenin başyazısında da Hollanda'daki referandumun ardından, ”Avrupa anayasası fikrinin öldüğünün, hatta gömüldüğünün söylenebileceği” ifade edildi. AB Anayasası konusunda çok sayıda ülkede itiraz edilen ortak noktalara dikkat çekilen yazıda, Hollanda'nın, AB'nin göçmen politikalarından duyduğu rahatsızlık gibi özel sebepleri de bulunduğu belirtildi. Yazıda, “Derinlerdeki İslam karşıtlığının Hollanda'da Türkiye'nin birlik üyeliğine karşıtlık olarak ortaya çıktığı” da iddia edildi. "İNGİLİZ İÇ POLİTİKASI DA ETKİLENİR"The Daily Telegraph gazetesinin başyazarı da Hollanda'da alınan sonucun İngiliz iç politikasını etkileyeceğini, bunun ardından da Avrupa'nın İngiliz iç politikasında önemli gündem maddesi olmaktan çıkacağını savundu. Başbakan Tony Blair'in İngiltere'de referandumu iptal edebileceği belirtilen yazıda, “Ancak yine de temmuz ayından itibaren 6 ay süreyle AB dönem başkanlığını yaparak bu konuyla yoğun şekilde ilgilenmek zorunda kalacak ve ileride, elde üzerinde anlaşılmış bir metnin olmaması süreci güçleştirecek ve tartışmalı hale getirecek” ifadelerine yer verildi. Times'ın başyazarı da Hollanda'da AB Anayasası'na “indirilen darbenin” Fransa'dakinden çok daha güçlü olduğunu yazdı. Yazıda, Hollanda'daki “hayır” sonucunun ardında 4 önemli sebep bulunduğu, bunlardan birinin de “göç endişesi” olduğu belirtildi. "BLAIR'İN YENİ ZEMİN YARATMA ŞANSI VAR"Yazıda, AB Anayasası konusuyla Türkiye'nin üyeliğinin doğrudan ilişkisi bulunmamasına rağmen Hollanda'da, aralarında etkili Hıristiyan Demokratların da bulunduğu bir kesimin, “Avrupa'nın Hıristiyan mirasına zarar verebilecek bir genişlemeyi reddettikleri” ifade edildi.“Avrupa için şimdi ne olacak?” sorusunu manşetine AB üyesi bütün ülkelerin dillerinden taşıyan Independent gazetesi ise başyazısında gelecekteki en büyük sorumluluğun İngiltere Başbakanı Tony Blair'in omzunda olacağı ifade edildi. Yazıda, Blair'in dönem başkanlığı sırasında yeni bir anlaşma zemini yaratma şansı bulunduğu, halen üzerinde oylamalar yapılan ve iki ülkede reddedilen metnin ise ”öldüğü ve ortadan kalktığı” savunuldu. "BU GELİŞMELER, LİDERLERİN PROBLEMİDİR" Yazıda, “Fransa'daki referandumdan sonra az bir ümit kaldıysa bile, şimdi o da ortadan kalktı” ifadesi kullanılırken, gazetede yer alan bir başka makalede, “Bu gelişmeler Avrupa'da bir krizin göstergesi değil, siyasi liderlerinin problemidir” görüşü savunuldu. Financial Times yazarı Quentin Peel de “Avrupa'nın kredibilitesini artırmak konusundaki en önemli umudunun, büyümek ve genişlemekte yattığını” vurguladı. Peel, “Avrupa'nın kapılarını kapatıp, kendi içine çekilme yaklaşımının, Fransa ve Hollanda'daki referandum sonuçlarıyla bir kez daha ortaya çıktığını” belirtirken, bunun yanlış bir yaklaşım olduğunu anlattı. Genişleme sürecinin, birliğin en başarılı dış politikalarından birini oluşturduğuna işaret eden yazar, “Ne yazık ki bu politika son derece hüzün verici şekilde ucuzlatıldı” ifadesini kullandı. İTALYAN BASININ MANŞETLERİ: AVRUPA'YA TOKAT, DARBE, TEKME Fransa'nın ardından Hollanda'da da hayır oylarının baskın çıkması, İtalya'da bugünkü tüm gazeteler tarafından manşetten verildi. Hollanda'daki referandum sonucu, İtalyanların bugün kutlamakta oldukları Cumhuriyet Bayramı'nın gazetelerin ilk sayfalarında ikinci plana itilmesini de beraberinde getirdi. İtalyan gazetelerinin manşetlerinde, Hollanda'daki referandum sonucu, Avrupa'ya “tokat”, ”darbe” ve “tekme” olarak nitelendi.Corriere della Sera gazetesi, “Hollanda'dan Avrupa'ya yeni bir darbe” manşetiyle çıktı. Spot cümlelerinde ise AB Anayasası konusundaki gelişmeler şu ifadelerle betimlendi: “Fransa'nın ardından bir referandum daha Anayasa'yı sınıfta bıraktı. Gelecek konusunda kaygılı olan Jacque Chirac 'düşünelim' diyor. Hollanda'da AB Anayasası'na hayır diyenlerin oranı yüzde 60'ın üzerinde. Londra'dan Paris'e varana dek, kötümserlik artıyor”."AB ANAYASASI'NA KARŞI OYBİRLİĞİ"La Repubblica gazetesi ise Hollanda'daki hayır oylarının çokluğuna da işaret eden bir manşet kullanarak, “Hollanda'da AB Anayasası'na karşı oybirliği” ifadesini kullandı. Üst başlıkta ise “Fransa'nın ardından Hollanda'dan da Anayasa'ya zayıf not. Yüzde 63 oranında hayır” denildi.Alt başlıkta Fransa Cumhurbaşkanı Chirac'ın Avrupalı liderlere bir mektup yazarak, “Anayasa'yı onama işlemlerini durdurmayın” dediği belirtildi.Il Messaggero gazetesi “AB Anayasası'na Hollanda'dan hayır” manşetini kullanırken, sol görüşlü gazetelerden Il Manifesto ”Avrupa'ya ikinci nakavt da Hollanda'dan” başlığını kullandı.“Hollanda'dan da hayır, Avrupa darmadağın” manşetiyle çıkan Il Giornale gazetesinin spotunda ise şu cümlelere yer verildi: “Oyların yüzde 63'ünü, AB Ananayası'na karşı çıkanlar oluşturuyor. Brüksel'e göre kriz son derece ciddi”.Libero gazetesi “Avrupa'ya bir tekme daha” demekle yetinirken, İtalyan Katolik Piskoposlar Kurulu'nun resmi yayın organı Avvenire gazetesi ise “Avrupa'ya yeni bir darbe: Hollanda'dan da hayır” diye manşet attı."EURO İLE HALKA İHANET ETTİLER"İtalya'da ayrılıkçı söylemleriyle dikkati çeken Kuzey Birliği Partisi'nin (KBP) resmi yayın organı Padania gazetesinin manşetinde ise “Brüksel'e bir tokat da Hollanda'dan” ifadesi yer aldı. Bu gazetenin ikinci manşette de İtalya'nın Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle yine AB temasını işlemesi dikkati çekti. “2 Haziran: Satılık bir cumhuriyetin bayramı” manşetiyle sunulan haberin spotunda, KBP'nin de koalisyon ortağı olduğu merkezi hükümet kastedilerek, “Avrupa Anayasası ve Euro ile halka ihanet ettiler” ifadeleri kullanıldı.YUNAN BASINI: ANAYASAYA VEDA Yunan basını Fransa'nın ardından Hollanda'nın da referandumunda “Hayır” demesinin Avrupa Anayasası'na veda anlamına geldiği yorumunu yaptı. Hollandalıların, AB bütçesine yaptıkları büyük katkıya rağmen genişlemiş birlik içindeki etkilerini kaybetmeleri nedeniyle ve Türkiye'nin üyeliğine karşı oldukları için olumsuz oy kullandığını savunan gazeteler, bu aşamada AB liderlerinin büyük bir olasılıkla anayasa onay sürecini bir süre durdurma kararı almalarının beklendiğini kaydettiler. "TÜRKİYE'NİN ENGELLENMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL"Fransız ve Hollanda halklarının işsizlik korkusu, genişleme, göçmenlerin getireceği belirsizlik ve milli kimliklerini kaybetme olasılığı gibi endişeleri paylaştıklarını belirten Yunan basını, Brüksel'in aldığı kararları yeterli bir biçimde halklara aktaramadığı, mevcut sistemin de büyük tepki yarattığını yazdı. Bu aşamada Türkiye'nin 3 Ekim'de AB ile üyelik müzakerelerine başlamasının engellenmesinin söz konusu olmadığını da yazan gazeteler, ancak müzakere sürecinde Türkiye'nin işinin iyice zorlaştırılacağının kesin olduğunu da iddia ettiler.
button