Başbakan’dan turizmciye müjde yok

Güncelleme Tarihi:

Başbakan’dan turizmciye müjde yok
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 2007 15:51

ANTALYA'da düzenlenen Turizm Zirvesi’ne katılan turizmciler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan bekledikleri KDV ve ÖTV indirimi müjdesini alamadı. Başbakan Erdoğan, turizme destek olacağını her fırsatta söyledi ancak somut bir KDV ve ÖTV indiriminden bahsetmedi. Erdoğan, 301'inci madde ile ilgili “Biz 301’i değiştirmeye varız. Kaldırın diyorsanız, kaldırmaya yokuz” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği ‘Türkiye Turizminde Yeniden Yapılanma ve Yeni Açılımlar’ konulu toplantı, Antalya'nın Belek Beldesi'ndeki Cornellia De Luxe Resort Otel’de başladı. Zirveye, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy, Dünya Turizm Örgütü Avrupa Bölge Temsilcisi Luigi Cabrini, Turizm Yatırımcıları Derneği Oktay Varlıer, Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Vural Öger, Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut ve sektör temsilcileri katıldı. Zirvede, Başbakan Tayyip Erdoğan’dan turizmin üzerindeki vergi yükünün aşağıya çekilmesini isteyen turizmciler, küresel ısınmaya karşı önlemler alınmasını, Türkiye için imaj çalışmasını yapılmasını talep ettiler. Turizmler, turizm bölgelerindeki betonlaşma ile kıyılardaki çok katlı binaların yasal çalışmalarla önlenmesini de istediler.

2007 turizm sezonunun Türkiye için hayırlı ve bereketli olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin siyasi ve demokratik istikrarının en önemli meyvelerini turizm sektöründe aldığını belirtti. Erdoğan, “4- 5 yıl öncesine kadar içine kapanık bir fotoğraf sergileyen Türkiye, kısa süre içinde gerçekleştirdiğimiz demokratikleşme hamleleri ile dünyanın ilgi odağı haline geldi. Alacağımız çok fazla mesafeler var” dedi.

Yaptıkları demokratik açılımlarda içeride ve dışarıda zaman zaman pek çok engellerle karşılaşıldığını bildiren Erdoğan, kendisinden önce konuşan AP Milletvekili Vural Öger’in sektörle ilgili tespitlerin de katıldığını söyledi. Erdoğan, “Bunlar bizim de tespitlerimiz. Engellerle karşılaşıyoruz. Aşma mücadelesinde, yine ne yazık ki, yargının verdiği karara saygılıyız ama, diyorlar ya işte, buralarda bizim ne yazık ki bu süreci aşmamızdaki bazı gecikmelerimiz oluyor, bunu da ifade etmem gerekiyor” diye konuştu.

BETONLAŞMA UYARISI

Belediye başkanlığı döneminden beri betonlaşmaya karşı olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Buraya gelirken Kemal Bey'e (Unakıtan) alçak irtifadaki binalar arkada, yüksek irtifadaki binalar ön planda. Tam tersi olsa daha isabetli olmaz mı dedim. Dikey mimariye karşı yatay mimariyi seven biriyim. Beton binalar arasında insan ruhuna zulmedildiğine inanan birisiyim. Belki dünyanın değişik yerlerinde bunlar bazı cazibeler oluşturuyor olabilir. Belki sembolik olarak bu tür bazı eserler ortaya konulabilir ama biz için ruhunu okuma noktasında bu binalar yoğunlaştıktan sonra burada yaşam koşulları zor denilmeye başlanıyor. Çünkü betonlaşma hiçbir zaman insanın ruhu ile doğru orantıda değildir. Allah’ın kulları için velinimet olarak yarattığı doğayı beton yığını ile katledersek buna yazık olur” dedi.

RANTI DÜŞÜNDÜLER

Antalya'da yıllarca rant yüzünden denizin, doğanın tahrip edildiğini anlatan Erdoğan, artık buna izin vermelerinin mümkün olmadığını, aksi halde bunun hesabını kimsenin veremeyeceğini söyledi.

Erdoğan, betonlaşma ve deniz kirliliği konusunda yerel yönetimleri uyarırken, “Burada yüzen insan, zehirlenir mi zehirlenmez mi kimse bunun hesabını yapmadı. Belde belediyeleri ile ilçe belediyelerinin sorunu vardı peki büyükşehir de buna dikkat etmedi. Belediyecisi de girişimcisi de rantı düşünüyordu. Girişimci istediğim imar yetkisini alırsam, bir iki de hediye ben buna ‘yan gelir’ diyorum bu şekilde halledelim diyorlardı. Denizin rengarenk gökkuşağı gibi renk aldığını, siyah, gri olduğu bölgeleri görüyorsunuz. 4 yıl içinde atılan bazı adımlarla Büyükşehir’de arıtılmamış su denize deşarj edilemiyor” diye konuştu.

TURİZM SIÇRAMADA

Turizm sektörünün son 20 yılda gösterdiği yüzde 6.8 büyüme oranıyla hizmet sektöründe ilk sıraya yükseldiğine işaret eden Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Çok güzel bir performans. Takdire şayan. Bu, uluslararası kuruluşların orta ve uzun vadeli öngörülerine yansıdı. Dünya Turizm Örgütü, 2020’de 1 milyar 600 milyon kişinin seyahat edeceğini öngörüyor. Dünya genelinde seyahat kültürünün nasıl geliştiğini, yaşam standardı noktasında insanların nasıl ekonomik güce kavuştuğunu gösteriyor. Turizm gelirinin yıllık 2 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Turizmi geliri GSMH’nın yüzde 5’ini oluşturuyor. Ama biz turizmi, sadece ekonomik katkı sağlayan sektör olarak görmüyoruz. Buradan bakmak eksik ve yanlıştır. Turizmin siyasi, kültürel, dünya halklarını birbirine yaklaştıran boyutu var. Dünya barışına önemli bir katkısı var. Küresel barışı konuşuyorsak bunun altyapısını oluşturan turizmdir. Terör turizmin en büyük tehdit unsurudur. Turizmin gelişmesi bizler için büyük önem arz ediyor. Attığımız adımlarda güneş, hava, deniz anlayışını çeşitlendirme suretiyle Türkiye bir yere geliyor.”

Türkiye’nin on binlerce eseri olduğunu ve bunların kaderine terk edildiğini belirten Erdoğan, “Bunlar tek tek ayağa kalkıyor. Restorasyonu yapılmış vakıf eseri 2 bini buldu. Uluslararası camiayı buralara çekeceğiz. Kültür Bakanlığı bu eserleri yenilemenin çalışmalarını yapıyor. İnanç turizmi, kültür turizmi ayağa kalksın istiyoruz. Bu çeşitlendirme ile turizmdeki girişimciye böyle bir zemin hazırlıyoruz” dedi.

İPTALLER AYAK BAĞI

Ulaştırma Bakanlığı’nın da limanlar konusunda adımlar attığını kaydeden Başbakan Erdoğan, “Özelleştirme çalışmaları yapıldı ama arkasından iptaller geliyor. Bunlar ayaklarımıza bağlanmış olan ağır yükler. Hızla gitmek istiyorum ama maalesef hız kesiliyor” yorumunu yaptı.

Başbakan Erdoğan, kongre turizminde yönelik fiziki mekanların da yaratıldığını söyledi. Türkiye’nin turist çeken ülkeler arasında 9'uncu sırada, en fazla gelir elde eden ülkeler arasında 8'inci sırada olduğunu anımsatan Erdoğan, “Bunlardan dolayı sizlere teşekkür ediyorum” dedi.

2007’de sezonun iyi başladığını ve taleplerde Ocak ayında bir önceki yıla göre yüzde 7 artış, Şubat'ta yüzde 29’luk artış gösterdiğini söyleyen Erdoğan, “Bunu yeterli görmüyoruz” dedi. Erdoğan, Türkiye’nin turizmde yıllık yüzde 10.2 yılık büyüme oranı ile en çok talep gören ülke olacağını söylerken, “Ancak bu bizi rehavete sevk etmemeli. Aksine işimizi daha sıkı tutmalıyız. Bu iş ciddiyet kararlılık istiyor. Geçmişte yapılan bazı hatalar nedeniyle faturalar ödedik bu faturaları bir daha ödemek istemiyoruz” dedi.

2023 yılında 64 milyon turist, 85 milyon dolar turizm geliri, 3 milyon kişiye de iş imkanı sağlamayı hedeflediklerini anlatan Başbakan Erdoğan, 2 kültür- turizm bölgesi, 33 termal turizm bölgesi ilan edildiğini belirterek. 25 kış sporları turizm merkezinin yanında 21 de kış turizmine yönelik potansiyel alan tespit edildiğini söyleyen Başbakan, golf turizminin geliştirilmesi için 30 golf alanı, 14 bin 600 yatak kapasitesinin oluşturulmasının planlandığını, 64 yeni golf alanı, 50 bin yatak kapasitesi oluşturulması çalışmalarının da devam ettiğini anlattı.

YARGI KARARLARINA ELEŞTİRİ

Erdoğan, konuşmasında yargının verdiği iptal kararlarına atıfta bulunarak, “Yasama yürütme olarak biz her şeyi yapmaya hazırız. Ama işin ondan sonra yargı boyutu var. Attığımız adımlar yargı ile örtüşüyor. Yargıyı bir tarafa bırakan adımlar atma gayreti içinde olmadık. Yasalara aykırı adım atmak istemiyoruz çünkü, biz bir hukuk devletinin yürütme organıyız. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti içinde görevimizin idraki içindeyiz. Kuvvetler ayrılığı prensibi içinde üç kuvvetin devleti güçlendirecek anlayışı ile geleceğe yürümemiz lazım. Türkiye’nin bu imkanları var” diye konuştu.

MÜJDEYİ VERMEDİ

Erdoğan, turizmcilerin sıkıntılarından haberdar olduğunu belirtti ancak turizmcilerin beklediği vergi indirimi müjdesini vermedi. KDV ve ÖTV için 3 harfli sıkıntı’ ifadesini kullanan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Hükümet, turizmin pek çok kronik sorunun çözdü. 3 harfli sıkıntılarınızı biliyoruz. Bu 3 harfli sıkıntılarla ilgili, tek harfliye gidecek çalışmalar yürütüyoruz. Biz bu çalışmayı yapmakta kararlıyız. Hedeflerimizin içinde onlar da var. Bunun bilincinin içindeyiz. Biz bu ülkede taş üstüne taş koyanın hiçbir zamanın önünde engel değiliz. Benim de sizden bir ricam var. 6 rakamlılardan, 7 rakamlılara çıkacak istihdam noktasında sizden destek bekliyoruz. Ancak 7 rakamlı olup da 6 rakamlı görünürse, bu da tabi Çalışma Bakanını rahatsız eder. Turizm sorunlarını yakından bilen ve bu konuda elinden gelen gayreti gösteren bir hükümetiz.”

Turizmciler, Başbakan'dan ÖTV'nin kaldırılmasını ve yüzde 18 olan KDV oranının tekstilde olduğu gibi yüzde 8'e düşürülmesini istiyordu.

301'İ KALDIRMAYACAĞIZ, DEĞİŞTİRECEĞİZ

Başbakan Erdoğan’dan önce söz alan Vural Öger’in, 301’in imaj sorunu yarattığına dikkat çekmesi üzerine, konuşmasında 301 vurgusu yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Batıdaki sosyal demokratları yanımıza alıyoruz da Türkiye’deki sosyal demokratları yanımıza alamıyoruz. Bunlar, ‘301 için yanımıza gelmeyin, kapımızı çalmayın’ diyor.” dedi.

Sivil Toplum Kuruluşları'na (STK), “Teklifiniz ne olursa olsun, getirin. Biz bunu değiştirmeye varız” dediklerini söyleyen Erdoğan “Kaldırın diyorsanız, kaldırmaya yokuz. Çünkü Avrupa’nın her ülkesinde, 301 benzerleri var” diye konuştu.

Şu anda bir grup sivil toplum örgütünün ve ekonomiyle ilgili STK’ların tekliflerini aldıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, “Ama öbür tarafta Barolar Birliği bir toplantı yaptı, onlar da hükümet bize hazırlığını bildirsin, biz onun üzerinden düşüncelerimizi bildirelim dediler. Bu durum, işin raconuna ters. Teklifini gönderirsin, biz üzerinden değerlendirme yapar, meclise göndeririz. Hükümet hazırlayacak, sivil toplum örgütlerine buyurun diyecek. Bu ne zaman görülmüş” diye konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!