Güncelleme Tarihi:
Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'ın Bismil ilçesindeki Özgürlük Bulvarı'nda düzenlenen toplu açılış törenine katılarak bir konuşma yaptı.
Bismil'de kardeşliğin güçlendiğini, umutların çoğaldığını gördüğünü belirten Erdoğan, "Bu sadece bir başlangıç. Çözüm süreci sadece bir yıl içinde bizi bu kadar değiştirdiyse birkaç yıl içinde olacakları varın siz de bir hayal edin" dedi.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"İnşallah bu süreç bir kar topu gibi ilerleyecek. İlerledikçe büyüyecek, büyüdükçe umutları çoğaltacak. Bu bölgenin talihi inşallah değişecek. Diyarbakır değiştikçe, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu değişecek. Diyarbakır değiştikçe, Irak değişecek, Suriye değişecek. Diyarbakır'dan doğan barış güneşi inşallah tüm coğrafyamızı ısıtacak. Sizlerden rica ediyorum, bu çözüm sürecine sımsıkı sahip çıkın. Huzura, barışa, bahara sahip çıkın."
Daha temiz bir Bismil
Açılışı yapılan bulvara gelirken ilçedeki çöp yığınlarının dikkatini çektiğini anlatan Erdoğan, kendisinin İstanbul Belediye Başkanlığını kazandığında bu kentin de çöp yığınları içinde olduğunu, kısa zamanda İstanbul'u bu çöplerden kurtardıklarını dile getirdi. Erdoğan, "Ben Bismil'deki kardeşlerimin de temiz bir Bismil'e layık olduğuna inanıyorum" dedi. Çöpün, pisliğin ve çamurun Bismillinin kaderi olmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, bu kaderi değiştirmenin Bismillilerin elinde olduğuna işaret etti.
Erdoğan, "Daha temiz bir Bismil altyapısıyla üstyapısıyla çok daha farklı bir Bismil'i gelin beraber tesis edelim. Bunlar olmayacak şeyler değil ama ideolojinin deli gömleği ile eğer giyinirsek işte bu temiz Bismil'i bulamayız. Altyapısıyla, üstyapısıyla farklı bir Bismil'i bulamayız. Onun için el ele omuz omuza vereceğiz. Dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle nasıl şu anda Türkiye yarışıyorsa, nasıl 'Türkiye bir sessiz devrim gerçekleştirdi' deniliyorsa bu her yerde olmalı. Sadece İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de değil, burada da olmalı. Çünkü Bismilli kardeşim de buna layık. Yavrularımız karda, kışta, yağmurda o bataklıkların içinde yüzmemeli. Hastalıklarla boğuşmamalıyız" diye konuştu.
"Gençlerin kanıyla, canıyla besleniyorlar"
Birilerinin çözüm sürecinde ciddi manada rahatsız olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Neden rahatsız oluyorlar? Çünkü onlar, gençlerin kanıyla, gençlerin canıyla besleniyorlar. Onlar uyuşturucu ile zehirledikleri zavallı insanlardan besleniyorlar. Onlar, kaostan, krizden, ölümden, acıdan besleniyorlar. Onlar yoksulluktan besleniyorlar. 'Onlara artık fırsat tanımayalım' diyorum. 'Bu sürecin bozulmasına, sabote edilmesine fırsat tanımayalım' diyorum. 'Kışkırtmalar, engellemeler, tehditler karşısında yiğitçe, mertçe duralım ve bu huzurun bozulmasına izin vermeyelim' diyorum. Biz o eski Türkiye dönemini artık kapattık. Yeni Türkiye özüyle, ruhuyla kucaklaşan bir Türkiye'dir. Yeni Türkiye 23 Nisan 1920'de Ankara'da Türkiye'nin her rengini ihtiva eden bir Türkiye'dir. Yeni Türkiye Türk'ü, Kürt'ü, Çerkez'i, Roman'ı, Arap'ı, Laz'ı, Gürcü'yü barış içinde bir tutan, yaradılanı Yaradandan ötürü seven bir Türkiye'dir."
"Bütünüyle tek millet"
AK Parti iktidarında red, inkar ve asimilasyon politikalarının bittiğini vurgulayan Erdoğan, "Zira ben Türk'e 'Türk kardeşim' diyebiliyorum, Kürt'e 'Kürt kardeşim' diyebiliyorum, Laz'a 'Laz kardeşim' diyebiliyorum, Çerkez'e 'Çerkez kardeşim' diyebiliyorum. Biz bütün bu farklılıklarla tek milletiz" dedi.
Erdoğan, millet kavramının içinde Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Gürcü'sü, Roman'ı, Arnavut'u, Boşnak'ı herkesin bulunduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"Bütünüyle tek millet. Bu tek milletin bir bayrağı var. Tek bayrak. Ve bu bayrağın rengi şehidimizin kanıdır. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız, şehitlerimizin ifadesidir. Biz ne diyoruz? 'Hakkıdır, hakka tapan milletimin istiklal'. Ve bu yolda böyle yürüdük. Ve ne diyoruz? 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda. Canı cananı bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda'. Öyleyse bizim tek vatanımız var. Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet. Böyle yürüyeceğiz geleceğe. Bizim başka bayraklara ihtiyacımız yok. Bizim ülkemizi bölene, bu gayretin içerisine girenlere müsamahamız yok. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, beraber olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız."
Artık daha farklı, yasakların yasak olduğu, özgürlüklerin her geçen gün güç kazandığı, demokrasinin daha ileri standartlara ulaştığı bir Türkiye olduğunu kaydeden Erdoğan, kardeş olarak çok daha ileriye gidilebileceğini belirtti.
"Bir olacağız' dedim. Ama bir de kardeş olacağız. Çok daha ileriye gideceğiz" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ben sizi niye seviyorum? Ben sizi Allah için seviyorum. Ne Türk olduğunuz için ne Kürt olduğunuz için ne Laz ne şu olduğunuz için değil beni yaradan Allah, sizleri yarattığı için seviyorum. Makam, mevki için değil. Ne olacak ya? Sonunda gideceğimiz yer neresi? Kara toprak. Öyle mi? Ne yapacaklar bizi, iki metreküp bir mezara gömecekler. Oraya gömerken, Hoca Efendi, musallada ne diyecek? Cumhurbaşkanı niyetine demeyecek, başbakan niyetine demeyecek. milletvekili niyetine, bakan niyetine demeyecek. Trilyarder, milyarder niyetine demeyecek. Ne diyecek? 'Er kişi niyetine' diyecek. İmanı olanlar için söylüyorum. 'Hatun kişi' niyetine, diyecek. Başka bir şey var mı? Oraya gömecekler. Ayırılıp gidecekler. Ne yaptıysak, onunla oradayız. Baki ne diyor, 'Baki kalan bu kubbede hoş bir seda imiş meğer.' Bu dünyada ne yaptıysak bizimle o gelecek. Hayırsa hayır, şerse şer bizimle gelecek. Öyleyse, Bismil'in görevi ağır. Bismil, bu sorumluluğunu farkında mı?"
"El ele vereceğiz"
"El ele vereceğiz. Bu ülkeyi eşit, özgür vatandaşları olarak, devlet karşısında, hukuk karşısında, eşit bireyler olarak Türkiye'ye inşallah çok daha güzel günler yaşatacağız" ifadesini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Burada şunu ifade etmek istiyorum; Diyarbakır'da, Bismil'de şu anda aldığımdan çok daha fazla hizmeti hak ediyor. Özellikle yerel yönetimlerde Diyarbakır ve Bismil mevcut durumu hiç hak etmiyor. Biz kamu yatırımlarını azami ölçüde yapıyoruz. Okullar, hastaneler, konutlar, barajlar, yollarla Bismil'i zaten değiştiriyoruz. Ama bunlar yetmez. Bismil, az önce ifade ettiğim gibi çöpü, kirliliği, pisliği hiç hak etmiyor. Bismil, bakımsızlığı hiç hak etmiyor. Bismil, artık yerel yönetimlerde demokratik modern ideoloji değil hizmet odaklı bir
yönetimi hak ediyor. Sizden, önümüzdeki süreçte, ben vicdanınızla karar
vermenizi istiyorum. Hem Bismil hem Diyarbakır için değişimi tercih etmenizi bekliyorum. Zira, biz AK Parti iktidarı olarak milletimize efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. İnşallah hep birlikte Bismil'i, Diyarbakır'ı değiştirecek, hak ettiği konuma ulaştıracağız. Bizden hayır dualarınızı eksik etmeyin. Türkiye için Diyarbakır için hayır dualarınızı eksik etmeyin. Allah yar ve yardımcımız olsun, diyorum. Açılışını yaptığımız tüm eserlerin, Bismil'imize hayırlı olmasını Allah'tan niyaz ediyorum."
Törene, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Orman ve Suişleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala, Diyarbakır ve çevre il milletvekilleri ile vatandaşlar katıldı.
Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, tören sırasında, ezilme tehlikesi geçiren Mehmet Akif Ultaş isimli çocuğu protokol sırasına aldırarak, bir süre çocukla ilgilendi. Emine Erdoğan, Ulutaş'ı, Başbakan Erdoğan için ayrılan yere oturtarak eşinin konuşmasını birlikte dinledi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından alanda toplanan çocuklara çeşitli hediyeler dağıttı. Erdoğan, daha sonra tören alanının yanında yeni açılan Adalet Sarayı binasında da incelemelerde bulundu.