Güncelleme Tarihi:
Katliam sırasında muhtar olan ve yaralı olarak kurtulan, şu anda da muhtarlık görevini sürdüren Ali Akarpınar, Devlet Bakanı Faruk Çelik'in katılımıyla, yarın köy alanında şehitler için okunan hatimlerin duasını yapacaklarını, Başpınar'daki mezarları ziyaret edeceklerini kaydetti.
İlk kez bir bakanın köydeki anma törenine katılacak olmasının acılarını bir ölçü de olsa hafifleteceğini ifade eden Akarpınar, törende, devlet yetkililerinden, katliamın faillerinin bulunma taleplerini yineleyeceklerini belirtti. Akarpınar, “konuklarımıza, törenin anlamı gereği, kimseyi hedef göstermeden, şehitlerimizin intikamının alınması değil, bir defa daha faillerinin bulunarak yargılanmasını talep edeceğiz” dedi.
Akarpınar, şehitlerinin 17'nci yılda anılarını yaşatmak için 600 metrekare boyutunda dev Türk bayrağı hazırlattıklarını bildirerek, şunları söyledi:
“Olayı yaşayan ve yaralı olarak kurtulanlardan biriyim. 5 Temmuz 1993 pazartesi günü, 100'e yakın terörist akşam ezanı vakti köye gelerek, erkekleri şimdiki karakolun bulunduğu yere, kadınları da köyün alt kısmına götürerek topladılar. Köyü ateşe verdikten sonra otomatik silahlarla taradılar. Camisi, okulu, imam evinin aralarında bulunduğu 200'ün üzerindeki konutu yaktılar. Büyük ve küçük baş hayvanları ile birlikte bir köyü bir gecede yok ettiler. Ama biz Türk bayrağını onur ve gururla halen dalgalandırıyoruz. Dev bayrağı Başbağlar Jandarma Karakolu'ndaki askerlerin yardımıyla Yılan dağına yerleştirdik.”
Akarpınar, katliamdan sonra faillerin bulunarak yargılanmasını ve hak ettikleri cezayı almasını çok arzu ettiklerini, ancak bugüne kadar bir kişinin bile yakalanamamasının üzüntüsünü yaşadıklarını ifade etti.
“17 DEĞİL, 17 BİN YIL GEÇSE DE...”
Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği eski Başkanı Şerif Gül ise, her yıl köyde anma etkinlikleri düzenlediklerini ve bu katliamı unutturmamak için ellerinden geleni yaptıklarını vurgulayarak, “17 yıl değil, 17 bin yıl geçse de, Başbağlar katliamının faillerinin bulunması için mücadele edeceğiz” dedi. Gül, şöyle devam etti:
“Sivas'a sahip çıkıldığı kadar, Başbağlar'a da sahip çıkılsın. Burada, ezan için, bayrak için insanlar şehit oldu. İki olay da Türk milletini ayrıştırmaya yönelik, Başbağlar katliamını yapanları lanetlediğimiz kadar, Sivas katliamını yapanları da lanetliyoruz.Faillerin neden bulunamadığını herkese sorduk. Öyle plan yapmışlar ki, taş taş üstüne, baş baş üstüne koymamışlar. 100'e yakın çocuğumuz, 30'a yakın kadınımız dul kaldı. 191 hanemiz yandı. Yaklaşık 3 bin büyük ve küçükbaş hayvanımız telef oldu. Acımız halen kalbimizde yaşıyor.”