Güncelleme Tarihi:
NTV’de “Başbakan Özel” programında soruları yanıtlayan Davutoğlu şunları söyledi:
SİSTEMİ İYİ İŞLETTİK BOŞLUK OLMADI
“Bu süreçte disiplinimizi koruduk. Tablo netleşiyor. Neler yapılabilir, neler yapılamaz görülmeye başladı. Bizsiz bir meclis tablosu olmayacağı gibi biz de tek başımıza yapamayacağız. Bu sistemi biz çok iyi işlettik. Bakın bir boşluk hissedilmedi. Eğer önceden AK parti tek başına iktidar olamayacak ve bir boşluk doğacak denseydi, ekonomide bir kiriz olur, dolar alır başını giderdi. Ama öyle olmadı. Sistemi iyi işletip krize yol açmamalıyız. Eğer Kılıçdaroğlu blok dediğinde biz de al karşı blok deseydik kriz olurdu. Bir bunalım yaşanmayacağını gösterdik. Elimizde ne var şimdi bütün partiler olarak benimsenen dil millete güven verdi. Evet derken de eleştirirken de nezaketle yapıldı.
GÖRÜŞMELERDE BENİ ŞAŞIRTAN BİR ŞEY OLMADI
Bu süreçte açıklamalara değil de psikoloji okunmaya çalışılsa farklı bir tablo çıkar. Her parti için çalışma grubu oluşturdu. Hepsi ayrı ayrı rapor hazırladılar. Filanca parti genel başkanlarının açıklamaları ve psikolojik analizi yapıldı. Tabiri caizse bir simülasyon yapıldı. Her arkadaşım o partinin gözünden baktı olaylara. O yüzden görüşmelerde de bizi şaşırtan bir şeyle karşılaşmadım.
İLK TURU BAŞARILI GÖRÜYORUM
Bütün partilere ilkesel olarak eşit mesafedeyim. Bu taşı birlikte kaldıracağız millet bunu sadece bize vermedi. Ben giderken elimde hazırlıklar vardı ama bir dosya açmadım. Bir niyet beyanı, psikolojik eşikleri aşmak ve bir yöntemde anlaşmak. Bu açıdan ilk turu çok başarılı görüyorum. Tur öncesi sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile aramızdaki ve ekiplerimiz arasındaki uçurum azalmış durumda. Sayın Bahçeli ile de aynı durumda. HDP içinde böyle olduğu kanaatindeyim. Yöntemde ise netleştik. İki lider daha selamlaşıp oturduktan sonra bir anda koalisyona karar verirlerse hatta ben son dönemde daha çok hükümet ortaklığı diyorum daha olumlu bir algı diye düşünüyorum. Eğer biz deseydik sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na biz hükümet ortaklığı yapmaya karar verdik deseydik sağlam bir başlangıç olmazdı.
CHP İLE DAHA UYGUN DURUMDAYIZ
Yöntemde anlaştık. Ekiplerimiz çalışacak detaya inecekler. Arkadaşlarımız daha sonra iki lidere ayrı ayrı veya birlikte oturup dinleyeceğiz. Bu aşamada Cumhuriyet Halk Partisi ile daha uygun durumdayız. Bu Milliyetçi Hareket Partisi’ne uzağız anlamına gelmez HDP ile de gelmez. Milliyetçi Hareket Partisi kapıyı kapattı başlıkları doğru değil. Ben kendime muhalefet rolü verildiğini düşünüyorum ve hükümet ortağı olmak istemiyorum dedi. Artık konuşacak bir şey kalmadı demedi. Tekrar bir araya gelmemizde fayda olur mu dedik memnuniyetle dedi.
HDP TABLOYU YENİ FARK EDİYOR
HDP’ye gelince sayın Demirtaş AK Parti ile içerden veya dışarıdan bir işbirliği içinde olmayacağız dedi. Kendisine gelen oyların büyük çoğunluğu AK Parti karşıtlığından geldi diye düşündüğü için böyle konuştu. HDP ile ilgili bugün gördüğüm dünkü açıklamasından farklı bir tutum vardı. Tabloyu yeni yeni fark ediyor. HDP ile konuştuk şiddetle terörle aralarına net bir tavır koyma ihtiyacı var. Net olarak biz parti olarak Türkiye’de halktan meşruiyetini almış hükümetin elinde olan silahlı güçlerden başka silahlı güç kabul edilemez demeleri lazım.
ÖNCELİKLİ OLARAK CHP
Bayramda bir temas olmayacak. Bayramdan sonra Ömer Çelik ve Haluk Koç temaslarını yapacaklar. MHP ile de temaslar sürecek. HDP’nin bence alacağı karar stratejik bir karardır. Bizim ve diğer partilerin alacağı karar siyasi bir karardır. CHP süreci kabul ettikleri için onlarla öncelikli olarak görüşüyoruz. MHP de kabul etseydi onlarla da aynı şekilde yürütülürdü.
MUHATTAP BULDUĞUMUZDA NETİCEYE ULAŞIRIZ
Üç aşama düşünmüştüm. Hasar kontrol diye bir şey vardır. Bunları yaptık. Cumhurbaşkanımızın görevlendirmesi ile birlikte. İkinci aşama Meclis’in yapısının oluşmasıydı. AK Parti istekleri doğrultusunda oluşmasıydı. O da oldu. Bazıları çok yanlış olmuş gibi davranıyor. Bu da sağlandı. Parlamentodan daha güçlü siyasi bir şey yoktur. Seçime gitmek isteseydik gerilimi arttırırdık. bu işin olmayacağını gösterirdik. Benim ağzımdan böyle bir şey çıktı mı? Bizim şu andaki meselemiz samimiyetle hükümet ortaklığı yönünde çalışmaktır. Bir muhatap bulduğumuzda neticeye ulaşmamak gibi bir durum yok.
BEN DÜŞÜRÜLMESİNDEN YANAYIM
(Seçim barajı)Net olarak söyleyeyim muhtemel bir hükümet ortaklığı görüşmesinde, protokolünde AK Parti olarak biz bunu teklif edeceğiz. Hükümet ortaklığı olacaksa bu partilerle istişare ederek olacak. 5 olur 7 olur ama bütün partilerle olursa bir sonuç verir. Ben düşürülmesinden yanayım. Hiç şüphe yok. Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde tümüyle kaldırmayı da teklif ettik ama daraltılmış seçim sistemiyle. Hiç tereddütümüz yok, bu konuda düşüncemiz açık. Her hükümetle siyasi partiler kanunu ve seçim kanununda değişikliği uygun görüyoruz. Koalisyon ile ilgili düşüncem açık. Daha önce başarılı olmadı. Bir tek parti hükümetine göre daha az faydası olacak bir şeydir. İstediğimiz bir şey değil ama önümüze geldiyse de kaçınılmayacak bir gerçekliktir.
EN DOĞRU YOLU BULMAYA ÇALIŞACAĞIZ
Bizim partimizde, tabanımızda genel merkezin aldığı karara saygı destek her zaman olmuştur. Bunda kaygı olmaz. 13 yıldır iktidarda olan bir partiden bahsediyoruz ve şu andaki hale alışması zaman gerektirir. Tabanın sesi insana güven veriyor. Ama bizim tabanımızda aynı anda bir hükümet ortaklığı kurma yönünde düşünceler ağır basıyor. Milliyetçi Hareket Partisi’ne daha fazla temayül vardı ama Cumhuriyet Halk Partisi olmasın diye de bir şey yoktu. HDP’ye zaten pek temayül yoktu. En doğru yolu bulmaya çalışacağız. İntibak bakımından bir ihtiyaç var fakat imkansız diye bir tablo yok.
CUMHURBAŞKANLIĞI’NIN MEŞRUİYETİNİ TARTIŞMAYA AÇMAM
Cumhurbaşkanlığı her şeyin üstünde bir makamdır. Erdoğan ismini bir kenara bırakalım. Böyle bir psikoloji ile tavır alanlar anayasal çizginin dışına çıkıyorlar. Var olan sistemde Cumhurbaşkanlığı’nın meşruiyetini tartışmaya açmam ben. Böyle bir konu açılsaydı şöyle derdim: ‘burada sizi ziyaretim cumhurbaşkanımızın bana verdiği yetkiyledir.’ Görevi o veriyor. O makamı yok sayarak yürüyebilir misiniz? Ben o zaman kendi içinde çelişkiye düşerim. O andan itibaren sohbet Davutoğlu, Kılıçdaroğlu çay sohbetine döner. Anayasal sınırlar meselesi ise Türkiye’de parlamenter sistem tam uygulanmadığı için Türkiye’de altı tam değiştirilmemiş uygulamaya geçildi. Cumhurbaşkanı halk tarafından seçiliyor. Sorumluluk tümüyle başbakanda. Bu çarpıklığın bütün faturasını Sayın Cumhurbaşkanımıza kesmekte doğru değil.”
BİZ KARAR VERİRİZ AYM DEĞİL
Burada üç şeyi birbirinden ayırt etmek lazım. Hukuki bir süreç varsa ona saygı duyarız. Gerekçesi oluşmadığı için bir şey söylemek de doğru değil. Dönüşümünü gerçekleştirmiş birçok dershane var. Bunların mağduriyetlerinin giderilmesi lazım. Hukuk yürütme ilişkisinin de yanlış anlaşıldığını düşünmekteyim. Yargı ‘eğitim politikamız şöyle olmalı’ diye bir karar alamaz. Dershanelerin gereksiz bir yük oluşturduğu kanaati ile biz bu kararı aldırdık. Dershanelerle ilgili kararımızın değişeceğini kimse beklemesin. Eğitim politikalarına biz karar veririz, AYM değil.