Güncelleme Tarihi:
İŞTE CHP'NİN YENİ SEÇİM OTOBÜSÜNÜN FOTOĞRAFLARI
DENİZ BAYKAL'IN KAYSERİ GEZİSİNDEN KARELER
Başbakan’ın çocuklarının ekonomik krizden etkilenmediğini söyleyen Baykal, “Adını bilmediğim, yüzünü görmediğim çocukların durumu ne olacak? Bu ülkenin tüm çocukları benim çocuklarımdır. Ama, çocuk deyince Başbakan'ın aklına kendi çocuklarından başkası gelmiyor. Başbakan bu konularda meydanlarda, mitinglerde bunları hiç anlatmıyor. Kafayı takmış İnönü dönemine. Gel, gel, günümüze gel.” dedi.
Partisinin belediye başkan adaylarını tanıtım toplantısı için helikopterle Kayseri'ye gelen Deniz Baykal, CHP'nin özel olarak yaptırdığı ve seçim gezisinde ilk kez kullanılan otobüsle havaalanından kente girdi. Üzerinde CHP yazısı ve amblemi ile arka camında Atatürk’ün portresi bulunan otobüsle yol boyunca sevgi gösterisinde bulunanları selamlayarak toplantının yapıldığı salona gelen Baykal, 10'uncu Yıl Marşı ile karşılandı. Salona asılan pankartlar arasında ‘Gelinin babasından damada 1 bir adet renkli televizyon (ATV), bir adet gazete (El Sabah)’ pankartı da dikkati çekti.
‘Türkiye seninle gurur duyuyor’, ‘İnadına Baykal, inadına sol’ sloganları arasında kürsüye çıkan Deniz Baykal salonu tıklım tıklım doldunan yaklaşık 8 bin partiliye seslendi. Kayseri'ye bir süredirg elemediğini kaydeden Baykal, “Ne oldu size böyle, ne oldu? Ne çarptı size? Anadolu’da tuttuğunu koparan, zeki, akıllı, becerikli insanlar ne oldu size, soruyorum ne oldu?” dedi.
Baykal, artık örtbas edilemeyen yanlışlıklar sonucu her yerde fabrikaların kapandığını, çiftçinin, esnafın boynunun büküldüğünü belirterek, “Bu sorunların altında göz boyamaya, makyaja yönelik temelsiz uygulamalar yatıyor. Türkiye’nin AKP iktidarı döneminde borçları ödenmedi. Bunlar işbaşına geldiğinde 220 milyar dolar olan borç iki katına çıkarak 500 milyar dolara ulaştı” diye konuştu.
“EKONOMİNİN TEMEL DİREĞİ TESİSLERİ SATTILAR”
Deniz Baykal, Cumhuriyetin büyük kazanımı olan ekonominin temel direği tesislerin yerli ve yabancılara satıldığını belirterek, şunları söyledi:
“Yerli ve yabancı demeden Cumhuriyet döneminin ekonomi abidelerini, Atatürk’ün, İnönü’nün, Celal Bayar’ın, Menderes’in, Demirel’in eserleri bir bir satıldı. Satılınca rahatladık mı? Şimdi de vatandaşın elindeki birikimleri gidiyor. Ekonomi tıkandı, dönmüyor. Çekler senetler ödenmiyor. Başbakan Kayseri’de 101 fabrika temeli attı, sonra açtı. Şimdi o açılan fabrikalardan kaçı ayakta. O batan fabrika sahiplerine Başbakan el uzatıyor mu, haliniz nedir diye soruyor mu?”
“EN BÜYÜK YOLSUZLUĞU AKP DÖNEMİNDE”
Hükümet üyelerinin ve yakınlarının vatandaşın çektiği ekonomik sıkıntıları paylaşmadığını, onların yakınlarının durumunun iyiye gittiğini söyleyen Deniz Baykal, “Türkiye’de, Cumhuriyet döneminin en büyük yolsuzluğu AKP döneminde yapıldı. Bunların yolsuzlukları için bırakın kitap yayınlamayı, ansiklopedi lazım” dedi.
Baykal, Deniz Feneri'nde milletin fitresini zekatını parası toplayıp kendi reklamlarını yapmak için televizyon kurduklarını anlatırken de “Bunlar Başbakan’ın tanıdığı adamlar. Tanıdığı, bildiği adamlar. TV kuranlar da Başbakan’a destek veren adamlar. Başbakan onlara kolaylık olsun diye Mehmetçik Vakfı'na vermediği kolaylıkları Bakanlar Kurulu kararıyla sağladı. Noterden dolayı Kayseri’yle de bu Deniz Feneri'nin ilgisi var. Gereğini yapın sevgili Kayserililer” diye konuştu.
“70 MİLYONUN ÇOCUKLARI BENİM ÇOCUKLARIM”
AKP döneminde Çalık Holding’in ‘Bizim Çalık’ olduğunu söyleyen ve bu ülkenin başbakanının tüm şirketlere eşit mesafede olması gerektiğini kaydeden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Başbakan, herkese ve şirkete yardımcı olmalıdır. Ama, Başbakan’ın çocukları maşallah almış vermiş, yürümüşler. Darısı sizin çocuklarınınızın, esnafın ve çiftçilerin çocuklarının başına. 70 milyonun çocukları ne olacak? Adını bilmediğim, yüzünü görmediğim çocukların durumu ne olacak? Bu ülkenin tüm çocukları benim çocuklarımdır. Ama, çocuk deyince başbakanın aklına kendi çocuklarından başkası gelmiyor. Başbakan bu konularda meydanlarda, mitinglerde bunları hiç anlatmıyor. Kafayı takmış İnönü döneminde cüzdanla ekmek alınırdı, mühür vurulurdu diye. Gel, gel, günümüze gel. Kayseri’ye gel. İstanbul’a gel. Eyüp’e gel. Çoluk çocuğa açılan işyerleri İstanbul Eyüp’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha belediye başkanı olmadan yakaladığı ve Futbol Federasyonu'na bağışlanmasını sağladığı E- 5 yolundaki pırlanta gibi arsa konusu çok konuşuluyor. Buradaki yolsuzluk ve haksızlık, Kılıçdaroğlu’nun devreye girmesiyle, arsanın Futbol Federasyonu'na bağışlanmasını, halka intikali sağlandı.”
“BAŞBAKAN İSTİFA ETMELİ”
CHP’ye çarşaf açılımı konusunda haksız eleştiriler yapıldığını belirten Deniz Baykal, iktidara yerel seçimlerde destek verilmesi halinde, milletin başına daha büyük sıkıntıların geleceğini söyledi. Baykal, Türkiye'yi bölme, parçaylama ve birbirine düşürme peşinde olanlarg ibi hareket etmediklerini kaydederken, “Atatürk bu devleti kurarken kimseyi kimseden ayırmadı. Bu vatandaki herkes dini mezhebi, kökeni ne olursa olsun, kardeştir. Başı açık olanla, kapalı olan yanyana yaşıyor. Kimse bizi ayrımcılığın içine çekmesin. İstiyorlarki CHP’de ayrımcılık yapsın ama CHP laikliğe ve insanların özgürlüğüne sonuna kadar sahip çıkacıktır” dedi.
Salondakilerin “Tunceli'ye gel” demesi üzerine “O konuyu hiç açmayın” diyen Deniz Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fakir fukaraya yardım etmek güzel ama elinizi vicdanınıza koyunuz. İnsaf ediniz. Fakir fukaraya yardım etmek, kış mevsiminde buzdobalı, çamaşır makinası dağıtmak mıdır? O eşyaları orada çalıştıracak düzen hatta su bile yok. Niyetlerinin yardımseverlik olduğuna inanmak mümkün mü? Her aileden bir kişiye iş verebilmek, eşyalarını kendilerinin almalarına fırsat vermek doğru olmaz mı? Peki niye Tunceli? Zira, Kemal Kılıçdaroğlu, Tuncelili. Kamer Genç Tuncelili. İktidar seçimlere bir ay kala böyle davranamaz. Eğer, halkını seviyorsan, derhal istifa edeceksin. Derhal.”
Deniz Baykal’ın katılımı ile salonda daha sonra Kayseri, Sivas, Kırşehir, Nevşehir, Yozgat, Niğde ve Aksaray’ın CHP’li büyükşehir, il ve ilçe ile belde adayları partililere tanıtıldı.