Başbakan Erdoğan: Ey Geziciler 10 ağaçla başladınız değil mi?

İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

30 Ağustos zaferimizi gerçekten çok büyük bir coşkuyla kutluyoruz bugün. Allah’a hamdolsun şehitlerinin izinden yürüyen bir gençlik var bugün. Tarihten ilham alarak geleceğe özgüvenle bakan bir gençlik var. Bu gençlik elinde taşla sapanla molotofla değil, kitapla kalemle zihninle fikirle yüreğinde cesaretle yürüyen bir gençlik. Bu gençlik terör örgütlerine vagon olan karanlık güçlere piyon olan değil Alpaslan’ın Kazım Karabekir’in Mehmet Akif’in izinden yürüyen bir gençlik. Bu gençlik yakan, yıkan, hakaret eden, vandal, barbar bir gençlik değil.

GÖKÇEK SÜRDÜ ERDOĞAN YOL HAKKINDA BİLGİ ALDI / FOTO GALERİ

Bu gençlik edebi, ahlakı bilen vatanı için okuyan şehitlerimizden ilham alan bir gençlik. Biz teneke çalan bir gençlik aramıyoruz. Biz tencere tavacı bir gençlik aramıyoruz. Biz okuyacak düşünecek ve Türkiye’nin istikbaline taş koyacak duvarlarımızı örecek Türkiye’yi yeniden inşa etmede ter dökecek bir gençlik arıyoruz. İşte o gençlik burada. Cumhuriyetimiz kurulduğunda Ankara kasaba görünümünde 40 bin nüfuslu bir yerdi. Şimdi 5 milyona yaklaştı. 90 yılda Ankara modern bir Avrupa kentine dönüştü.
Ankara cumhuriyetin ilk yıllarında kale ve çevresinde yerleşimlerden oluşuyordu. Ankara ne yazık ki ilk yıllardaki çabalara rağmen planlı olarak büyümedi. Sıfırdan kurulan bir şehir olarak planlara uyulsaydı Ankara çok daha yaşanabilir bir şehir olacaktı.

'EYYY GEZİCİLER...!

Büyükşehir Belediye Başkanımız Melih Bey ve ekibine tüm milletim adına teşekkür ediyorum. Zira Ankara sadece 14 km’lik bir yol kazanmadı. Bu yolla beraber 60 bin yeni ağaç ve 3 milyon çalı kazanmış oldu. Eyyy Geziciler. 10 tane ağaçla başladınız değil mi. Acaba hayatınızda bir yere bir tane ağaç diktiniz mi be…

‘BİZ FERHAT’IZ SİZ ŞİRİN’

Buradan muhalefet temsilcilerine de seslenmek istiyorum; siz dedikodudan milletimiz arasına nifak tohumu ekmekten başka ne yapıyorsunuz? Şimdi İstanbul’dan çıkıyorsan arabanla yola otobandan Ankara. İstanbul’dan hızlı teren ve Ankara.
Bunlar bize nasip oldu… Niye… Biz dertliyiz dertli. Biz bu millete aşığız aşık. Aşkı olmayanın derdi olmayanın iş üretmesi mümkün değildir. Biz Ferhatız siz Şirin. Onun için dağları dele dele geliyoruz.

'SİZİ GİDİ GEZİCİLER SİZİ'

Kanal İstanbul’u da yapacağız. Bunların akılları almaz. Bunların akılları şunu alır: acaba nu projeyi nasıl engelleriz. Üçüncü havalimanı ihalesini yaptık ya onu durdurmak için bile başvurdular. Sizi gidi geziciler sizi. Gezseniz yine kâr. Hep yatıyorsunuz. Ne yaparsanız yapın bu kutlu yürüyüşü durduramayacaksınız.

Bizi sevsinler ya da sevmesinler biz herkese hizmet götürüyoruz. Bize hangi tuzakları kurarlarsa kullansınlar bilsinler ki hepsinin üzerinden Allah’ın tuzağı vardır. En büyük tuzak Onunkidir. Hukuksuz yapacakları her eylem karşısında devletin o bükülmez bileğini bulacaktır. Bunu bilmelerini istiyorum. Batı şunu der.. Bunların hiçbiri bizi ırgalamaz. Ülkemizin huzurunu refahını kaçıranlar bunun bedelini öderler. Size verilecek alan içinde gider mitingini yaparsın. Biz nasıl yapıyorsak sen de öyle yaparsn. Hukuk dışılığa müsaade yok. Millet yetkiyi demokrasiyle veriri demokrasiyle alır. Verilen yetki bu süre içerisinde kullanılır.

SURİYE’DEKİ GELİŞMELER

Kimyasal silahla insanların ölümü suç oluşturuyor da yüzbinlerce insan tankla topla öldürüldüğünde suç oluşturmuyor mu? Bu nasıl bir mantıktır anlamıyorum. Eğer netice, insanın ölümüyse onun ölümüne sebep olan ne olursa olsun insanlık olarak onun karşısına dikilmek zorundayız. 67 tane benim vatandaşım öldürüldü ne olacak? Tedbirimiz her şey olabilecek gibi hazır olmaktır. BM Arap ligi üzerlerine düşenlerine yapmamıştır. Biz insani görevi yerine getirecek olanlarla beraber olacağımızı açıkladık.

'MISIR’DAKİ BAL GİBİ DARBE'

Batı daha darbe diyememiştir. “efendim müdahale” ya ne müdahalesi darbe darbe… Bal gibi darbe… Esma kızımızın nasıl sniperlarla öldürüldüğünü gördünüz değil mi? 3 bin siyasi tutuklu şu an içeride.
Ne oluyoruz? Nerede dünya. Neden sessiz kalıyoruz? Zulme rıza zulümdür. Kimden gelirse gelsin. Siz zulmü alkışlıyorsanız siz de zalimlerden olursunuz. Biz ecdadımızdan bu yana zulme karşı durduk. Eğer durmazsak yarın biz de aynı şeye muhatap oluruz.

YENİ AÇILAN YOLUN ADI

Ankara’nın adının verildiği bir bulvar yok. Melih Bey’e dedim ki bu bulvarın adı Ankara bulvarı olsun. Ne o beğenmediniz mi yoksa. Benim teklifim bu. Meclisinizde görüşürsünüz. Hayırlı olsun diyorum.