Güncelleme Tarihi:
Açıklamada mahkemenin 12 Ocak 2011 tarihinde yapılan duruşmada, Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Daire Başkanlığı'nca işletilen internet siteleriyle ilgili bilgisayarların imajlarının bulunduğu hard disklerin incelenmesine karar verildiği anımsatıldı. Harddiskleri inceleyerek bir ön rapor hazırlayan Naip Hakim Hüsnü Çalmuk'un söz konusu raporu 12 Aralık 2012 tarihinde mahkemeye sunduğu belirtilen açıklamada, "İnceleme yaklaşık iki yıl sürmüştür. Delillerin toplanmamış olması ve delillere etki yapılabileceği iddiasının tutukluluk durumunun devamı kararlarında bir gerekçe olarak kullanıldığı göz önüne alınırsa, geçen bu iki yılın önemi kolaylıkla görülebilir. Ön raporda yer alan konular medyada bazı kişiler tarafından “İnternet Andıcı" ile irtibatlandırılmaya çalışılmaktadır. Ama bu doğru değildir. Çünkü, ön raporda yer alan 41 adet ekin bir çoğunda tarih bulunmamaktadır. Kaldı ki, ekteki konular içerik olarak incelendiğinde de üzerinde yorum yapılan konuların, müvekkillerimizin görev döneminde olmadığı kolaylıkla anlaşılabilir" ifadelerine yer verildi.
"İNTERNET ANDICI TEK BİR KONUDAN MEYDANA GELMEMEKTEDİR"
"Kamuoyunda İnternet Andıcı olarak bilinen dava tek bir iddianameden ve tek bir konudan da meydana gelmemektedir" denilen açıklamada şunlar belirtildi: "Birleştirilmiş 3 iddianame ve farklı konular bulunmaktadır. İddianameler ve sanıkları şöyledir:
a. İddia edilen İrtica ile Mücadele Eylem Planı İddianamesi: Sanıkları: Dursun Çiçek, Bedrettin Dalan, Serdar Öztürk, Ufuk Akkaya, Deniz Yıldırım.
b.İnternet Andıcı Birinci İddianamesi:
Sanıkları: Hasan Iğsız, Mehmet Eröz, İsmail Hakkı Pekin, Hıfzı Çubuklu, Alaettin Sevim’in aralarında bulunduğu 22 kişi Nusret Taşdeler ise Genelkurmay Başkanlığı Karargahında 2007 yılında hazırlandığı iddia edilen “Bilgi Destek Planı" nedeniyle sanık durumundadır.
c.İnternet Andıcı İkinci İddianamesi: Sanıkları: İlker Başbuğ"
"İNTERNET ANDICI'NIN İÇİNDE SUÇ TEŞKİL EDECEK HİÇBİR ŞEY YOKTUR"
İnternet Andıcı'nın medyada bilerek veya bilmeyerek saptırılarak kullanıldığı savunulan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "Andıç, 2009 yılında yeni sitelerin 5651 sayılı yasaya uygun olarak kurulması için hazırlanmış bir onay belgesidir. Bu andıcın yıllar önce kurulmuş ve işletilmiş ve 04 Şubat 2009 tarihinde de kapatılmış 42 adet site ile hiçbir ilgisi yoktur. Andıç yasal ancak tamamlanmamış bir onay belgesidir. İçinde suç teşkil edecek hiçbir şey yoktur. Bu Andıç ile kurulması düşünülen sitelerde, aktif faaliyete geçirilmeden, 19 Haziran 2009’da bu çalışmaya da son verilmiştir. Dolayısıyla da 30 Ağustos 2008 – 30 Ağustos 2010 döneminde internet siteleri üzerinden kara propaganda yapılması söz konusu değildir.Yalnızca, 2 sayfadan ibaret olan bu andıcı okumadan amacını bilerek saptırmanın, vicdani ve her şeyden önce de ahlaki sorumluluğu olacaktır."
"ASKERİ SAVCILIK İRTİCA İLE MÜCADELE EYLEM PLANI'NIN GENELKURMAY KARARGAHINDA HAZIRLANMADIĞINI TESPİT ETMİŞTİR"
12 Haziran 2009’da iddia edilen İrtica İle Mücadele Eylem Planı’nın basında yer almasının ardından Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından aynı gün soruşturma açıldığı kaydedilen açıklamada "Savcılık soruşturma neticesinde, böyle bir planın hazırlanması için sıralı amirler tarafından bir emir verilmediğini ve böyle bir planın da Genelkurmay Başkanlığı Karargahında hazırlanmadığını tespit etmiştir. Askeri Savcılık bu sonuçlara bilgisayar imajları üzerinden yapılan inceleme sonucunda ulaşmıştır. 12 Aralık 2012 günü mahkemeye sunulan ön rapor da bu hususu teyit etmektedir. Mahkeme sunulan rapordan hareket ederek, değerlendirme yapanlar, özellikle müvekkillerimizin görev dönemlerini göz önünde bulundurmalarının uygun olacağını düşünmekteyiz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur" denildi.