Başarının sırları

MHP'nin seçimden şaşırtan bir başarı elde ederek çıkmasının ardında Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin büyük emeği var. Tüm tepkilere, ‘‘Türk milliyetçileri iktidara’’ söylemiyle set çeken Bahçeli, ülkücülere kavgadan uzak durmalarını ve kendilerini yetiştirmelerini telkin etti. Sonuçta sandıktan ‘zafer’ çıktı.

Başbuğ Alparslan Türkeş'in ölümünden sonra yapılan olaylı kongrelerden sonra oğul Tuğrul Türkeş'e karşı başarı kazanan Devlet Bahçeli, daha Genel Başkan olduğu gün çıktığı teşekkür konuşmasında işareti verdi: ‘‘Türk milliyetçileri iktidara!..’’

Genel Başkan seçilen ‘Akademisyen’ Bahçeli, kendisiyle birlikte 30'a yakın ‘eğitimci-akademisyeni’ Merkez Yürütme Kurulu'na seçtirerek, MHP yönetimine taşıdı. Hemen akabinde yapılan Başkanlık Divanı seçimlerinde ise tam 4 profesör MHP Genel Başkan Yardımcısı yapıldı. Bu gelişmeler, ‘‘Ülkücü entelektüeller işbaşına geldi’’ diye yorumlandı. Alparslan Türkeş'in son yıllarda izlediği ‘ılımlı ve sorumlu’ olarak nitelen politika, Bahçeli yönetimince geliştirilerek sürdürüldü.

Akademisyen Bahçeli'nin ilk icraatları, kendi iktidarını da pekiştiren içe dönük politikalar oldu. Dışa yönelik geleneksel sert MHP politikasından yumuşak dönüş, tepkiye yol açtı ama Bahçeli, bunları duymazdan geldi.

POLEMİĞE GİRMEDİ

Bahçeli, ‘‘Başbuğumuz'un bize emaneti’’ dediği Tuğrul Türkeş ve eşi Seval Türkeş'le kesinlikle polemiğe girmedi. Tüm MHP yöneticileri ve kadrolarına da kesin talimat verdi: ‘‘Soyadı Türkeş olan hiç kimseye karşı tavır almayacaksınız, polemiğe girmeyeceksiniz!..’’ Emre kesin uyuldu.

PARTİ OKULU-ARGE MERKEZİ

Başkanlık Divanı'nı oluşturduktan sonra Bahçeli, Balgat'ta Parti Okulu açtı. Aynı bina da bir de Araştırma Geliştirme (AR-GE) Merkezi kurdu. Parti yöneticileri ve akademisyenler, il ve ilçelerden gelen yaklaşık bin 600 partiliyi eğitti.

OCAKLAR KAPATILDI

Bahçeli yönetiminin, yer yer sert eleştiriler alan ve dikkat çeken bir başka icraatı, başta İstanbul olmak üzere bazı il ve ilçelerde ölçüsüz bir biçimde açılan ve ‘kontrolden çıkan’ kimi Ülkü Ocakları'nı kapatmak oldu.

İKTİDARI HAK ETTİK

Bahçeli, Genel Başkan seçildiğinden itibaren MHP'nin baraj sorunu olmadığını, ittifak yapmayacağını ve seçimlere kesinlikle tek başına gireceğini vurguladı.

TÜRBANA YEŞİL IŞIK

Bahçeli ve arkadaşları, türban nedeniyle genç kızların üniversiteden atılmasına karşı çıkarak, ‘Dışlanan’ RP-FP seçmenine de yeşil ışık yaktılar. ‘‘İslamın da, laikliğin de istismarına karşıyız’’ söylemi yükseltildi. ‘İktidar Programına’ her mitingde anlattığı ve bütün kötülüklerin anası olarak gördüğü şu üçlü sacayağını monte etti: 1-Yoksullukla mücadele. 2-Yolsuzlukla mücadele. 3-Enflasyonla mücadele.

ÜLKÜCÜLERE TELKİN Bahçeli,

bütün illerde Ülkü Ocakları'nı da ziyaret etti. ‘‘Sizin dışınızda yazılan senaryoların figüranı olmayacaksınız. Tahrik etseler de, kavgadan uzak duracaksınız. Kendinizi her alanda yetiştireceksiniz’’ dedi. Osmaniye ve Adana'daki son mitingde de Bahçeli'nin şu sözleri MHP'deki ‘yeni imaj’ hakkındaki oluşumu tamamladı:

‘‘Biz, yalanlarla milletin oyunu çalmayı ‘ahlaksızlık', ciddi bir dosya yokken fitne-fesat, iftira ile rakip partiyi zayıflatıp, bununla kendi partimizi başarılı göstermeyi ‘siyasi terbiyesizlik' sayarız. Asla böyle bir yolu izlemeyeceğiz. Asenalar, Bozkurtlar, dava arkadaşlarım; kim olursa olsun bir başka partinin seçim konvoyu ile karşılaşırsanız, onları saygıyla selamlayacaksınız. Çatışmadan uzak duracaksınız.’’