Güncelleme Tarihi:
Başbakan Erdoğan konuşmasında gündeme dair önemli mesajlar verdi.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları,
Allah bu güzel ülkeye zeval vermesin. Taşıyamayacağı yükü yüklemesin. Sevgili Giresunlular biz ülke olarak millet olarak çok büyük acılar yaşadık. Çok büyük badireler atlattık. Kanımızı vererek, canımızı vererek, dedelerimizi, ninelerimizi hatta kadınlarımızı çocuklarımızı şehit vererek istiklalimizi kazandık. Biz istiklale aşık bir milletiz. Ne diyor istiklal marşı? Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal. ,
"O ELLERİ KIRARIZ"
Birileri varsın kula tapmaya devam etsin. Bizim ubudiyet anlayışımızda kula kulluk yoktur. Şunu da dost düşman çok iyi bilsin. Eğer istiklalimize el uzatan olursa, eğer bu ülkeye el uzatan olursa, eğer bu ülkeyi karıştırmak için kirli tuzaklar kurulursa, biz evet o elleri kırarız. Biz o tuzakları bozarız.
"HERKES HADDİNİ BİLECEK"
Bir takım kirli eller benim bu güzel ülkemde kaos çıkaramaz. Hangi örgütü kullanırlarsa kullansınlar. Hangi maşayı kullanırlarsa, hangi ajanı, haini kullanırlarsa kullansınlar, bu millet istiklali uğruna o uluslararası örgütlere de gereken cevabı gerektiği gibi vermesini bilir. Kardeşlerim herkes haddini bilecek. Sizin karşınızda Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. sizin karşınızda asırlardır kutlu bir yürüyüş yapan millet var. Türkiye artık o eski Türkiye değil. Türkiye karanlık odakların onların maşa örgütlerinin hainlerin ajanların gelip istedikleri gibi davranabilecekleri bir ülke değil. bunlar eskiden kaldı.
"KİMSE BU MİLLETİN BOYNUNA ALTIN LALE TAKAMAZ"
Bunlar 27 Mayıs’ta 12 Eylül’de 28 Şubat’ta kaldı. Bu millet uyandı. Güçlendi, hiç kimse bu ülkeye bu millete diz çöktüremez. Tarih boyunca olmadı, bundan sonra da hiç kimse bu milletin boynuna altın lale takamaz.
Bir haftadır yargıdaki emniyetteki bir odaklar eliyle, Türkiye’de bir komplo uygulamaya kondu. Yolsuzluk kisvesi altında, son derece hukuksuz, çirkin, aynı zamanda da son derece karanlık bir tuzak kuruluyor. Ben burada söylüyorum, yolsuzluk bu işin sadece kılıfıdır ve bizim yolsuzluk konusundaki hassasiyetimiz zaten bellidir.
Oluşturmak istedikleri algıya sakın ha itibar etmeyin. Bir takım gazetelerin, bir takım ajanların hukuku çiğneyerek yayınladıkları görüntülere, fotoğraflara, attıkları manşetlere, kullandıkları dile, yaptıkları montajla sosyal medyadaki görüntülere asla aldanmayınız.
“FAİZ YÜZDE 63’TÜ”
Bu tuzağın amacı başka. Şimdi burada Giresun’da size küçük bir hesap yapacağım. Biz göreve geldiğimizde devletin borçlanma faizi neydi biliyor musunuz? Yüzde 63. yani sen çalışıyorsun, benim Giresunlu kardeşim fındık topluyor durmadan usanmadan. Ondan sonra gidiyor devletin borçlanma faizine adeta bunu yatırıyor. Peki biz ne yaptık? Faiz oranını yüzde 4,5’lara kadar çektik. Hazmedemediler. Gezi olaylarıyla birden rekora giderken maalesef bu faiz yeniden yükselmeye başladı. Enflasyon yüzde 30’du, 6-7’lere düşürdük. Göreve geldik milli gelirimiz neydi 230 milyar dolar. Şimdi 800 milyar dolara yaklaştık onu aşıyoruz. Düşünebiliyor musunuz 79 senede 230 milyar dolar, ama biz bunu getirdik şu 10 senede 800 milyar dolara ulaştırdık. Bunlarda göz var ama görmüyor, kulak var ama duymuyor, dil var hakkı söylemiyor. Bunlar sadece iftira atarlar. Bunların iftiradan başka mesleği sanatı yok.
“DERS KİTAPLARINI ÜCRETSİZ DAĞITTIK”
Fakirin elinden tutuyor, engelli kardeşime, üniversite öğrencilerine biz bu bursları verebiliyoruz. Evinde engelliye bakana ücret vermek diye bir şey var mıydı? İşte biz bunu yaptık. Bunu yaptığımız için mi yolsuzluk içine düştük? Bütün okullarda biz sıraların üzerine ücretsiz kitapları koyduğumuz için mi yolsuzluk mu yaptık? Paramızla kitap bulamıyorduk kitap. Doktor ilaç verir, SGK Genel Müdürü beyefendi, CHP’nin genel müdürü, biz zamanında ilaç bulamıyorduk ilaç. Bunların eline beş tane koyun var kaybedip gelirler. Bunlar kim ülkeyi yönetmek kim? Bu haber Hürriyet'ten alınmıştır
"TÜRKİYE 642 MİLYAR KAZANDI”
Şimdi bunlardan tabi rahatsız oluyorlar, nasıl olmasınlar? 11 yılda Türkiye faizi düşürüyor, 642 milyar lira kazanıyor. Şu anda faiz lobisi kuduruyor, çünkü bu onların cebinde olacaktı. Bunlar 642 milyar lirayı kaybetti, işte mesele bu. Kaybettikleri o faizi geri almak istiyorlar. Türkiye’yi yağmalamak, sömürmek istiyorlar. Eğer bu dönemde kim olursa olsun, biz babamızın oğlu olsa devletin malını çalıyorsa bunun hesabını sorarız. Bizim böyle bir derdimiz yok.
Ve biraz sonra değineceğim bir konu var. İstikrarı kimsenin bozmasına biz müsaade etmeyiz. Güven ortamını bozmalarına müsaade etmeyiz. Bunlar huzuru bozmak istiyorlar, terörü geri getirmek istiyorlar.
“EY GENEL MÜDÜR…”
Ne yazık ki Türkiye içindeki bir takım örgütler de bu kirli tuzakta maşa oldu, destek verdiler. Bu tezgahın değirmenine su taşıdılar. Şimdi ana muhalefetin genel müdürü çıkmış, buraya dikkat edin. Yargıdaki emniyetteki hukuksuzlukları savunuyor. Ve diyor ki “76 milyon sizin arkanızda. Ey genel müdür, ama bu temizlerden değil. Bunda her numara vardı. Bu Rahşan affıyla işi kurtardı. Şimdi ben soruyorum. Ey ana muhalefetin genel müdürü, adını ağzıma almayacağım dedim ya. Yahu Silivri’deki mahkemeye hakaret eden bu genel müdür değil miydi? Silivri’ye gidip de kendi arkadaşlarını ziyaret etmek suretiyle, yargı da baskı oluşturmak isteyen kendisi değil miydi? Hakimlere savcılara hakaretler yağdıran bu genel müdür değil miydi?
“ELİNDE TESPİH KÜLHANBEYİ GİBİ… BENİM POLİSİME YAKIŞMAZ”
Milletvekili polise, bunun milletvekili benim polisime, affınıza sığınıyorum, ana avrat söven bu CHP’nin milletvekilleri değil miydi? Kendi milletvekili eline taş alıp polise atıyordu. Bu genel müdür o zaman polise sahip çıkmıyor. Şimdi çıkmış çeteleri savunuyor. Polis görevlendiriliyor, operasyona gidiyor. Bir polis operasyona da gitse, operasyonda girdiği ofiste ya da evde bacak bacak üstüne atmak suretiyle, eline bir tesbih külhanbeyi gibi orada duramaz. Polis de olsa, çünkü sen görevin neyse onu yapacaksın. Oraya gideceksin, elinde tespih külhanbey gibi, nedir o yahu? Bu benim polisime yakışmaz. Bu Türk polisine yakışmaz. İster yürütmede olsun, ister yargıda olsun bu yanlışları yapanlar da karşılarında bizi bulacaklardır.
Burada benim bakanlarımı lekelemek için bu adımları atanlara, millet bu tuzakları bozacaktır. Bu haber Hürriyet'ten alınmıştır
“NEREDE ÇETE VARSA CHP’Yİ YANINDA BULURSUNUZ”
Nerede çete varsa, kirli örgüt varsa, CHP’yi onun yanında bulursunuz, onun arkasında bulursunuz. Şu anda da yıllardır hakaret ettikleri işte bu çetenin arkasında saf tuttular. Bu kirli örgütün arkasında vagon oldu. benim milletim bu kirli ittifakı affetmez. CHP yolsuzluk görmek istiyorsa yanı başındakilere baksın. CHP Genel müdürü yolsuzluk görmek istiyorsa, dosyasını raftan indirdiği şimdi de aday yapmaya çalıştıkları kişilere baksın. O kılıf biz o meseleyi hallederiz, gereği neyse yaparız. Hiç merak etmeyin. Ama buradaki asıl mesele Türkiye, büyük Türkiye meselesi.
“İRİ OLACAĞIZ, DİRİ OLACAĞIZ, BERABER OLACAĞIZ”
Geliyorum bir başka konuya. Allah’a hamd olsun. terörle mücadelemiz devam ediyor. Ben sizden çözüm sürecine çok farklı bir destek bekliyorum. Yani Giresun çözüm sürecinde bizim yanımızda yer almalıdır. Bizim yanımızda yer almalıdır. Biz Giresunlu kardeşlerim, hemşerilerim bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız beraber olacağız. Bu haber Hürriyet'ten alınmıştır
“DİK DURACAĞIZ DİKLENMEYECEĞİZ”
Şu bir yıldır Giresun’da anneler ağlamıyor, babaların yürekleri dağlanmıyor, ocakları sönmüyor. İşte bu da birilerini rahatsız ediyor. Neden? Çünkü 30 yıllık dönemde Türkiye çok büyük paralar kaybetti. Şimdi yeniden bu oyunu kurmak istiyorlar. Uluslararası örgütler bu işin içinde. Bu oyunu beraber bozacağız. Biz geldiğimizde hiç endişe etmeyin, dik duracağız, diklenmeyeceğiz. Biz bu yola çıkarken ne dedik, biz kefenimizi giydik ve yola böyle çıktık. Allah’ın bizden alacağı emaneti olan bir can var.
“ÇETELERLE MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Geçen hafta kurulan tuzağın manası çok açıktır. Huzuru, istikrarı bozalım. Teröre can verelim, faizi yükseltelim. Bizde buradan açık açık ilan ediyoruz. Bu tuzağı beraber bozacağız. Bu oyunu beraber bozacağız. Kirli hesapları alt üst edeceğiz. Yağma yok, artık hiç kimse ama hiç kimse milletime böyle bedeller ödetemeyecek. Biz sizin hükümetiniz olarak milletin hükümeti olarak bu uluslararası karanlık çevrelere karşı, devletin içine sızmış, örgüt ve çetelere karşı mücadele vermeye devam edeceğiz.
“KİRLİ BİR İTTİFAK OLUŞTU”
Bu hadiselerin başlamasıyla çok kirli bir ittifak oluştu. Kimin kiminle hareket ettiğine çok dikkat edin. Hangi gazetenin ortak manşet attığına dikkat edin. Sermaye gruplarının bir araya geldiğine dikkat edin. CHP’nin MHP’nin aldığı tavra dikkat edin. Tıpkı 27 Mayıs’ta olduğu gibi ip gibi bir çizgide buluştular. Tıpkı 218 Şubat’ta olduğu gibi tek ses oldular. İşte 12 Eylül halk oylamasında gördünüz. Şu anda da aynısını yapıyorlar. Şimdi yanlarına yeni müttefikler de aldılar. Benim vatanımı karıştırmaya çalışıyorlar. Uluslararası basını yanlarına alıp, çirkin kasetlerle komplolarla karalamayla benim milletimi güya dize getirmeye çalışıyorlar.Bu haber Hürriyet'ten alınmıştır
“BİZE ÖNCE ALLAH YETER, SONRA MİLLET YETER”
Dindar kisvesi altında bazı zavallı örgütleri maşa olarak kullanıp kaos oluşturmak istiyorlar. Millet bu ittifakı da bozar. Siz bu kirli ittifakları defalarca bozdunuz. Biz bu yolda milletimizle yürüyoruz. Biz yanımıza kirli uluslararası basını alarak yürümüyor, biz kasetlerle yürümüyoruz. Biz yolunu şaşırmış provokatörlerle yürümüyoruz. Biz milletle yürüyoruz. Bize önce Allah yeter, sonra millet yeter.
“30 Mart’ta bu oyunu siz bozacaksınız”
O kirli eller kırılacaktır. Bu ülke bağımsız kalacak. Uluslararası örgütlerin operasyon sahası olmadı olmayacak. Yolsuzluk kılıfı altında bu ülkede faiz, savaş ve kan lobisinin operasyon yapmasına izin vermeyeceğiz. 30 Mart’ta bu oyunu siz bozacaksınız.
Bu medyada son derece örgütlü kasıtlı şekilde ülkeye karşı bir operasyon yapılıyor. Bu haberlere karşı dikkatli olun. Bir ajan, bir hain size haber getirdiğinde ona inanmayın. Siyasi partileri dikkatle izleyin. Kimin kiminle değirmenine su taşıdığına lütfen dikkat edin. 28 Şubat’ta darbeye payendelik yapan sermayeye karşı dikkatli olun. Geçmişlerini unutmayın. İçinizdeki fitnecilere karşı lütfen dikkatli olun. Müslüman elinden ve dilinden, diğer Müslümanın da emin olduğu insandır.
Bu yapılan nedir? Biz Allah’ın izniyle bugünleri de geride bırakacağız. Milletçe güçlenerek çıkacağız. Yeter ki bir olalım, beraber olalım. Kardeş olalım diyerek, kardeşine kurşun sıkanlardan olmayalım.
Utanır insan utanır, edep denen bir şey var. Bunlar sıradan değil çalışarak oldu, üreterek oldu. Hortumları keserek oldu.
Sevgili rahmetli annem beş kat evin bodrumuna iner oradan kömür taşırdı. Biz evde olursak biz de taşırdık. Fakat o kömürün kokusu, kokusu, artığı bunlar bir çileydi değil mi? Diğer odalar yine soğuk. Ama doğalgazla düğmeye dokunuyorsun bütün daire ısınıyor mu, istediğin anda banyoda mutfağında sıcak suyunu buluyor musun? Yıllarca yine yapamadılar bunu? Biz göreve geldiğimizde 9 vilayette doğalgaz vardı, şimdi 72 vilayette var. kısa zamanda inşallah 81 olacak.
Birileri dediler ki sanal boşanmalar arttı. Herhalde 250 lirayı almak için bu yola başvuranlar olursa tespit edildiğinde de gereğini yaparız.
Bizzat kendim arkadaşlarımla beraber bunu ürettik diyorlar, ben de kendilerine bu başarıları sebebiyle teşekkür ediyorum. Giresunumuzda böyle bir silah fabrikasının olmuş olması da onur vesilesidir.
TÜFEK HEDİYE EDİLDİ
Başbakan konuşmasının ardından kendisine verilen çeşitli hediyeleri kabul etti. Erdoğan’a tüfek hediye edilmesi dikkat çekti. Erdoğan'a tüfekle birlilkte kemençe ve bir tablo da hediye edildi.
GÖRELE'DE DE KONUŞTU: O BEDDUALARI SANDIĞA GÖMECEĞİZ
Erdoğan daha sonra Görele'ye geçti ve burada da ahalka seslendi. Başbakan şunları söyledi:
Devlet içinde paralel devlete izin vermeyeceğiz. Türkiye’de tek devlet vardır. Tek devlet, tek bayrak, tek vatan ve tek millet. Kimse devletin içinde paralel devlet kuramaz.
İdareyi vesayet altına alamaz. Sizin hayır dualarınız ile o bedduaları, o saldırıları da sandığa gömeceğiz. 30 Mart seçimleri artık çok çok önem kazandı. 30 Mart milletimizin kenetlendiği bir gün olacaktır.
30 Mart artık Türkiye’nin kaderini ilgilendiriyor. 30 Mart Türkiye’nin mukaddes yolculuğunu ilgilendiriyor.
Türkiye’nin demokrasisini, bağımsızlığını ilgilendiriyor. Allah’ın izniyle, sizin desteğinizle birçok badire atlattık, krizleri aştık, tuzağı bozduk. İnanıyorum ki bir kere daha kurulan tezgahı yıkacağız.
30 Mart’ta faiz lobisi baronlar çeteler değil, Allah’ın izniyle millet kazanacak