Güncelleme Tarihi:
İşte Erdoğan'ın konuşmasında satır başları:
-Barışa dair ecdadımızın bize miras bıraktığı mesajlar çağrılar yüzyıllar boyunca tarihin imbiğinden süzülüp bugüne ulaştı.
-Biz büyüklerimizden hep bunları dinleyip büyüdük.
-Çatışmadan şiddetten medet umanlara karşı hep barışın sesi olduk.
-Balkanlarda her millet yüzyıllarca bir arada yaşadı.
-Şu Ortadoğu'da Kerbela’dan yüzyıllar sonra ecdadımızla huzur ortamı olmuştu.
-Ancak Ortadoğu son 50 yılda kan gölü oldu.
-Bosna Hersek’te neler yaşandı herkes biliyor.
-Benzer bir senaryoyu benzer bir faciayı Gazze’de yaşıyoruz.
-Aynı yanlış yaşanıyor. Aynı suskunluk yaşanıyor. Ne insan hakları ne hak ne hukuk. Hiçbiri 3 haftadır insanlığın gündeminde yer almıyor.
-İsrail şu ana kadar 100’ü aşkın BM Güvenlik Konseyini tanımamıştır. Var mı bir yaptırımı. Yok.
-Nerede bağlayıcılık yok.
-BM Genel Sekreteri İsrail’de o sırada Gazze’de BM okulu vuruluyor.
-Bize netice lazım. Bu çifte standart, bu vurdumduymazlık bu aymazlık nedir.
-Bu gece 02:00 ateşkes ilan etti İsrail. Ama bizi üzen şudur. Diyor ki “istediğimizi elde ettik” o yavrular öldürüldü şehit edildi. Bu mu elde ettiğiniz.
-Biz yaralılardan 10’unu hastanelerimize getirdik. Ziyaret ettiğimde bir genç kız yavrusu fosfor bombasıyla şehit edilmişti. Annesine sorduğumda ailesinden 9 kişinin daha öldüğünü söyledi.
-Bana söyledikleri çok anlamlıydı: “Dünyanın hiçbir yerinden bize yardım gelmese de ağaç yapraklarını yer don nefesimize kadar mücadelemizi sürdürürüz” diyordu.
-Bu annenin feryadına karşı kayıtsız kalmak mümkün mü.
-Bazı gazeteler Başbakan duygusal konuşuyor diyorlar. Doğru diyorlar ben İsrail’deki o yavrulara duygusal yaklaşıyorum.
-Bu benim Müslüman olmamdan değil insan oluşumdan kaynaklanıyor.
-Biz Gürcistan vurulduğu zaman da insani yardımı sınıra dayayan ilk ülkeyiz. Bizim mayamızda bu var çünkü yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz.
-Bir çok ülkeyi aradım. Ama Gürcistan’da gösterdikleri hassasiyeti Gazze’de göstermediler.
-ABD’de bunu göstermedi, Batı da bunu göstermedi.
-Biz isterdik ki medeniyetler ittifakının bir dayanışması olarak Batı mazlumlar varsa elini oraya atsın.
-Sınırsız, orantısız güç kullanımı var.
-Gazze kim Gazze senin ülken mi, senin toprakların mı.
-Filistin devlet başkanıyla konuşuyorum diyor ki İsrail topraklarının 3/2’si bizim. O halde bir gözden geçirme gerekiyor.
-Temenni ederim ki İsrail bu ateşkese uyar.
-Yaklaşık 2 saat önce Hamas ateşkesi kabul etti.
-Dedik ki insani yardım için kapılar açılmalıdır. Ama bakıyoruz sıkıntı yaşanıyor.
-Dedik ki İsrail birlikleri Gazze’den süratle çekilmelidir.
-Ulusal uzlaşı çalışmaları süratle neticelenmelidir.
-Bugün Hamas’ın ortaya koyduğu iki teklif var. 7 gün içinde İsrail birliklerinin geri çekilmesi ve kapıların açılması.
-Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta sulh cihanda sulh" anlayışıyla hareket ettik.
-Mensubu olduğumuz medeniyetin bir barış medeniyeti olduğunu her zaman aklımızdan çıkarmadık.
-Çocukların ölmesi masumiyetin ölmesidir. Masumiyetin ölmesi ise insanlığın tükenmesidir.
-Bölgeye sadece yardım malzemeleri göndermiyoruz. Sevgimizi, kardeşliğimizi, dualarımızı gönderiyoruz.
-Artık bu son hareketle kan dökülmesin istiyoruz.
-Yola çıkarken bir şey söyledik. Bizim önemli bir hedefimiz var. Yırt içinde yurt dışında benim vatandaşımın başı öne eğik olmayacak. Hem Türkiye’de hem de dışarıda benim vatandaşım gururla dolaşacak.
-İtalya’da temiz eller operasyonu olduğunda örnek gösterenler şu anda Türkiye’de temiz eler operasyonun yapanlara saygı duysunlar.
-Anadolu’da bir söz bardır: “Abdestinden şüphesi olmayanın, namazından da şüphesi olmaz”.
-Değerli kardeşlerim ülkemiz değişiyor. İstanbulumuz artık tek değil. Ankara, İzmir, Antalya, Kayseri, Erzurum değişiyor. Bir değişim içindeyiz.
-Her ülkenin vizyon şehirleri vardır.
-Türkiye’nin namı olmadan dünyada İstanbul’un namı vardı. Belediye başkanı iken yurtdışına giderdik. Türkiye dediğimiz anlamayan olurdu. İstanbul dediğimizde anlarlardı.
-Şimdi artık Türkiye var tüm şehirleriyle var.
-Uluslar arası platformda var. Diplomasi başarılı bir şekilde çalışıyor. Daha iyi noktalara koşuyoruz.
-Biz doğu ve güneydoğu illerine yatırım yaptıkça bundan rahatsız olanlar var.
-2013 yılına kadar projelerimiz bu bölgeleri kalkındıracaktır.
-Ama bundan rahatsız olanlar var. Baraj yapıyorsunuz bunun karşısına dikiliyorlar.
-Bunları engellemek için büyük gayretler var.
-Çok daha önemlisi kimlik siyaseti yapanlara prim vermeyeceğiz.
-Etnik, bölgesel, dinsel milliyetçiliğe karşıyız.
-Benim ülkemde farklı etnik kökenlere sahip vatandaşlarımız var. Birini diğerine tercih etmeyeceğiz.
-TC vatandaşlığı bizi birleştiren üst kimliktir. Bundan taviz vermeyiz.
-Yatırımları gel batıya yap doğuya güneydoğuyu unut olmaz. Vatan toprağının her bir karışı bizim için kutsaldır. Onun için KÖYDES dedik, BELDES dedik. Yatırımlara devam ediyoruz.
-Bizim ülkemizde az da olsa farklı dinlerden vatandaşlarımız var. Bunları dışlayamayız. Onlarında inancını yaşaması bizim güvencemiz altındadır. Çünkü devlet dediğiniz budur.
-Bunu yapmakta kararlıyız. Adımlar atıyoruz. TRT 6 yayına girdi memnun olanlar var, rahatsız olanlar var. Rahatsız olanları anlamıyorum.
-Memnuniyet oranı çok yüksek olduğunu görünce biz de memnun oluyoruz.
-Alevi vatandaşlarımız için TRT muharrem ayı boyunca programlar yaptı, yapıyor. Ama bunda da rahatsız olanlar var.
-TRT bunlarla kalmayacak. Arapça ve Farsça yayın yapacak.
TRT 21 Mart’ta yani Nevruz’da Türk vatandaşlarının yoğun yaşadığı yerlerde yayına başlıyor.
-Nisan ayında TRT INT yeni bir yapılanmayla yayına başlayacak. 24 saat boyunca Türk topluluklarına haber yayını yapılacak.
-İnanıyorum ki bu kanallar bizi birbirimize daha da yakınlaştıracak.
-Bu yeni kanallarında hayırlı olmasını diliyorum.
-Sene 1951 Nazım Hikmet’i vatandaşlıktan atmışlar. Şair şiir yazmış. Ben de şiir okudum beni de içeri attılar.
-Vatandaşlığa tekrar alınma işlemini biz gerçekleştirdik.
-Fakat beni üzen nedir. Bazı sanatçı denen kişiler bunu bun hükümet yapmamalıydı diyor. Bu hükümet yaptığı için üzüntülüyüm diyor.
-Senin oyunu istemiyorum bari bir teşekkür et.
-Benim milletim her zaman doğrunun yanındadır. Bu noktada ve bundan sonra da adımlarımı devam edecektir.
-Bundan dolayı önyargımız yok. Özgürlükler noktasında mücadelemizi sürdüreceğiz.
-Kendi özgürlüklerini kullananlara diyeceğimiz bir şey yok. Ancak özgürlük başkasının özgürlüğüne mani olmamalı.