Başbakan Erdoğan: İmralı'ya git derim

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, subay ve astsubaylar gibi er ve erbaşlara da seçimlerde oy kullanma hakkı tanınmasına yönelik çalışmanın orduyu politize etmeyeceğini belirterek, “Subay, astsubay kullanırken, mevcut 500 bin er, erbaşımız var. Neden kullanamasın ki? Eğer askerde olmasaydı, vatani görevini yapmasaydı, dışarıda oyunu kullanacaktı” dedi. Erdoğan, terörün sonlandırılması için her türlü çalışmanın da yapıldığına dikkat çekerek, “Biz her şeyin farkındayız. MİT, her an her tür hareketi yapabilir. Mesela yarın İmralı’ya gitmek gerekiyorsa MİT Müsteşarı’na ‘Sen gerekeni yap’ derim. Yeter ki akan kan dursun” diye konuştu. Azerbaycan’daki ECO toplantısı dönüşünde uçakta soruları yanıtlayan Başbakan Erdoğan şöyle konuştu :
 
GENÇLERE GÜVENİRİZ �

18 yaş seçilme teklifini Avrupa’da arkadaşlarımız araştırdı. AB’nin yarısında 18 yaş için seçme ve seçilme var. Özcan Yeniçeri (MHP Ankara Milletvekili) 18 yaş ile ilgili teklifimizi eleştirmek için yanına 18 yaşındaki gençleri alıyor ‘Bunlara mı emanet edeceğiz’ diyor. Bu ne ağır hakaret. Bunlar çok ayıp şeyler. Gençlerimize tabii ki güveneceğiz. Sadece mesele bu da değil, askerlerimizin, er ve erbaşlarımızın oy kullanmasını gündeme getirdik. Asker buna ‘Birlikler politize olur, Türk Silahlı Kuvvetleri politize olur’ diye karşı çıkıyor. Ben bunun böyle olduğunu düşünmüyorum.

ZORUNLU ASKERLİK�

Şu an subay, astsubay, uzman erbaş sayısı 250 bin civarında. Olay zaten yarı yarıya artık profesyonel ordu seviyesine gelmiş durumda. Teknolojik olarak da ‘tamam’ diyorlar; ama daha ordumuzun alacağı çok mesafe var. ‘Evet’ çok çalışılıyor, Savunma Sanayii Müsteşarlığı da uğraşıyor, teknolojik anlamda bir çok malzememizi kendimiz üretiyoruz. ATAK helikopteri programına inşallah gelecek yıl giriyoruz. Geçen tanıtımı yapıldı, gayet iyiydi. İnsansız hava araçlarında çalışmalar gayet iyi. Özel sektörün de başarılı projeleri var.

BDP PROVOKE EDİYOR

Hafta sonu bir kongre yaptılar. Nasıl olduysa bir Türk bayrağı astılar. Ama bölücü terör örgütü liderinin de terör örgütünün bayrağını da astılar. Bunların hepsi suç olayları böyle provoke ederek bir arbede çıksın istiyorlar.

İMRALI’YA GİT DERİM

Biz her şeyin farkındayız. MİT, her an her tür hareketi yapabilir. Mesela yarın İmralı’ya gitmek gerekiyorsa MİT Müsteşarı’na ‘Sen gerekeni yap’ derim. Yeter ki akan kan dursun, netice olsun. Bunu teröre destek diye gören zihniyet büyük yanlış içindedir. Milli birlik ve kardeşlik diyoruz, bu projeden bahsediyoruz. Amacımız bunu ülkemizin her yerinde güçlendirmek ve yaymaktır. İçinde milli var birlik var beraberlik var, kardeşlik var. Biz bunları hep birlikte el ele dolduralım diyoruz, daha ne diyelim. Buradan teröre destek sonucu mu çıkar?

Kılıçdaroğlu’na yanıt vermem

Sayın Kılıçdaroğlu’na onun üslubuyla cevap vermem. Artık onunla yargı üzerinden konuşurum. Arkadaşlar dosyaları inceler, açıklamalarını inceler, dava açılacaksa açar. Onunla onun dilinden konuşmam. O bildiği yolda devam etsin. Bizim yapacak işlerimiz var.

Bitlis hediyesi

Başbakan Erdoğan AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşmasını yaptıktan sonra il başkanlarının getirdiği çeşitli hediyeleri kabul etti. Bitlis İl
Başkanı Fatih Kadirioğlu da, Erdoğan’a Türk bayrağı desenli kilim sundu.

Dak edene duk edilir

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerin öne alınmasını öngören anayasa düzenlemesinde yaşanan fire kriziyle ilgili, “Eğer biz, bir yere imza attıysak mezara kadar o imzanın arkasında durmalıyız, pazara kadar değil” özeleştirisinde bulundu. Referandumu düşünmediklerini, yeni bir tarih üzerinde mutabakat aranabileceğini söyleyen Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında özetle şunları söyledi:

İMZAMIZIN ARKASINDA MEZARA KADAR DURMALIYIZ

“Gerek Sayın Bahçeli’nin, gerekse şahsımın ortaya koyduğu irademiz mevcut. Altına imzalarımızı attık. Görünen o ki her iki siyasi parti de burada attıkları imzalara sahip çıkmamışlardır.  Eğer biz, bir yere imza attıysak mezara kadar o imzanın arkasında durmalıyız, pazara kadar değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın kararından sonra arkadaşlarım Anamuhalefet partisi ve MHP ile gidip görüşmeleri yapacak, sonra da parlamentoda adımlar atılacaktır. Referandum  düşünmüyoruz. Farklı tarihler üzerinde mutabakata varabilmemiz halinde bu yönde yeni bir adım atılabilir.�

AYNI PINARDAN BESLENMİŞLER

Biz, Suriye’ye demokrasiyi getirmekten bahsediyormuşuz, ‘Türkiye’de demokrasi var mı?’ diyor. Sayın Kılıçdaroğlu bak, Suriye’de Baas Partisi’nden başka ikinci bir parti yoktur. Bakın dün Esad’ı seven halk, bugün karşısında. Maalesef adımları atmadı. Çünkü doğru konuşmuyor, aldatıyor. Aynı teknik Kılıçdaroğlu’nun kendisinde de var. Aynı pınardan herhalde beslenmişler, bir şeyler var. Sayın Kılıçdaroğlu, şu yaşanan ortamı eğer kalkıp da orayla bu şekilde adil olmayan insaf dışı yaklaşımla değerlendiriyorsan sen önce bakar körsün bunu bir düzelt, tedaviyi al; çünkü gerçekleri görmen lazım. Nasıl oluyor da sen Türkiye’de demokrasinin olmadığını söylüyorsun? Bu ülkede Başbakanlar idam edildi. Kim vardı o zihniyetin arkasında CHP zihniyeti vardı. Bak işte Arapların atasözü tahakkuk ediyor. ‘Men dakka dukka’ Dak edene duk edilir. Kim vurursa ona da vurulur. Şimdi de o oluyor. Burdan ders almaya mecburuz.

TERÖRDE ÖNEMLİ GELİŞME OLACAK

Er veya geç bu ülkede millet kazanacaktır, bu işe gönül verenler bu işe inananlar kazanacaktır. Maalesef üzücü bir haber aldık. Bildiğiniz gibi 3 şehidimiz var, ailelerine Rabbimden sabırlar diliyorum. Terörü Türkiye’nin kanayan yarası olmaktan çıkarmaya kararlıyız. Önümüzdeki dönemde bu konuda önemli gelişmeleri hep birlikte göreceğiz. Kararlılığımız son hafta içerisinde atılan adımlarla da görülmüştür, görülmeye devam edecektir. Bir şehidimizin bedeli, yüz teröriste bin teröriste mukayese edilemez, o farklı olay. Fakat bu mücadelenin bir bedeli olduğunu da görüyoruz. Er veya geç millet kazanacak.”    ANKARA