Başbakan Erdoğan Midyat'ta konuştu

Midyat’ta büyük ilgi gören Erdoğan, helikopterin indiği Cevat Paşa Kışlası’ndan Başbakanlık otobüsüyle Estel Köşk Meydanı’ndaki konuşma alanına kadar olan 5 kilometrelik yolu yoğun izdiham nedeniyle 1 saatte gelebildi.

Geçiş güzergahında sık sık yolu kesilen Erdoğan’a sevgi gösterilerinde bulunuldu. Çocuklara oyuncak dağıtan Erdoğan’ın otobüsü ile birlikte koşan yüzlerce çocuk zaman zaman ezilme tehlikesi geçirdi. Başbakanlık korumaları olası bir kazanın önüne geçebilmek için yoğun çaba harcadı.

Başbakan Erdoğan için Midyat’ta keskin nişancı özel harekat timleri ev ve işyerinin çatılarında güvenlik önlemleri alarak dürbünlerle sürekli çevreyi kontrol altında tuttu.

"GERİ KALMIŞ BÖLGELERE POZİTİF AYRIMCILIK YAPIYORUZ"

Meydanda yaklaşık 5 bin kişi toplanırken bazı kişiler izdiham nedeniyle Başbakan’ın konuşmasını meydan dışında dinledi. Konuşmasına Mardin’de dün olduğu gibi Arapça ’Ehlen ve sehlen’ (Hoş geldiniz) diye başlayan Erdoğan, yaptıkları siyasetin sadece hizmetten ibaret olduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Biz ideolojilerle bu yola çıkmadık. Bu yola, bu millete efendi olmak için değil hizmetkar olmak için çıktık. Şu anda Midyat’ın bu en büyük meydanını tıklım tıklım dolduran siz değerli kardeşlerimle biz bu hizmet yolunda, bu can bu tende olduğu sürece yürüyeceğiz."

Başbakan Erdoğan, meydanda açılan ’2023’değil 3023’e kadar sizinle beraberiz’ yazılı pankartı okurken, "Bu gönüllerin konuşmasıdır. Bu gönül dünyanın bütünlüğüdür. İşe ben Midyat’ta bunu görüyorum. Ehlen ve sehlen" dedi. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Hiç bir ayrım, hiç bir fark gözetmeksizin 81 vilayete tüm ilçe, köylerimize, hatta yaylalara mezralara hizmet götürüyoruz. Yıllarca ihmal edilmiş geri bırakılmış tüm bölgelerimize pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Aradaki makas kapatılsın diye. Daha fazla yatırım götürüyoruz. Allah ömür verdiği sürece insanımızla el birliğiyle Türkiye’ye bu topraklara hizmet etmeye devam edeceğiz. Tıpkı Mardin gibi, Midyat’ın da bizim kalbimizde çok çok müstesna bir yeri var. Midyat, Türkiye’nin bütün renklerini bünyesinde toplayan bunları huzur içinde karşılıklı sevgi saygı içinde karşılıklı ve dayanışma içinde bir arada yaşatan bir medeniyetler şehri, bir barış şehri, bir sevgi şehridir. Kürdü, Türk’ü, Arabı, Müslümanı, Hırıstiyanı, Süryanisi, Yezidisiyle farklılıklar arasında hoşgörüyü egemen kılan bir Midyat tüm Türkiye’ye, dünyaya örnek teşkil edecek bir ilçemizdir. Siz bunu başardınız. Sizleri tebrik ediyorum. Midyatlı ustalar nasıl ki ellerinde o cımbızla tel tel gümüşü bir araya getirip onları dünya harikası telkari eserler ortaya çıkarıyorsa işte Mardin ve Midyat tıpkı telkari gibi ahengin zerafetin inceliğin güzelliğini yansıtıyor."

"HEP BERABER TEK MİLLETİZ"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bu kardeşlik, dostluk, dayanışmanın Allah’ın bir lütfu olduğunu ifade ederken şöyle konuştu:

"Bize yaradanın lütfu olan bu güzelliği, bu zenginliği, bu ahengi inşallah zedelemeyecek, bunu bozmak isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz. Bizim çok ama çok bir ilkemiz var. Yola 12 yıl önce çıktık. Biz bu toprakların şairi olan adeta sesi nefesi olan Yunus Emre’nin diliyle konuşuyoruz. Yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Geçtiğimiz haftalarda da ifade ettim; kim ki, kendi ırkının, kendi kavminin, kabilesinin diğerlerinden üstün olduğunu iddia ediyorsa o kişi şeytanın izindedir. Kavimler farklı olabilir ama saygındır. Irklar, diller, inançlar, farklı olabilir ama saygındır. Kardeşlerim; ne Arabın beyaza, ne beyazın Araba üstünlüğü yoktur. Biz insanları seviyoruz. Ayrım yapamayız. Biz her şeyden önce yaradanın kullarıyız. Her şeyden önce insanız. Biz Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde hep beraber tek bir milletiz. Bu milletin içinde Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı, Laz’ı, Çerkez’i, Gürcü’sü, Abazası var oğlu var. Bizim kadim medeniyetimizde asla böyle bir farklılık bir ayrım olmamıştır. Bizim kültürümüzde geleneklerimizde özellikle bu hassasiyet vardır. Etnik milliyetçiliği her gün yapan sapkınlık içindedir, o cehalet fesat fitne içindedir. Bin yıllar boyunca bu topraklarda nasıl bir ve beraber olduysak, Allah’ın izniyle yine bir olacak, diri olacak, bu topraklar üzerinde güçlü olacağız."

"MİDYAT, 1000 YILDIR ANLAMLI MESAJLAR VERİYOR"

Mardin’in bölge illeri arasında çok farklı bir yerde durduğunu, büyüdüğünü, geliştiğini belirten Erdoğan, Midyat İlçesi’nin de 1000 yıldan bu yana çeşitli dil ve inançları bünyesinde barındırarak çok anlamlı mesajlar verdiğini söyledi. Erdoğan, şöyle dedi:

"Şu eserlerde bir tarih yatıyor. Bu eserlere baktığınız zaman burası konuşuyor. ’Ben Midyat’ım’, ’Ben Mardin’im’, ’Ben bir tarihim’, ’Bir kültür medeniyetiyim’ diyor. Midyat’la gurur duyuyoruz. İnşallah Midyat huzurla, istikrarla, güvenle, eğitime, sanata yoğunlaşıyor. Eğer biz tüm bölgede huzuru, güvenliği, dayanışmayı tesis edersek, kardeşliği yüceltirsek inanın bölgedeki her ilçe Midyat gibi olacak, kabuğunu kıracak potansiyelini açığa çıkaracak."

Başbakan Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yoksulluk, acı, kan ve gözyaşının tek sebebinin terör olduğunu, gençlerin yüksek öğrenim görüp, doktor, öğretmen, mimar, istediği alanda kariyer yapmaması için neden olmadığını ifade ederken, "Bu bölgenin çocukları neden önemli mevkilere gelip kendi şehirlerine hizmet etmesin? İşte Muammer Güler kardeşim bu toprakların evladı. İçinizden biri. Bize ayrım, bölücülük, bölgesel milliyetçilik, etnik milliyetçilik, dinsel milliyetçilik yok. Bizim kitabımızda bunlara yer yok. Biz tüm insanları seviyoruz. Türkü, Arabı, Lazı, Çerkezi, Gürcüsü, Abazası ile hepinizi seviyoruz. 76 milyonu seviyoruz" diye konuştu.

"BU ÇÖZÜM SÜRECİ"

Başbakan Erdoğan, çözüm süreci içerisinde bulunduklarını ifade ederken şöyle dedi:

"Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle çıkmasın. Kimse bizim karşımıza Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına almışız. Kuru milliyetçilik yok. Bizim milliyetçilik anlayışımızda vatanseverlik, insan severlik var. Fakirin fukaranın yanında yer almak var. Ve şu güzel ülkemizi dünya ülkeleri arasında ilk 10’un içerisine sokmak var. Bizim derdimiz bu. İşte onun için eğitim, sağlık, adalet, emniyet dedik. Bunun üzerine Türkiye’yi inşaa ediyoruz. Niye benim vatandaşım yollarda tahrip olsun. Eskiler buradan İstanbul’a karayoluyla 30 saate yakın zamanda yolculuk yapıyordu. Bu çile yolculuğuydu ama şimdi biniyorsun uçağa 1.5 saatte İstanbul’da oluyorsun. ’Benim insanım buna layık değil miydi? Layıktı. Kim insana hizmet ediyor, seviyor ortada. Helikopterle gelirken yollarımıza bakıyoruz. Mardin, Midyat arasındaki yollara bakıyoruz. Hepsi asfaltla döşeniyor. Daha da güzel olacak. Okullarımız her geçen gün modernleşiyor. Daha da modern hale gelecek. Okullara akıllı tahtalar tablet bilgisayarlar gelmeye başladı."

"BU MESELEYİ ÇÖZECEĞİZ"

Teröre karşı hep beraber mücadele edeceklerini, Midyatlıların kepenk kapatılmasını isteyenlere izin vermeyeceğini kaydederek, "Hep birlikte buna ’Dur’ diyeceğiz. Hep birlikte ’Silahlar sussun, fikirler konuşsun, siyaset konuşsun’ diyeceğiz" dedi. Milli birlik ve kardeşlik projesiyle bir çözüm sürecine girildiğini kaydeden Erdoğan, "Silahların susması, silahların artık gömülmesi, kendi ayakları üzerinde duran kendi iradesiyle hareket edebilen siyasete fırsat tanınması için bir çözüm süreci başlattık. Sizler benim sevgili Midyatlı kardeşlerim, arkamızda durduğunuz sürece biz bu meselenin üzerine kararlılıkla gidiyoruz ve gideceğiz. Sizin hayır duanız üzerimizde olduğu sürece bu meseleyi çözüyoruz ve çözeceğiz. Hak ve özgürlükler konusunda hiç bir sıkıntımız yok. Bugüne kadar yaptığımız uygulamalarla bunu gösterdik. Hak ve özgürlükleri sadece belirli bir bölgeye, bir kesime vermiyoruz. Biz Batı hangi hakları alıyorsa Doğu, Güneydoğu’da aynı hakları alacak diyoruz" diye konuştu.

"YENİ ANAYASAYI DİĞERLERİ İSTEMİYOR"

Erdoğan, bölgeye yapılan altyapı hizmetlerini anlatırken, yolun medeniyet göstergesi olduğunu, 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının her karışında aynı hak ve özgürlüğün hakim olmasına çalıştıklarını bildirirken, şöyle devam etti:

"Artık inkar, ret, asimilasyon politikaları yok. Bunların hepsi ayaklarımızın altında. Kürt’ü de, Arap’ı da, Lazı’ı da, Türk’ü de, Çerkez’i de hepsi benim kardeşim. Biz imtiyazları yıka yıka, bu ülkede demokrasiyi inşaa ediyoruz. Bugün önümüzde duran sorunların çözümü yeni imtiyazlardan geçmiyor. Tam tersine hakları ve özgürlükleri herkes için hayata geçirdiğimizde, sorunlarımızı gerçek manada ve kalıcı şekilde çözmüş olacağız. Yeni anayasayı işte bunun için önemsiyoruz. Milli birlik ve kardeşlik projemizi bunun için önemsiyoruz. Yeni anayasayı isteyen biz. Diğerleri istiyor mu? Hayır. CHP diyor ki; ’Bunun sınırı olmaz. Ne zaman biterse’ diyor. MHP ’23 Nisan’a kadar bitirelim’ diyor. ’Eyvallah’ diyoruz. Ama BDP’ye bakıyorsun o da aynı CHP gibi konuşuyor. Böyle olmaz, eğer bir iş yapacaksak bunun başlangıç ve bitişi belli olur. Bugün Arap Baharı’nda bile 6 ayda anayasa yapıyorlar. Bu kadar anayasalar yapmış bir Türkiye halen darbe anayasalarıyla mı yönetilecek? Biz samimi olduğumuzu gösterdik. 325 milletvekilimiz var. Biz anayasaya uzlaşma komitesinde 3 kişiyle temsil ediliyoruz. 215 milletvekilleri var 9 üyeyle temsil ediliyorlar. Biz buna bile ’Eyvallah’ dedik, yeni anayasa yapalım diye. Hala kalkıp faturayı bize kesmek istiyorlar. Bunu kimse yemez. Bizim bağcı dövmekle işimiz olmaz."

"HEDEFLERE ULAŞMAMIZ ÖNÜNDEKİ SON ENGEL TERÖR"

Başbakan Erdoğan, önlerindeki hedeflere ulaşmak için son engelin terör olduğunu, bu çözüldüğünde hiçbir gücün ülke ve milletin önünde duramayacağını kaydederek, "Mardin’in bir dünya markası şehir haline getirilmesine hiç bir şey engel olamaz. Yeter ki bir ve beraber olalım. Midyat’taki hoşgörüyü, huzuru her yerde hakim kılalım" dedi.

Başbakan Erdoğan, Midyat’tan Kızıltepe İlçesi’ne geçti.