Başbakan'dan iddialara sert yanıt

Güncelleme Tarihi:

Başbakandan iddialara sert yanıt
Oluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2008 17:57

TBMM'deki 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi görüşmeleri sert tartışmaların yanında renkli görüntülere de sahne oldu. Muhalefet liderleri Başbakan Erdoğan ve Hükümeti sert bir şekilde eleştirirken, Başbakan Erdoğan'ın bu eleştirilere cevabı yine aynı sertlikte oldu.

Haberin Devamı

TBMM'DEKİ BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDEN RENKLİ GÖRÜNTÜLER - FOTO GALERİ

 

Deniz Baykal Başbakan Erdoğan'ı böyle eleştirdi

 

Devlet Bahçeli hükümete yüklendi

 

Muhalefetin bütçeye ve gündemdeki konulara ilişkin eleştirilerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yanıt verdi.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bütçe görüşmeleri sırasında CHP lideri Baykal ve MHP lideri Bahçeli’nin bütçeyle ilgili eleştirilerini yanıtladı. İşte Erdoğan’ın konuşmalarından satır başları:


"2009 BÜTÇESİ, KÜRESEL FİNANS KRİZİNİ TÜRKİYE İÇİN FIRSATA DÖNÜŞTÜRME BÜTÇESİDİR"

2009 bütçesinin Türkiye'nin potansiyelini ortaya çıkardığını belirten Erdoğan,"2009 yılı bütçesi küresel finans krizinin Türkiye için fırsata dönüştürme bütçesidir.Bu bütçe ile insanımızın eğitim ve sağlık ihtiyacını karşılamaya devam ediyoruz.Yoksulluk ile mücadelemizi hız kesmeden sürdürüyoruz. Çitfçiye, emekliye ve reel kesime destek vermeye devam ediyoruz.Yatırımlara devam ediyoruz. Bunu göremeyenler var. Gözleri var ama görmek istemiyorlar.Milletin umudunu karartmaya çalışanlar, başarımıza kulp takanlar oldu."dedi.

Haberin Devamı

"ÖNÜMÜZÜ KESMEYE ÇALIŞTILAR"

Türkiye'nin son 6 yılda en büyük kazancının 'özgüvenin yeniden tesis edilmesi' olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, şunları söyledi;

"Siyasetçiye güven yerlerde sürünüyordu.Bu güveni yeniden tesis ettik.Türkiye dışarda kaybolan itibarını iade ettik.Demokrasiyi, insan haklarını, güveni ve demokrasiyi güçlendirdik.70 milyon vatandaşımıza aynı gözle baktık.Hiçbirini dışlamadık.Ülkemizin her köşesine hizmet götürme gayreti içinde olduk.Belediyelerimiz arasında asla ayrımcılık yapmadık.Asla belli kesimlerin iktidarı olmadık.İşçinin de işverenin de hükümeti olduk.Seçim dönemleri dahil popülizme prim vermedik.Onun için yüzde 47 ile iktidara devam ettik.Attığımız adımlarda engellerle karşılaştık.Haksız ithamlara maruz kaldık.Her türlü yöntemi kullanarak önümüzü kesmek isteyenler oldu.Türkiye'nin büyümesinden güçlenmesinden rahatsızlık duyanlar oldu. AK Parti'nin kaybetmesi için Türkiye'nin kaybetmesini isteyenler oldu.Türkiye kazacaksa biz kaybetmeye hazırız.

Haberin Devamı

DTP'YE SERT TEPKİ

Halkımız arasına nifak tohumu ekenler çıktı.Biz güven ve istikrara vurgu yaparken kriz tellallığı yapanlar oldu.Bunlar bizi yıldırmadı.Biz milletimizin taktirine sonuna kadar inanıyoruz ve gücümüzü milletimizden alıyoruz.

Bütün bölgeleri geziyorum.Bu ülkenin Başbakanını, bu ülkenin herhangi bir ilinde görmek istemeyenler de çıktı bu kutsal çatının altında. Orada T.C. Başbakanı olarak demokratik hakkımızı kullanırken bunu hazmedemeyenler arabaları yaktılar.Partimin teşkilatının camını indirdiler.Bu mu demokrasi? Bu mu özgürlük?Bu mu insan hakları? Özgürlük bu yolla alınmaz.Demokrasi bu yolla elde edilmez. Demokrasinin yolu sandıktır, oradan çıkacaksın.

Haberin Devamı

BAYKAL'IN GRAFİKLİ SUNUMUNA YANIT VERDİ

Bazı kesimler ekonomik kriz karşısında ülkemizde karamsarlık pompalaya çalıştı.Hala da devam ediyorlar.Az önce grafikleri gördük ya bende göstereyim mi grafikleri?Bizde de var.Baykal az önce 'Bu yükselen dönemlerde dünyadaki likitide olayı olumlu istikamette seyrediyordu.Bundan dolayı Türkiye büyümede hedefin üstünde netice yakaladı' dedi. Şimdi likitide sıkıntısı var demiyorda ulusal anlamda Türkiye'de kriz var diyor.Dürüst olalım.Büyüme bir hedeftir.Hedefin altında da kalabilirsiniz.Bu dünyadaki şartlarla bağlantılı olan konudur. Biz bu küresel finans krizini nasıl görmezden gelebiliriz? Bu kriz 2008'de başlamadı, 2007'nin ortalarında başladı.Bu bizi etkileyecek tabiki.Teğet geçer dedim.Bunu da size ezberlettim.Geometri dersi vermek lazım.Teğet geçer demek dokundurmaktır zaten. Küresel ölçekte bir krizin Türkiye'ye etkilemesi son derece doğaldır.İlk günden itibaren bittik havasına girenler oldu.Yapılan açıklamalar sorumluluktan uzak şekilde ortaya konuldu.Hemen hükümetimizi sorunlu tutmaya başladılar.

Haberin Devamı

"KRİZİN SORUMLUSU HÜKÜMET DEĞİL"

Bu kriz Türkiye'nin krizi değildir.Hükümeti, bu krizin sorumlusu olarak göstermeye çalışanlar, küresel krizi kendileri için ranta çevirmeye çalışanlar yanlış içindedir.Hükümetin tedbir almakta gecikdiği yönünde insafsız yorumlar var. Hükümet son derece dikkatli bir yaklaşım içinde oldu.Hükümetimiz gerekli tedbirleri almakta son derece kararlı bir tutum sergilemiştir."

IMF İLE ANLAŞMA

Kriz karşısında alınan tedbirleri madde madde sıralayan Erdoğan,"Ekonomimizin ihtiyaç duyacağı finansman kaynaklarını arttırmak için yürütülen çalışmalara hız kazandırdık.Varlık Yasasını çıkardık.IMF ile ilişkilerimiz önemli bir konu.IMF ile görüşmeleri ülkemizin menfaatlerimizi en üst seviyede dikkate alan çerçevede yürütüyoruz.IMF konusu sadece Tayyip Erdoğan'ın konusuymuş gibi gündeme geliyor.Baykal geçenlerde 'IMF ile anlaşmaya geçiktirdiler.Geç kaldıkları için IMF'nin maliyeti arttı.' dedi.Baykal, IMF ile anlaşma yapmamız gerektiğini tespit ediyor.Teşekkür ediyorum. Bizim IMF ile Mayıs ayında anlaşma yapmamız gerekir dedik.

Haberin Devamı

Biz niye anlaşmaya yapmadık? Görüşmeler devam ediyor.Ülkemizin menfaatini kimseye yedirtmeyiz.Biz IMF'in ortaklarından birtanesiyiz.IMF sadece kendisinden para almak için kapısı çalınan uluslararası kuruluş değildir.IMF bir akreditasyon kuruluşudur. Bizden önceki hükümet IMF'ye çok ciddi borçlandı.Biz Türkiye'nin ümüğünü sıktırmayız.Ama sizler sıktırdınız.

"AMBALAJI GEREKSİZ BULDUK"

Hükümet paket açıklamıyor dendi.İnsaf...30'ya yakın madde açıkladım az önce.Siz herhalde ambalajlı paket beklediniz. Biz ambalajı gereksiz bulduk.Bunu ambalajsız hayata geçirelim dedik.Biz bu tedbirleri alırken devlete yük bindirdik mi?Hayır.Karşılığı olmayan para bastık mı? Hayır. Göreve geldiğimde 10.3 işsiz vardı, şu anda da 10.3 işsiz var.TÜİK'in yalan yanlış rakamlar açıkladığını söylemeye kimsenin hakkı yoktur.Rakamları söyledim, Halep orada ise arşın TBMM çatısı altında..."

CHP SIRALARINDAN SIK SIK LAF ATILDI

CHP sıralarından kendisine laf atılmasına tepki gösteren Erdoğan,"Çok ayıp, şık değil bunlar.Lütfen şu kubbenin çatısına yakışan şeyleri konuşun.Çirkin laflar atarak bir yere varamazsınız"dedi.

DTP İLE SERT ATIŞMA

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü;

"Şu anda üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı.Rahatsızlığınız buradan geliyor.Siz bunları yapacak durumda değilsiniz.Bu ülkede sadece kimlik siyaseti yaparak bu ülkenin hiçbir yerine ne okul ne hastane kazandırabilirsiniz.Ben Hakkari'ye okul, hastane açmaya gidiyorum bakıyorum ki, şehirde sezsizlik var...Vatandaş tehdit edilmiş.Demokrasi bu mu? Özgürlük bu mu?Vatanı sevmek bu mu? Soruyorum...

Bahçeli'nin söylediklerini paylaşıyorum, farklı düşünmüyorum.Biz millet kavramını vatan kavramını biryerlere yedirtmeyiz.Bu vatanı da kusura bakmayın böldürtmeyiz.Toplantılarımızda bayrağımızı değil de farklı bayrakları getirenler kendilerini çek etmesi lazım. Tehditlerle bir yere varamazsınız.Tehdit etmek sureti ile oy topluyorsunuz.Demokrasinin yolu oradan geçmiyor.Hak aramanın yolu tatlı dille konuşmaktan geçiyor.Bunu yapında göreyim.

"YA SEV YA TERK ET' DEMEDİM"

Hakkari'deki konuşmamda 'ya sev ya terk et' diye bir konuşmam yoktur.Siz bu ülkede Nazizmi hortlattınız.Ben terör örgütünü kastettim. Sende onlar gibi düşünüyorsan ben sana ne söyleyeyim.Halka hakaret eden bir parti olsaydık bölgenin birinci partisi biz olmazdık.Gücünüz yetiyorsa parti olarak seçime girin.

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!