OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 14, 2005 00:00
Avrupa gazeteleri bugün özellikle saldırganların Ä°ngiltere vatandaşı Müslümanlar olduÄŸunun ortaya çıkmasının ardından toplumlar arası bir gerginliÄŸin nasıl engelleneceÄŸi üzerinde duruyor.Financial Times gazetesinin bugünkü manÅŸeti: "Blair, radikal Müslümanlara karşı harekete geçiyor."Gazetede, BaÅŸbakan Tony Blair'in dün Avam Kamarası'nda yaptığı konuÅŸma sırasında verdiÄŸi vaadler ayrıntılarıyla anlatılıyor."Blair, terör faaliyetlerini teÅŸvik eden ya da bunları kışkırtan radikal Ä°slamcı din adamlarının sınır dışı edilmeleri için acil hareket sözü verdi. BaÅŸbakan, Ä°ngiltere'deki Müslüman toplumla diyalogu güçlendirme çabalarını da arttırmak için adım attı ve 'Ä°slam'ın ılımlı ve gerçek sesinin duyurulması' için uluslararası çaba sarfedilmesi çaÄŸrısında bulundu. Blair, din adamlarına teröristlerin sergilediÄŸi 'Ä°slam dininin zehirli ve sapkın yorumuna' karşı çıkmaları için cesaret verdi."Independent yazarı Simon Carr da, bugünkü yazısında "Kuran'ı yeniden yorumlayacak biri varsa, o da Tony Blair'dir" diyor."Blair, 'Ilımlı Ä°slam, Ä°slam'ın gerçek sesidir' dediÄŸinde, aslında sadece ılımlıların görüşünü yansıtmış oluyor. Ilımlı Ä°slam görüşünün yayılıp yayılmaması ve Kuran anayasasının deÄŸiÅŸip deÄŸiÅŸmemesi ona baÄŸlı olacak. Bunu İşçi Partisi'nde yaptı. Dolayısıyla böyle bir ÅŸeyi yapabilecek biri varsa, o da Blair'dir"MÃœSLÃœMANLAR'DAN ÖZELEÅžTÄ°RÄ°Saldırganların Müslüman olduklarının ortaya çıkması, Ä°ngiltere'deki Müslüman toplumunda bir özeleÅŸtiri dalgasını da baÅŸlattı. Avam Kamarası'nda dün konuÅŸan Müslüman milletvekili Åžahid Malik'in sözleri Guardian'ın baÅŸyazısına taşınıyor:"İşçi Partisi milletvekili Åžahid Malik, Müslümanların kendi toplumlarına ayna tutmak için yeterince çaba sarfetmediÄŸini kabul etti. Malik, "Orada aşırılık var. Ama bununla ilgilenmek için yeterince gayret göstermedik. Kınamak yeterli deÄŸil. Ä°ngiltereli Müslümanlar ÅŸeytanın sesine karşı koymaya hazır olmalıdır' diyor."Independent gazetesinin baÅŸyazısında ise ÅŸu ifadeler yer alıyor:"Şüphe ÅŸimdi kaçınılmaz olarak Asyalı genç erkeklerde odaklanacak. Güvenlik birimleri potansiyel tehditleri belirlemeleri için teÅŸvik edilecek. Sonuçta, tamamen masum kiÅŸilerin taciz edilmesi ve toplumlar arası gerilimin artması muhtemel." 'ETRAFIMIZA DUVAR ÖREMEYÄ°Z'Guardian'da yazan Madeleine Bunting ise şöyle soruyor yazısında:"Müslümanlara bir teklif sunulmuÅŸ gibi görünüyor: Bundan sonra kendilerine yeniden güven duyulması karşılığında, düzenli olarak birilerinin kafa derilerini sunma bedeli ödeyecekler. Peki eÄŸer yeÄŸeniniz bir anda sakal uzatmaya ve camiyi biraz daha sık ziyaret etmeye baÅŸlarsa, bundan polisi haberdar etmeniz mi beklenecek?"Financial Times yazarı Quentin Peel ise terörle mücadele kapsamında özgürlüklerin sınırlanmaması gerektiÄŸine iÅŸaret ediyor."Ä°srail'de yapmaya çalıştıkları gibi, etrafımıza duvar öremeyiz. Her otobüse, ya da her metro istasyonunun giriÅŸine metal detektörler yerleÅŸtiremeyiz. Hedeflerin nasıl ve nereye kadar korunacağının açık bir sınırı var."Peel, yazısında Müslümanların üzerine yüklenen ağır sorumluluÄŸa da dikkat çekiyor."Ilımlı Müslüman liderler, kuÅŸkusuz Ä°ngiliz Ulusal Partisi'nin ırkçıları tarafından yönlendirilecek beyaz Ä°ngiltere'nin tepkisine maruz kalmadan, toplumları içindeki aşırılık yanlılarını tespit etmek ve bu kiÅŸileri dışlamak göreviyle karşı karşıya."Yüzde 80 Bush ve Blair'e inanmıyorFinancial Times gazetesinde, Ä°ngiltere'nin Müslüman toplumu nezdinde geçen yıl yapılan iki kamuoyu yoklamasının sonuçları yer buluyor. Ayrıntılar kısaca şöyle:"Ä°ngiltere vatandaşı olmakla Ä°slami deÄŸerler arasında ciddi bir çeliÅŸki yok" diyenlerin oranı yüzde 46.Yoklamaya katılanların yüzde 42'si Ä°ngiliz toplumunun Müslümanlara saygı göstermediÄŸini düşünüyor.Bush ve Blair'in "Teröre karşı savaÅŸ, Ä°slam'a karşı savaÅŸ deÄŸildir" sözlerine inanmayanların oranıysa yüzde 80.Guardian gazetesinde yer alan Seumas Milne imzalı yorumda ise, terörün Irak'la iliÅŸkisi olduÄŸunu reddetmenin ölenlere saygısızlık olduÄŸu savunuluyor.Yazıda özetle şöyle deniyor:"Irak ve Afganistan'ı iÅŸgal edenler, El Kaide ve destekçilerinin karşılanması hatta üzerinde konuÅŸulması dahi mümkün olmayan talepleri olduÄŸunu, bu kiÅŸilerin Batılı hayat biçimine ve özgürlüğe karşı duydukları nefretle hareket ettiklerini savundu. "Ancak geçen yıl Suudi Arabistan'daki El Kaide saldırısı sonucu sakat kalan BBC güvenlik muhabiri Frank Gardner, aşırı Ä°slamcıları asıl rahatsız eden ÅŸeyin Batılı hükümetlerin izlediÄŸi politikalar ve özellikle Müslüman topraklarında, Irak ve Afganistan'daki Batılı askerlerin varlığı olduÄŸunu söylüyor. "Usame Bin Ladin de, bir video kasedinde El Kaide'nin Batı'nın özgürlüğünden mi nefret ettiÄŸi sorusuna karşılık olarak, 'Neden Ä°sveç'e saldırmıyoruz?' diye sormuÅŸtu."'BATI TERÖRLE SAVAÅžMIYOR'Avusturya'da yayımlanan Der Standard gazetesi de, Londra saldırılarının Batı'nın terörle mücadelesinde yenik düştüğüne iÅŸaret ettiÄŸini yazıyor. "Batı terörle deÄŸil teröristlerle, aşırılığın nedenleriyle deÄŸil sonuçlarıyla savaşıyor"diyor gazete.Ä°sviçre'de yayımlanan Le Temps gazetesi ise bir uyarıda bulunuyor:"EÄŸer Müslüman göçmenler yarı gettolarda yaÅŸamaya devam ederse, kendi içlerine kapanır ya da kendi toplumlarında kısılmak zorunda kalırlarsa, öfkelerine Irak savaşı haricinde de nedenler bulacaklardır."Â
button